17.BÖLÜM: ''Ruha Dokunan''

208K 13.1K 17.4K
                                    

ShamRain - Drifter

Imagine Dragons - Radioactive

Merhabalar. uzun bir zaman oldu sanırım ama yine geldik biz. Fazla vaktinizi almayacağım zaten. Ufak bir bölüm hatırlatması; Mislina'nın babasının adı en başta Hikmet'ti ve ben Ahmet yazmışım bir yerde. Hikmet doğrusu, kafanız karışmasın.

17.BÖLÜM: ''Ruha Dokunan''

Arkanızda bıraktığınız biri oldu mu hiç?

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Arkanızda bıraktığınız biri oldu mu hiç?

Ya da ne bileyim zorunda kaldığınız ve böyle olması gerektiğine inandığınız?

Aslında benim durumum çok farklı. Ben onu arkamda bırakmış sayılmazdım, evet arkamda kalmıştı ama yanımda geldiğini biliyordum. Sonuçta onu hissetmem için varlığından ziyade ruhunu bilmek daha doğru değil mi?

Altı saatlik yol boyunca kafamı pencereye yaslamış, kulağıma taktığım kulaklıkla sadece onun bana gönderdiği müziği dinlemiştim. Altı saat boyunca bıkmadan, usanmadan sürekli bunu dinlemiştim. Dinlemiştim çünkü bu şarkı ikimizin arasındaki bağın küçük bir sembolüydü. Aynı kulaklıktan dinlediğimiz ilk parça. Son olmamasını dilemek haddimi aşıyorsa şayet, bundan gocunmuyordum.

Son olmasın, ben onun ruhunu besleyen her şarkıyı bilmek isterim, çünkü insanlar dinledikleri şarkıları ruhlarının adresi yaparlar. Sanırım bu adres için ilk adımı attım, hem de haritası onun ellerindeyken.

Saat üçe doğru eve gelmiştik. Babam sırtımdaki çantayı kendi sırtlarken evimizin kapısına yanaştım ve Kumru'yu bırakmadan kapıyı çaldım. Gece olmasına rağmen evin ışıkları yanıyordu, sanırım annem yolumu gözlüyordu. Bursa'daki havanın Ankara'ya göre daha ılık olmasına henüz alışamamıştım. Aylardır kuru bir ayazın içinde olduğum için birdenbire yaşadığım bu farklılık tuhaf hissettirmişti.

Babam gülerek kapıya baktı. ''Annen uyumamış hâlâ.''

''Sabah görecekti zaten niye bekledi ki bu vakte kadar?'' diye sorduğumda babam bana bakıp, ''Annen işte, bilmiyor musun kızım huyunu?'' diye soruma soruyla karşılık verdi. Gülümsemeye başladığımda kapı aralandı ve annem irileşen gözleri ve sevinçten dudaklarının yanaklarına çekildiği bir çehreyle beni karşıladı.

''Oy,'' dedi kollarını açıp bana sarılarak. Bir elimde Kumru olduğu için annemi doğru dürüst sarmalayamamıştım. ''Hoş geldin annem,'' dedi saçlarımdan öperek. ''Hoş bulduk,'' dediğimde babamın bıkkın ses tonunu işittim. ''Ya hanım içeri bir girseydi kız, zaten hava soğuk.''

Annem kollarımdan ayrılırken babama ters ters baktı ama bu ciddi bir tavır sayılmazdı. ''Ne olmuş sanki Hikmet Bey? Özlemişim kızımı.''

''Onu biliyorum,'' dediğinde sabırsızca davranarak içeri girdi. ''Ama dışarıda sarılmayın, hem çok geç oldu hem de hava sahiden soğuk.''

Mürekkebe Boyanan Sardunya | RaflardaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin