Nazlı yıkılmıştı doktorun söylediklerinden sonra sabaha hüzünlü uyanmış Ateş'in yüzüne bakamamıştı
Ateş : aşkım toparlak artık ha hem akşam sana sürprizim var
Nazlı : Ateş sen hiçbir zaman baba olamayacaksın üzülmedin mi
Ateş: birtanem sen üzülme yeter ki sana söz veriyorum yanında kim eksikse kim fazlaysa hepsi toplanacak ve biz seninle mutlu bir aile olacağız sen üzülme yeter ki
Ateş montunu alıp evden çıkarken düşünüyordu aklındaki fikri uygulamaya başladığında Erdem Yarbay 'ın kızacağından emindi planı gizli kalmalı ve sürprizi son dakikada ortaya atmalıydı
Karargaha hızlıca yürürken beynindeki düşünceler rahat bırakmıyordu ne pahasına olursa olsun nazlı 'dan vazgeçmeyecekti
Nazlı yatağından usulca kalktı üstündeki gecelikle salona indi
Salonda muhteşem bir kahvaltı hazırdı
" benim güzel karım aşkım seni çok seviyorum " bu notu gördükten sonra anlamıştı sevdiği adamın onu asla bırakmayacağını
Ateş karargahtan içeri girerken tereddüt ediyordu Erdem yarbay kızabilirdi
" hoşgeldin kardeşim " fethi ayak seslerinden anlamıştı Ateş'in geldiğini
" kardeşim burda olup olmayan herkese duyur akşam her zamanki restorantta toplanacağız tamam mı "
" neden " fethi anlamaz bakışlarını yollarken şüphelenmişti
" dediğimi yap yeter " Ateş koşar adımlarla ayrılmıştı fethi 'nin yanından
Telefonunu çıkartıp " Kelebeğim " yazısına tıkladı
Çalıyor ...çalıyor ...çalıyor
" Efendim Aşkım " Ateş aşık olduğu kadının gülen sesini duymuştu
" Kelebeğim hazırlan çünkü bugün aynı restorantta buluşacağız herkes olacak bir aile gibi olacağız yeniden "
" Aşkım sen neler planlıyorsun "
" Kelebeğim dediğimi yap hazırlan hadi çok önemli "
Telefon kapanır kapanmaz nazlı koşarak odasına çıkmıştı
Ateş ise Erdem yarbay 'ın odasına doğru yol almıştı
Fethi elindeki fotoğrafa çaktırmadan bakıyordu ama olmayacak bir hayale bakılmazdı ki yırttı attı fotoğrafı kimse görmeden
Büyük bir masa ve masanın etrafında yakışıklı erkekler vardı keşanlı , aşık , çaylak erken gelmişler kurtulmuşlardı sandalyelere
Erdem yarbay ve Güler hanım göründü ardından yanlarında da Tahir
" E nerde diğerleri " diye sordu Erdem yarbay gelir gelmez
Nazlı kırmızı kare çizgili bir elbise giymişti eğer daha açıklarını giyerse biliyordu ki Ateş kıyameti koparırdı
Merdivenlerden usulca aşağı indi ki ne gördüm kocası yakışıklılığıyla bütün kızların dikkatini çekecek
" sen yakışıklısın ben çirkin yok artık ya "
" Aşkım ben her zaman yakışıklıyım da sen çekinden bende çirkinim sen güzelden bende yakışıklıyım ama sana söylüyorum yanımda senin gibi güzel bir bayan var eğer başla kızlara bakarsam gözlerim çıksın "
" ya Ateş utandırma beni ya "
" Kelebeğim "
Ateş ve nazlı evden çıkıp arabaya bindiler hızlıca mekana gitmek için yola koyuldular
Masanın gelen üyeleriyle Ateş ve nazlı eksikti sadece ama bir kişinin geleceğini fark etmişlerdi gelen son kişi kimdi merak içindelerdi
Uzun bir yolculuğun ardından Ateş ve nazlı mekana ayak bastı masadakilere doğru yaklaşıp yerlerine oturdular servis etmeler başladı ki Ateş ayağa kalktı
" ben böyle mutlu huzurlu bir ailenin hayalini kuramazken şimdi nasıl güzel bir ailem var şaşırıyorum Erdem yarbay beni almasaydı bu muhteşem time asla sahip olamayacaktım bu güzel aileye ama sizler şimdi merak içindesiniz hepimiz tamamız kim eksik diye aslında bugün bu muhteşem gecede bir değil iki kişi eksik oğlumuz ve teyzesi eksik bu gecede "
" beni özlemediniz mi gençler " Eylem göründü arkasından elinde bir bebek nazlı ayağa kalktı şaşkınca
Eylem 'e doğru yürümeye başladı
" bu bebek kim "
" yiğenim "
" nasıl "
" oğlunun teyzesine alışıp dibinden ayrılmasını istemiyorsan al bakalım hadi "
Nazlı gözleri aynı Ateş gibi lacivert olup bakan gözlerle aldı bebeği eline
Akan gözyaşlarıyla bakmaya başladı
Keşanlı " kankam " diyerek sarıldı hızlıca
Fethi şaşkındı Ateşdeki tuhaflığı fark etmişti ama bu kadarını beklemiyordu
Kurtardıkları bahar kutlu , yavuz komutanın yolunu gözlüyordu pencereden bakmadan duramıyordu
Su; feyzullah 'ın odasını bulmuş girmişti içeriye acaba bir gün o da katılabilecek miydi bu muhteşem aileye
" Kelebeğim ellerindeki bu bebeğe ailemize hoşgeldin diyelim mi ha ne dersin "
" o çoktan bizim ailemiz oldu Ateş oğlumuz oldu "
" Ateş " , Erdem yarbay iki üç adımda yaklaştı yanlarına
" Emredin komutanım "
" kızımı üzersen bu şehri terk et duydun mu aslanım aslan oğlum benim " sarıldı biricik damadına
" daha nişan var kına var ohooo " dedi Güler hanım
" bizden kız almak zordur Ateş "
" komutanım iki aşığın daha yolunu açsanız " dedi Ateş masum masum bakarak
" bir kızım daha olmaz Ateş unut bunu Eylem geldi gidecek zaten hem neyin kavgası ki bu sen kızımı aldın diye fethi , eylem 'i alamaz "
Fethi köşeye çekilmiş üzgün bakarken bir damla gözyaşı döküldü herkes ona bakarken bütün tim çullanmıştı üstüne işte ;
GERÇEK MUTLULUK buydu ...
