2.Sezon Bölüm 26

725 36 7
                                    

Evet arkadaşlar karşınızda yeni bölüm. Biliyorum biraz geç koydum ama diğer hikayem senden nefret ediyorumu yazmakla meşguldüm. Eğer o hikayemi okumuyorsanız okumanızı tavsiye ederim :D Multimedya bebişimiz -çok tatlı dimi- :D Neyse iyi okumalar :D

Sabah uyandığımda yanımda Luhan yoktu. Üzerime şort ve bir body giyip saçımı dağınık bir topuz yapıp aşağı indim.Luhan,Mi,Baekhyun,Alexis ve David yemek masasında oturmuş bir şeyle konuşuyorlardı. Beni görünce herkes bana günaydın dedi Luhan ise gelip alnıma küçük bir öpücük kondurdu.Bende masaya oturdum.

Ben: Ee ne konuşuyordunuz.

David: Woo Bin yarın bir yemeğe davetli.Uyuşturucu ve pazarlama ile alaklı bir yemek olucak. Bu yemek çok gizli kimsenin haberi yok. Polislerde zaten Woo Bin'in yerini bulamıyorlar ama biz onun yerini biliyoruz.Yarın o yemeğe gideceği zaman kızınızı kaldığı evde bırakacaktır büyük ihtimalle.Bizde bu fırsatı değerlendirip kızını ordan kurtarıcaz.Aynı zamanda polislere yemeğin yapılacağı yeri söyleyeceğiz ve Woo Bin'in tutuklanmasını sağlayacağız bu sayede bir daha sizi rahatsız edemeyecek.

Ben: Plan harika.O zaman hazırlık yapmamız gerek.

Alexis: Biz David'le kaldığımız pansiyona gidip sakladığımız silahları alıcaz sizde bu sürede bizi bekleyin.

Luhan: Peki siz gidin o zaman.

Alexi ve David evden çıktılar.Bende odama çıktım.Diğerleri de benim peşimden yukarı çıktılar.Odamda gizli bir bölme var.Kütüphanemdeki sarı kaplı kitabı aşağı çektim ve kitaplık hareket etmeye başladı. Aşağı inen merdivnlerden ilerlemeye başladım.Diğerleri ise şaşkınca beni izliyorlardı. Burası babamın silah deposuydu.Bir sürü farklı silah el bombası vb bir sürü şeyler vardı. Nana burayı bildiği için yanıma geldi ve eline bir silah aldı.Bende daha önceden kullandığım silahımı aldım.Luhan ve Baek bize şaşkınca bakıyorlardı.Ayy yerim seni.

Ben: Orda dikilcek misiniz yoksa bir silah alıcak mısınız ?

Luhan: Hah..silah...doğru. dedi ve benim ona verdiğim silahı aldı.Mi de Baek'e bir silah verdi.Ordan yukarı çıktık ve David'le Alexis'i beklemeye başladık. Bir yarım saat sonra onlarda geldiler. Davidİn elinde Woo Bin'in evinin krokisi vardı.Odaları giriş çıkışalrı her şeyi gösteriyordu.Krokiyi masya açtık ve David planı anlatmaya başaldı.

David: Woo Bin saat 18.00 de evden çıkacak. Biz arka taraftan girice.Bakın şurda çitler var ya ordan işte.Evin güvenlik kamerlarını Alexis halledecek.Bizde içeri girip korumaları halledicez.Evde toplamda 20 koruma var. Ben rahatlıkla hepsini halledebilirim de genede sizde yardımcı olursunuz.Ön kapıda 5 , arka tarafta 5 tane var. Kızının bulunduğu oda şurası.Kapının önünde 2 tane korruma var kalan korumalar ise evin içinde geziyorlar.Sürekli hareket halinde korumalar.Gerekmedikçe gerçek silah kullanmayın onun yerine bayıltıcı silahlardan kullanın.

Ben: Zaten hepimzdeki bayıltıcı silah.Birilerini öldürmek istemiyorum ama gerekirse kızım için yapıcam.

******

Sonunda saat 17.30 olmuştu.Evden çıktık.Hepimiz siyah giyinmiştik. Mi ile ben ne olur ne olmaz diye bacaklarımıza bıçak saklamış ve onu giydiğimiz kıyafetlerle saklamıştık.Hepimizde siyah kapşon vardı.Kapşonları kafamıza geçirdik silahlarımızı elimize aldık ve çitlerin üstünden atlayarak arka bahçeye girdik.Alexis kameraları halletiği için sıkıntı olamuyordu.Arka taraftan 2 tane koruma geliyordu.Bizi daha görmemişlerdi.Sessizce arkalarına yaklaştık Mi ile.Bir tanesini ben ateş ettim diğerini de Mi ateş etti.Bayıltıcı silahlar kullandığımız için adamlar derin bir uykuya daldılar. Luhan gelip elimi tuttu.Ona gülümsedim ve David'in peşine düştük.Evden içeri girince bir tane koruma bizi fark etti ama David onu etkisiz hale getirdi.

David: Jae oda koridorun sonunda biz adamları hallederiz siz kızınızı kurtarın ve burdan çıkın.

Onu onaylayıp Luhan ile beraber koridor boyu yürümeye başladık.Tedirgince bir sağımıza bir solumuza bakıyorduk. Karşımızda iki tane koruma bizi görünce direk bize saldırdılar.Adam elimdeki silahın yere düşmesine sağladı. Bende tedirgince silaha baktım daha sonra adamla dövüşmeye başladım.Ben adamla döüşürken Luhan'ın durumu da farksız değildi.Adamı yere serince silahıma koşup uzandım ve iki adamıda etksiz hale getirdim.Luhan bana teşekkür etti ve elimi tutarak kızımızın bulunduğu odaya girdik.Odada bir tane bebek beşiği vardı ve bir ağlama sesi.Hemen beşiğe koştum ve kızımı kollarımın arasına aldım.Nasılda özlemişim kokusunu.Kızımın kulağına fısıldamaya başladım.

Ben: Şştt ağlama bebeğim bak anne geldi seni kurtarmaya.Bundan sonra seni asla bırakmayacağım bebğim.Geçti Mi-Cha'm geçti annem geçti aşkım.Ben burdayım.dedim ve kızımın ağlama sesi kesildi.Bir bakmışım ki uyumuş bebeğim.Luhan bebeğimizin başına küçük bir öpücük kondurup bana gülümsedi.

Luhan: Mi-Cha ha ?

Ben: Evet babası kızımızın adı Mi-Cha. Beğendin mi ?

Luhan: Bayıldım. dedi ve dudağıma minik bir öpücük kondurdu.Geri çekildi ve odadan çıktık.Görünürde korumalar yoktu.Salona varnıca diğerlerini bulduk. Hepsi kızımı benim kucağımda görünce gülümsediler ve evden çıktık. Eve varınca kızım için hazırladığımız odaya onu çıkardım ve beşiğine onu yatırdım.Gitmeden önce başına minik bir öpücük koyup 'İyi geceler Mi-Cha' demeyi de unutmadım.Hiç olmadığım kadar mutlu hissediyordum artık kendimi kızımı bulmuştum sonunda. Aşağı inince David telefonda biriyle konuşuyordu ve herkes koltuklarda oturmuş onu dinliyordu.Bende yanlarına geçip oturdum.David telefonu kapatınca benim meraklı bakışlarım altında bir açıklama yaptı.

David: Arayan polis bir arkadaşımdı.Woo Bin'i tutklamışlar.Uyuşturucu ticareti yapmaktan ve bir bebeği kaçırmaktan müebbet hapis almış.

Derin bir oh çektim ve direk olarak Luhan'a sarıldım.

Alexis: Neyse biz artık kalkalım hem sizde birazcık başbaşa kalın. dedi ve bana göz kırptı.Bende kızararak onları uğurladım.Luhan koltukta pişmiş kelle gibi bana sırıtıyordu.Yanına gidip direk olarak kucağına oturdum.

Luhan: Hmm nerde kalmıştık.

Ona kıkırdayıp dudaklarına yapıştım.Tereddütsüz bana karşılık vermeye başladı.Alt dudağımı emmeye başlayınca ağzına doğru inledim.Belimde olan elleri kalçalarımı kavardı ve sıktı.Bende ellerimi o yumuşacık saçlarına daldırdım.Luhan daha fazla dayanamayı ayaklandı bende bacaklarımı beline doladım.En yakın olan duvara beni sertçe yaslayıp beni öpmeye devam etti. Dili arsızca benimkiyle buluşunca ürperdim.Bu hissi özlemiştim.Ellerim arsızca tişörtünden içeri kaymış çıplak sırtında daireler çizmeye başlamıştı.Luha dudaklarını benden ayırıp tişörtü başından çıkarıp bir yere fırlattı.Bu haline kıkırdadım.Dudaklarını boynuma bastırınca başımı geriye attım ve gözlerimi kapattım.İlk önce meiyor daha sonra dil darbesi atıp ısırıyordu. Isırınca yüksek sesle inledim.Bu halime kıkırdayıp bir yandan boynumu emmeye bir yandanda bacaklarımı okşamaya devam etti.

Ben: Luhan...hadi..ıhmm...odamıza...çıkalım..bebeğim. dedim nefes nefese.Bunu söyleyince boynumu emmeyi bırakıp bana arsızca bir sırıtış attı ve beni öpmeye devam etti.Hareket etmeye başlayınca odamıza gittiğimizi anladım.Merdivenleri temkinle çıkıyordu.Daha sonra bir kapı açılma sesi duydum ve ardından sırtım soğuk nevresimle buluştu.Luhan direk tişörtümü başımdan çıkardı ve süteynimin dışında kalan göğüslerime ufak ufak öpücükler kondurdu.Daha sonra eli sütyenimin kopçasını buldu ve direk olarak açıp sütyeni çıkardı.Göğüslerimi öpücükler kondurup daha aşağı indi.Şortumu da çıkarınca karşısında sadece kilodumla kaldım.Luhan da şortunu boxerıyla beraber çıkardı ve sonra da benim kilodumu çıkardı. Üzerime eğildi ve dudaklarını benimkilere bastırmadan önce konuştu.

Luhan: Hazır mısın meleğim ?

Ben: Lanet olsun gir içime artık. dedim daha fazla sabredemeyerek.Benim bu halime güldü ve dudaklarını benimkilerle buluşturup aynı zamanda içime girdi. Yavaşça içime girip daha sonrada hızlanmaya başladı.İnlemelerimiz bütün evde duyuluyordu.Hatta küçük Mi-Cha'mda duymuş olucak ki aplamaya başladı.Tam zamanında.İkimizde doruğa ulaştık ve boşaldık. Luhan hızla üstümden kalktı ve altına boxer giyip odadan çıktı.Bende üsütmeiç çamaşırlarımla geceliğimi giygim. Kapıdan içeri Luhan ve kucağında Mi-Cha girince gülümsedim.Luha onu ortamıza yatırdı. İkimizde bebeğimize gülümseyip onun başını öptük ve uykuya daldık. İşte mutlu aile tablosu diye buna derdim. Mutlu ve huzurlu.

Asla Aşık Olma(LUHAN)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin