"Bunu da Hallettik"{9}

62 8 0
                                    

Begüm

Kendimden bahsedeyim... Ben daha çok küçük yaşlardeyken kendi ayaklarımın üstünde durabilecek kadar güçlü bir kızdım ve her zaman düşüncelerim yaşıtlarımdan daha olgundu. Hayat beni olgunlaştırmıştı.Beden yaşım 20 idi. Ama ruhen 50 yaşındaki bir insanın yaşayamıyacağı şeyler yaşamıştım. Ben anneme çok bağlı bir kızdım. Beraber gezer en sediğim oyunları oynar.Sonra da en sevdiğim kekleri yapardık. Anne kızdan daha da öteydik biz. Tıpkı bir arkadaş gibi...

Ben daha 14 yaşındayken sabah kalktığımda bir mektup buldum ve hemen okumaya başladım.

Annem iş toplantısı için yurt dışına çıkacağını ve beni çok özliyeceğini yazmıştı. Şok olmuştum ağlıyordum. Ben annemsiz ne yapardım? Ne zaman gelirdi? Hiçbir şey bilmiyordum hemen yataktan fırlayıp anne ve babamın odasına doğru koştum.

Gördüğüm manzara karşısında ne yapacağımı ne edeceğimi bilemedim. Babamın yanında başka bir kadın vardı. Hemen gözyaşlarımı tutamayarak :

"Sizden nefret ediyorum iğrenç yaratıklaaar" diye bağırıp evden uzaklaşmak için koşmuştum.

Arkamdan babam gelerek aynen şunları söyledi

"Seninle uğraşamayız özel paralı bir yurtta kalıcaksın artık. Annen gitti o artık yok. Merak etme bolca para göndercem sana."

O an babama ağzının payını vermediğim için çok pişmanım.Eskiden çok duygusdal bir kızdım ama bu olay sonucunda bütün duygusallığı kaybetmiştim. Kimseye acımıyordum artık. Bütün erkeklerin babam gibi olduğunu düşünüyordum.

(Babam büyük bir holding sahibiydi.)

Ben neyapacağımı şaşırmıştım sadece suratına bakıp son bir kez tükürmek istedim ama beceremedim.

Beni lüks bir yurda yazdırmıştı.Her ay para da gönderiyordu..

İşte ben bu yaşadıklarımdan sonra bidaha kimseye güvenmedim. Kendimi hep savundum anne babam olmadan yaşamaya devam ettim . Annem eğer beni sevseydi bırakıp gitmezdi. Bu olay beni çok olgunlaştırdı hayata karşı.

Bu olay her zaman aklıma geldikçe ağlıyorum. Ben de bir kız çocuğu gibi babama sarılıp, şımarıklk yapıp onla eğlenmek isterdim. Ama tam da olmaması gereken bir yaşta beni sırtımdan bıçakladılar...




Bunları düşünürken farkında olmadan yatağın içinde ağlıyordum.Arkamdan bir ses:

"İyi misin? Bir sorun mu var?"

Ben hala ağlamaya devam ediyordum ki. Bana sarıldı."Ben yanındayım kabus mu gördün yoksa?"

Bu Poyrazdı.


"Hayır! bir kabus için ağlamam şu ana kadar ağladığımı sen gördün başkalarının yanında asla ağlamam. Ve kolay kolay asla kimse beniz ağlatamaz. KİMSE!"

"Demek çok kötü bir olay olmuş. Anlatmak ister misin?"

"Boşver"

"Zorlamıyacağım. Ama ağlama bir kızın ağlamasına dayanamıyorum."

"O zaman nasıl mafyasın insanları kaçırıp canlarına kıyıyorsun ama onlara dayanıyorsun değil mi haa?"

Biraz ani ve bağırarak söylemiştim bunu .

"Şey yani seni ağlayarak görünce merak ettim"

Saçmalamaya başlamıştı o yüzden konuyu burada kestirip attım.

Bu olanlar gece yarısı olmuştu. Poyraz kalkıp yatağına gidip uyudu. Ben ise hala annemi ve de babamı düşünüyordum 6 senedir ikisini de görmedim. GÖRMEYEYİM DE ZATEN! oonlaın yüzüne baksam ilk işim onlara sövmek ve suratlarına tükürmek olurdu herhalde...


SABAH OLDUĞUNDA

"Aç mısın?"

"Hayır değilim. "

" Gözlerin şişmiş."

"Yok hayır ya gözlerim zaten öyle"

"Ne güzel yalan söylüyorsun"

"Lavabo ne tarafta"

" Dümdüz yürü sağdaki koridorun başında."

"Sağol"

Yürüdüm. Tam lavaboya doğru yürürken gördüklerim karşısında şok oldum. Mafya babasıydı bu. Elleri kan içinde elinde bir bıçakla bunu da hallettik. Yoksa başımıza bela olurdu dedi.

O an çok korktum acaba o kişi Arzu ya da Eylemse ben neyaparım çok korktum. Hemen odaya doğru koştum. Poyraz'ın yanına gelince.

"Eylem ve Arzu iyi mi neyaptınız onlara!!"


"Onlar odalarında şu an bir şey falan da yapmadık."

"Emin misin Poyraz beni onların yanına götür ne olur sadece yüzlerini göreyim."


" Ya ama Arzu. Biliyorsun babam kızar.

"Rica ediyorum lütfen Poyrazz"

O manzaradan sonra kendim için değil onlar için endişelenmeye ve korkmaya başlamıştım.Poyraz tamam diyip odalarına teker teker götürdü. Hepsi çok iyiydi tam Eylem ile sarılıcakken . Eylemin yanındaki adam.

" Hey bu kadar samimilik yeter hadi gidin."

Eylem hemen:

" Ya ne karışıyorsun."

"Beni duydunuz hadi naş" dedi Eylemin yanındaki adam ve bizde oradan ayrıldık.

Arzuyu da gördüm ve sıkıca sarıldım. Durumları iyiydi .Şükürler olsunn..


ĂŞK-Î  MAFYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin