"NE OLUYO YA ?!"(6)

83 14 2
                                    

BEGÜM

Yumruğumu geçirmemle çocuk yere serildi. Arkadan alkış sesleri geldi. Mafya babaları bana döndü.

"Dövüşün baya iyimiş!"

Ben ise gayet rahat bir tavırla
"Daha dövcek biri yok mu ya?!"

O sırada bir kenara sinmiş olanları izleyen Poyraz "Bence o kadar da iyi değil"dedi.

Ben ona gıcık bir sırıtışla çekememezliğine güldüm.

Beni buraya getirten mafya babası
"Buna sen değil ben karar veririm Poyraz."

Ben mafya babasına dönüp
"Acaba lavobo nerde??"dedim.

"Düz yürüdükten sonra sağdaki 5.oda"
(Baya büyük bir yerdi burası.)

Tamam diyip yürümeye başladım. Aslında lavobo bir bahaneydi Arzuları bulmam lazımdı. Bir sürü oda vardı ve rastgele bir odaya girdim. Odaya girmemle şok olmam bir oldu odada bizim fotoğraflarımız ve postitlerde bilgilerimiz yazılıydı.Her yer fotoğraflarımızla doluydu. OHA bunu nasıl yaparlar? Bizi ne zamandan beri takip ediyolar? Bu fotoları nerde çektiler ? Yoksa bunlar sapık mı? Diye düşünürken bir ses

"Burda ne işin var senin?"bunu diyen Poyraz idi.

"Ya siz ne biçim insanlarsınız?! YaBu fotoları nerden buldunuz sizde ne işi var?" Dedim öfkeli bir şekilde

Poyraz yanıma yaklaşıp
"Çabuk konuşmayı kes."

"Konuşurum buna hakkın yok ayrıca bırak kolumu"

Tam vurmaya çalışacakken ani bir savunmayla beni geri itti.

" Bana sakın vurmayı deneme SAKIN."dedi

O sırada Arzunun sesi bana geldi acaba ne olmuştu direkt

"ARZUU!!!! çabuk beni arkadaşlarımın yanına götür."

Poyraz bana yaklaşarak ağzımı kapadı.

"Sus"

Beni itekleyerek bir odaya götürdü oda baya bir büyüktü iki tane yatak vardı.

Beni bir yatağa attıktan sonra kendisi diğer yatağa oturdu ve cebinden bir sigara çıkarıp yaktı. Ben ise yatakta oturmuş sadece yere bakıyordum.

" Ne oldu neden bu kadar mutsuzsun?"

"Ya ne olabilir nerde olduğumu bilmiyorum tanımadığım kişiler tarafından kaçırıldım ve de bizi yıllardır takip ettiğinizi öğrendim. Üstelik kardeşim gibi sevdiğm arkadaşlarımın şu an ne yaptıklarını bile bilmiyorum."

"Korkma! Size zarar vermiyeceğiz..."

-------------------Akşam--------

"Hadi kalk.. hey kalksana"

"Ne var be uyuyoruz şurda"

"Aşağıda babam sizi bekliyor.Yemek yicez."

"(Zıkkım yiyin)  Off tamam geliyorum Eylem ve Arzu da orda dimi?!"

"Evet"

Hızlıca kalktım ve saçıma önem vermeden aşağıya indim. Çünkü bir an önce Arzu ve Eylemi görmek istiyordum.

"Oooo hoşgeldin dövüşçü"

"Hoşbuldum"dedim omuz silkerek.

Önümüzde kocaman bir masa vardı masada bir sürü çeşit yemek ve lezetli tatlılar vardı. Masada mafya babaları,diğer 3 oğlu, Eylem ve Arzu vardı.

Hemen Eylemin yanına oturdum.

"Nasılsın?"dedi Eylem.



"İyi gibi!"

"NE oldu?"

"Hey siz orda ne konuşuyorsunuz? Olmıyacak böyle Poyraz oğlum bi gel" dedi mafya babası.Ve diğer odaya gitti. Hemen Poyraz da arkasında gitti.





"Baba Begüm o odayı gördü.(Onlar hakkındaki bilgilerin olduğu odayı)"

"Ne diyosun salak ! Kızın başında dur demedim mi ben sana akılsız."

"Ama babaa!"

"Poyraz bitti bu iş bana açıklama falan yapma. Peki o duvardaki yazıları okudu mu?"

"Baba zaten ben hemen yetiştim. Sadece fotoğraflarını gördü o kadar."

"Poyraz bundan emin olamayız okumuşsa eğer biz biteriz.Hay benim akılsız oğlum !! "

"Ne yapıcaz şimdi."

"Bide soruyor musun? Gerizekalı git bu kızı bir ormana götür ve işini hallet (yani öldür)"

"Baba ben bunu yapamam."

"Senin adamlığın bu mu Poyraz. Bana karşı çıkmaya hakkın yok!" 

"Tamam."



Poyraz ile babası konuştuktan sonra içeri geldiler Poyraz Eylem ile aramıza oturarak bana,

"Bir gelir misin Begüm."

"Ne var!"

"Aşağıda  bekliyorum çabuk gel."

Poyraz odayı terk etti ve dışarı çıktı. Acaba bana ne diyecekti merakımdan duramadım ve hemen dışarı çıktım.

"Gel Begüm" dedi ve ağzımı elleriyle kapamasıyla beni arabaya bindirmesi bir oldu.

"Ne yaptığını sanıyorsun sen."

"Sadece sus yoksa kötü şeyler olucak."

Farklı farklı yollara gidiyordu saat muhtemelen çok geçti. Bu adam beni nereye götürüyordu?! Issız balta girmemiş bir ormana varınca ani bir şekilde frene bastı. Kollumdan tutup beni indirdi.

" Ne yapıyorsun sen ya beni neden buraya getirdin ve ne istiyorsun."

"Çabuk yere otur ve eğil."

"Ne diyosun hayır " diye koşmaya başladım beni tutup belindeki silahı çıkardı.

"Eğiliyor musun?"

Eğildim. Silahı bana doğru tutmaya başladı. Elleri titriyordu.

"Hadi sık şu silahı da kurtulayım. "

Elleri çok titriyordu nefes nefese kalmıştı... Sonunda sıktı kurşunu ve bam diye ses çıktı. Kaalbim yerinden çıkacakmış gibi atıyordu. Ama bir dakika ben neden ölmemiştim . Kafamı kaldırdığımda Poyraz havaya sıkmıştı. 

"Kalk yerden."

"Neden öldürmedin beni?"

"Soru sorma kalk yerden."

Hafifçe doğruldum ve yerden kalktım.Aniden Poyraz koşmaya başladı. Ben de peşinden gittim. Uçurum gibi bir yerdi burası silahı uçurumdan aşağı attı.

"Neden bunu yaptın."dedim.

" Artık gidebiliriz."

"NE oluyo ya !?"





ĂŞK-Î  MAFYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin