Ardından bir mail geldi.

Kimden:Ölüm

Her zamanki gibi okula gitmek için servise binip cam kenarındaki bir koltuğa oturdum. Bir yandan dinliyor bir yandan da dalgın dalgın servisteki diğer öğrencilere bakıyordum. Servisin sarsılarak duruşu beni kendime getirdi. Tommy'nin evinin önündeydik. Dışarıdan yan pencereye doğru bir el belirdi ve otobüs şoförüne devam etmesini işaret etti. Tommy bugün hasta galiba diye düşündüm.

Okuldan çıktıktan sonra eve geldim ve akşam haberlerini seyretmeye başladım. Duyduğum son haberle neredeyse felç geçiriyordum. Tommy ve tüm ailesi bu sabah kimliği belirlenemeyen biri tarafından öldürülmüştü. Aldığım bu kötü haberden sonra odama doğru süründüm ve uyumaya çalıştım.

Ertesi gün yine okula gitmek üzere servise bindim. Olanlardan bihaber servis şoförü yine Tommy'nin evinin önünde durdu. Tam haberlerde duyduklarımı söyleyecekken yine solgun bir el belirdi pencerede. Devam etmemizi işaret etti.

Olduğum yere yığıldım.

Sevgilerimle,

Ölüm.

Yine gitmişti.Bir türlü kendime açıklayamadığım bir şey vardı.Bilmiyorum...Belki de...Hayır bu...saçmalık!

Doğuş'u aradım ve bir park adresi verdim.Bir saat sonra orada buluşmak istediğimi söyledi.Oda beni kırmadı.

Hazırlandım ve parka gittim parkta beni bekliyordu.

"Merhaba."

"Merhaba."

"Şey ben bir karar aldım ve deneyebiliriz."

"Şey biliyordum böyle diyeceğini neyse görüşmemek üzer-ne bi dakika sen deneyebiliriz mi dedin?"kafamı salladım.

"Mira şu an beni ne kadar mutlu ettiğini anlatamam."

"Sadece deneyebiliriz dedim ama olmazsa sen yoluna ben yoluna değil arkadaş oluruz."

"Seni mutlu edicem söz."yarım saat kadar oturduk ve eve gittim.Ne bir mesaj vardı nede bir mail.Koca bir hiç .Hava bulutluydu ve saat gece 1'e geliyordu balkona çıktım ve bir sigara yaktım .Kameraya baktım.

"Selam,hala orada mısın bilmiyorum ama dediğini yaptım ona bir şans verdim.Mutlu musun?Ben değilim.İnsanın kalbi 4 odacıklı birinde ailem,birinde eski arkadaşlarım,birinde tüm herkes,diğeri ise tek biriyle dolu.ŞŞ aramızda sır ama kimseye söylemek yok."

"Kendi kendine mi konuşuyorsun yine."aşağıda Selim'i gördüm.

"Yok kendi kendime değil öyle balkon demirleri sonra masa falan öyle."

"Geliyim mi?"

"Gel."artık kimsenin kalbini kırmak istemiyordum şu anda yanımda kimseyi istemesemde.

"Nasılsın bakalım."

"İyiyim ,sen."yanımdaki sandalyeye oturdu ve,

"İyi hissetmiyorum pek."

"Neden?"

"Mira yolun sonuna geldin."

"Ne?"arkasından bir silah çıkardı ve kafama dayadı.

"Ses çıkarma uslu dur ve geç içeri."

"Kimsin sen."

"Delirdim tamam mı,senin yüzünden benim olmanı istiyorum sadece benim."bu adam manyaktı.

"Geliyorum uslu dur ."dedi ve kapıyı kilitledi.Etrafa bakındım ve kamerayı aradım tam komidinin üstündeki çiçeklerin içindeydi kameranın karşısına geçtim ve yardım et ne olur diye fısıldadım.Daha sonra içeri girdi elinde bir şarap kadehi vardı.

DEATH(Telefon Ölümleri Serisi 1)TextingWhere stories live. Discover now