23.Bölüm-part son

Start from the beginning
                                    

Yanına yaklaştığımda, elini öpmem için öne uzattı.Elini öptükten sonra anlıma değdirdim.Birbirimize sarıldığımızda sırtıma vurup beni azarladı.

"Sana hesap mı vereceğim Eyüp Ağa!"

Bana ağa diye seslenmesine karşı kaşlarımı çattım.

"Dede..." dedim onu uyararak.

Koltukta oturduğumuzda bana kaşlarını çatmış dik dik bakıyordu.

"Senin de düşündüğün gibi Eyüp," dedi anlını kırıştırarak."buraya gelişim hayra alamet değil."

Dikkatle ona bakarken O,değneğini kaldırıp parmağıyla değneğin üstündeki farklı yazıları okşadı.

"Bu değnek rahmetli babamdan bana son hatıra oğlum.Kendimi bildim bileli bu değnek onun elinden hiç düşmezdi.Taki vefat edene kadar.
O gün...Bana son nefesinde bu değneğe gözüm gibi bakmamı istedi oğul.Onun da babasından kalan son hatıraydı."
Dedi ve devam etti.

"Bu değneğin özelliği baba öldüğünde oğula kalmasıdır sonra oğul ölür onun oğluna kalır bu böyle devam eder.Bendeki fark bu değneğin oğluma kalmayacak olmasıdır."

"Kime kalıyor ozaman?" Diye sordum.

"Rahmetli babam bu değneği öldüğümde oğluma değil de torunuma vermemi istemişti."

Yılları geçirmiş gözleri çukurlarla doluydu.

"Ve torunum olacak çocuğun adını da Eyüp koymamı istedi."

Kaşlarımı havaya kaldırdım.Bana ilk defa böyle bir şeyi anlatıyordu.Merakla devam etmesini bekledim.

"Senin bildiğinin aksine,ben koymadım adını rahmetli babam koydu daha sen doğmadan."

Yaşlılıktan buruşmuş ellerini ellerimin üstüne koydu.

"Adını o koyduğu gibi,senin Ağa olmanı da o istedi benden."

Ben şaşkınlıkla dedeme bakarken o devam etti.

"Yıllardır senin geri dönmeni bekledim,ama sen gelmedin.Sana ağa ol diye baskı yaptığım zaman kalkıp gavur ülkelerine kaçtın.
Her zaman direndin ve sonunda başarmıştın.
Hüseyin,Ağa oldu.
Oldu olmasına da,bizim oralarda çok kan dökülür oldu be oğul.
Analar çok ağlar,daha 13 yaşına basmamış kızlar evlenir oldu.
Adalet yok sayıldı.Ben sözümü belli bir zaman içinde geçirir oldum ama her şeye yetişemiyorum artık.
Buna dur demen lazım artık.
Hüseyin belalı adamlara bulaşmış ve çözüm bulmak yerine bir korkak gibi Yunanistan'a kaçmış."

Ayağa kalktı.

"Sen dört yıldır böyle bir adama, bu milleti emanet ettin.Yanlış işler yapan ardından kaçan bir korkağa."

O sıra Babam içeri girdi ardından Amcalarım ve arkalarında da halalarım.

"Artık Ağa olmanın zamanı geldi." Dedi babama kısa bir bakış attıktan sonra.

"Mardin seni dört gözle bekliyor olacak," dedi değneğini yere vurduktan sonra.

"Eyüp Ağa!"

•••

Çalışma odamı aydınlatan loş ışığa öylece bakıyordum.Derin bir nefes çektim içime.
İki kaşımın arasını ovalamaya başladım.
Öylece kara kara düşünüyordum.

Sizin de öğrendiğiniz gibi mardinliydim.
Annem Istanbul'dan geliyor Babam ise Mardin'den.

Kürt ve Türk karışımı gibi.

Gül DikeniWhere stories live. Discover now