0.7

517 33 5
                                    

Keyifli okumalar!

Bölüm şarkısı; Teoman - Kupa Kızı Ve Sinek Valesi

🍃

Ben seni bu yaşımda yaşamın tam ortasında öylesine değil ölesiye seviyorum...

Dün gece yarım saat boyunca çardakta hiç konuşmadan oturmuştuk.En sonunda sıkıldığımda içeri geçmeyi teklif etmiştim. Zaten çok geçmeden eve gelmiştik.Bilinmeyen numarada bir şey yazmamıştı. Bilinmeyen numara demekte bayağı uzun oluyor bari adını öğrenseydim diye düşündüm bir daha ki konuşmada adını sormayı aklımın bir köşesine not ettim. 

Normalde iyi geceler ve günaydın demeyi ihmal etmiyordu ama dün bir şey yazmamıştı. Galiba alışmıştım mesaj atmasına üç haftadır mesaj atıyordu ve her mesajında beni sevdiğinden bahsediyordu. Beni sevdiğine emin değilim ama beni sevmesi tedirgin olmama neden oluyordu.Sonuçta onu sevmiyor veya ondan hoşlanmıyordum ki böyle bir şeyin olması çok zordu tanımadığım,görmediğim,sesini bile duymadığım bir insana nasıl aşık olabilirdim ki.            

Şimdi ne yaptığıma gelecek olursak hazırlanmış bir şekilde, şirkete gitmek için babamı bekliyordum.Bugün projenin nerede inşa edileceği hakkında konuşacaktık. Bana kalırsa İzmir de olması taraftarıyım fakat babam, Vedat beyin uygun gördüğü yerde olmasına karar vermişti. Babam beni daha fazla bekletmeyerek yanıma geldiğinde." Benimle mi geleceksin? " diye sordu.Olumlu anlamda başımı salladım.

Evden çıkıp arabaya bindim. Babam da arabaya bindiğinde şoförümüz semih  arabayı çalıştırdı. İstanbul'a geleli üç hafta olmuştu fakat ben hala tam anlamda şehir turu yapamamıştım. İstanbul'u çok seviyordum. Burası farklıydı Amerika'dayken çok fazla özlemini çekmiştim buraların. Telefonumdan gelen bildirim sesiyle gözlerimi camdan ayırıp çantamdan telefonu aldım. Etek giydiğim için cebim yoktu eğer olsaydı telefonumu kesinlikle cebime koyardım. Gelen bildirimlerin sahiplerine baktığımda ise  Sıla'dan iki  mesaj  bilinmeyen numaradan bir mesaj olduğunu gördüm. Önce bilinmeyen numaraya baktım.

Bilinmeyen numara: Projenin nerede inşa edilmesini isterdin?

Elya: Sana da günaydın.

Yazdıktan sonra sılanın mesajlarına baktım.

Sıla: Günaydın

Sıla: Geliyorsun değil mi şirkete ?

Allah'tan birisi günaydın dedi.

Elya: Yoldayız geliyoruz babamla birlikte.

Yazdığım sırada bilinmeyenden mesaj gelmişti.Bilinmeyen numara fazla uzundu bu nedenle adını öğreninceye kadar ona bilinmeyen deme kararı almıştım.Mesaja baktığımda kendimi sinirlmekten alıkoyamadım.

Bilinmeyen numara: Sorumu cevapla!

Elya: Sen benimle emir kipli konuşamazsın sorumu cevaplaymış!!!

Sinirle yazmıştım. Pişman mıydım azıcık ama olsundu benimle emir kipli konuşamazdı. Araba durduğunda hızlıca indim arabadan. Babam bana "ne oldu" der gibi baktığında. Ona bir şey yok "salla"der gibi elimi salladım. O da zaten uzatmayıp şirketin kapısına doğru yürüdü.Şirkete girdiğimizde danışmada oturan bayan bizi görünce ayağı kalktı ve selam verdi. Babam da başıyla selam verip devam etti. Odasına girdiğimizde bana dönüp 

" Elya şirkette bir odan olmasını istemediğine emin misin? " babama sıkıntıyla baktım. Ona defalarca kez şirkette bir oda istemediğimi söylemiştim. Evet bir oda lazımdı fakat ben odada oturacak değildim benim işim iş alanına gidip her adımı bir bir takip etmek.

" İstemiyorum baba daha önce konuşmuştuk bu konuyu" dediğimde anlayışlı bir şekilde konuyu uzatmadı.

" Hadi o zaman toplantı odasına geçelim vedat beyleri  bekletmeyelim dediğinde onayladım onu. Biz odaya geçtikten beş on dakika sonra asrın ve vedat bey  gelmişti. Selamlaştıktan sonra yerlerimize oturduk. Babam konuşmaya başladı.

"Biz inşanın nerede olacağına sizin karar vermenizi istiyoruz vedat bey  " dedi vedat bey bana dönerek 

" Elya'nın uygun gördüğü yerde olması bence daha mantıklı" dediğinde gülümsedim.

" Açıkçası ben İzmir'de olması taraftarıyım" dediğimde asrın dikkatle bana baktı.

" Neden izmir? " diye sordu.

" Amerika'ya gitmeden önce oraya gitmiştim harika bir yerdi eğer uygun görürseniz projenin orada hayata geçmesini istiyorum."

" Peki projeyi nasıl takip etmeyi düşünüyorsun?"

" İzmir'e gidebilirim" dediğimde babam hızla bana döndü.

" Bir proje için İzmir'e mi gideceksin ?"

" Gerekirse evet " dediğimde Vedat bey gülümseyerek 

" Aras ve asrında gelir sizinle" hemen öne atılarak

" Hiç gerek yok zaten büyük ihtimalle sılayla gideriz."

" Olsun yinede asrın ve arasta gelsin" dedi babam. Vedat bey babamı onaylayarak" Küçük bir ev tutarız orada kalırsınız en fazla bir buçuk ay sürecek uygun mudur size?" dediğinde asrın sadece kafa sallamakla yetindi. Babam da onayladığında bu fikirden bir tek benim memnun olmadığımı fark ettim.Evet belki ön yargılıydım ama tanımadığım iki erkekle aynı evde olmak beni rahatsız ederdi ki sılanın da aynı fikirde olacağına eminim.

" Gerek yoktu cidden" dediğimde asrın bana bakarak.

" Eğer bu kadar çok istemiyorsa gelmeyiz" dedi. Vedat bey onaylamaz bir şekilde konuştu.

" Hakan ve ben hem  fikiriz bu konuda bu nedenle itiraz kabul etmiyorum"dedi. Başımı onaylar anlamda salladım. Başa gelen çekilirdi. Toplantı bi yarım saat daha sürdükten sonra sonuç olarak asrın ,aras, sıla ve ben İzmir'e gidiyoruz. Ne zaman olacağı hakkında konuşmadık ama yakın bir zamanda olacağını düşünüyorum. Toplantı bittiği için daha fazla şirkette durmak istemedim bu nedenle eve geldim. Şuan ise odamda ki pufuma oturmuş kitap okuyorum.Kitabımı bitirmeme son iki sayfa kaldığında bildirim gelmiş mi diye bakmak için telefonumu elime aldığımda bilinmeyenden mesaj olduğunu gördüm.

Bilinmeyen numara:  Sana o sert mesajı istemsiz attım seninle konuşurken çok sinirliydim. Aslında sana yazmayacaktım fakat seni gördüğüm an işte o an anladım ki sevgi ile öfke aynı kaba giremiyordu. İnsanın zihnine takılan öfke aklını yiyip bitirse de sevdiğini görünce geçiyordu.

Bilinmeyen numara: Bana görüldü atıyorsun atma. 

Bilinmeyen numara: Toparlanamıyorum... 

 🍃 

Sizi seviyorum.

İnstagram; ozgeoztuncx


Kalbimin MimarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin