Expecto Patronum

Çukurda Bir Saat

"Aaah!" Lily olduğum yere doğra hızla savruldu. Ben şu an pufların üzerinde büyü ile durduğu çukurdayım. Ve burası resmen iki kişilik mezar çukuru gibi. Tabii ki Lily'nin kucağıma düşmesini tercih ederim fakat bir yerlerinin acımaması benim için yeterli.

"Uff!" Eh, sanırım umduğumun aksine sert düştü. Kafasını kaldırdı ve beni görmesiyle yüzünden o kadar çok ifade geçti ki, sayamadım. Faket ilkinin şaşkınlık ve utanç, sonuncusunun da kızgınlık olduğunu düşünüyorum.

 "Sen ne yaptığını sanıyorsun Potter!?"

"Galiba çağırma büyüsü ile seni buraya düşürdüm. Ah, unutmadan, accio Lily!nin asası!"

"Merlin aşkına! Çabuk Asamı geri ver!"

"Hiç sanmıyorum Lily Evans." İkimizin asalarını çukurun dışına fırlattım. Belki bunu aptalca bulabilirsiniz fakat garantilemek lazım. O Lily. "Sen sorularıma cevap verene kadar buradayız. Başlamamı ister misin?"

"Neden normal bir şekilde sormuyorsun?"

"Bilemiyorum, hayalbozan büyüsü, profesörlerin dibinden ayrılmama, kızlar yatakhanesinden çıkmama falan, acaba hangisini seçsem? " Lily az önce kızardı mı? Yok artık.

"Bana başka hiçbir seçenek bırakmıyorsun değil mi?" Aslında beni öpebilir, sarmaş dolaş uyuyabiliriz, sohbet edebiliriz... Odaklan James. Davranışlarının nedenini öğrenmelisin.

"Yalan söyleyebileceğimi biliyorsun değil mi?"

Haklı. Beni kandırabilir. Fakat hadi ama, böyle bir ayrıntıyı kaçırmam!  "Demin içtiğin balkabağı suyunda Veritaserum vardı. Benimkinde de öyle tabi. Eşit şartlarda olmamızı isterim. "

"İnanılmaz eşitiz şu an! Merlin'in şapkası adına sana ne sorabilirim ki?"

"Ne bileyim ben? Artık sorularıma geçebilir miyim?"

"Hayır."

"Güzel. Benden kaçıyorsun değil mi?"

"Evet."

"Peki neden?"

"Çünkü Patronus yaparken hiç beklemediğim bir şey oldu."

"Ne oldu?"

"Beklemediğim bir anı diyelim."

"Peki Patronus büyüsü yaparken hangi anını kullandın?"

"Bana ilk çıkma teklfi ettiğin anı- hayır!" 

Az önce ne dedi o? "Ne dedin demin sen?"

"Bana ilk çıkma teklifi ettiğin anı kullandım ve böylece Patronus yapmayı başardım -off! Ne kadar daha sürecek bu iş?"

 O, o gün gerçekten o kadar mutlu mu olmuştu?  " Peki başka benden kaçmanı gerektirecek durum var mı?"

"Hayır."

"Bana kızgın mısın?"

"Sence?"

Çok kızgın hem de. "Sıra sende o zaman." dedim. Bu konu hayati tehlike içermeye başlamıştı.

"Senle ilgili merak ettiğim hiçbir şey yok James."

"Ciddi olamazsın? Şu an merak ettiğin her şeyi sorabilirsin ve sen bu şansı kullanmıyorsun öyle mi?"

"Sana merak ettiğim hiçbir şey yok dedim."

"O zaman kalan yarım saatte ne yapacağımıza karar ver."

Off... Sevmedim bölümü. Neyse. Gecikme için özür dilerim! (Lise biraz beklenmedik bir olay, bu haftadan sonra bunu çok net anladım.) Erken yarın gelecek, buradan okuyanların haberi olsun. Sihirli Günler!