yirmi bir √

90 19 6
                                    

-MaRk-

Kimseyle çıkmıyordum ve o kağıdın nereden çıktığı hakkında hiçbir fikrim yoktu.

Seán bana aşık olabilir miydi? Aslında, o tatlı bir çocuk. Ama, şimdi bunu düşünmemeliydim.

O gitmişti, Seán gitmişti. Ne yapmalıyım? Aklım çok karışık.

Ben bunları düşünürken masada duran telefonumun çaldığını gördüm.

"Hediyemi beğendin mi?"

"Ne-Ne hediyesi?! Sende kimsin?"

"Beni tanımadın mı? Pj,haha. Seán'ın bulduğu kağıttaki yazıyı ben yazmıştım."

"Seni...Uh. Bunu neden yapıyorsun? Senin sorunun ne?"

"Sorunum mu?! Her zaman Seán denen çim saçlı çocuktan bahsediyordun. Beni unutmuştun resmen. Eğer böyle yaparsam,en azından benimle biraz konuşursun sanmıştım.."

"İyi. Harika. Mükemmel! En azından Seán ile aramızı bozmak yerine bunu söyleyebilirdin." Deyip, telefonu kapattım.

Çantamı elime alıp, evden çıktım. Eğer birazcık şansım varsa, onu otobüs durağında görebilirdim.

///
Kendimi tutamayıp bir Phan kitabı yazabilirim.

-Aorikawa,,

birdWhere stories live. Discover now