10.10 Part - 2

10.9K 527 205
                                    

Evett part - 2 ile geldim.

DEDİĞİM GİBİ BU BÖLÜME VE 10.10 PART - 1 BÖLÜMÜNE 50 VOTE 50 YORUM İSTİYORUM.

LÜTFEN!!!!

Yaparsınız sizzzzzz!!

Multimedia - Ezgi ve Mert *temsili*

Bölüm şarkısı - Teoman - N'apim Tabiatım Böyle

***
"Mert sus Allah aşkına sus. Yeter. Sus. Bıktım. Artık. Beynim. Almıyor. Aralıksız 3 saat boyunca anlattın ve ben bu 3 saatlik anlatımda sadece bir şey anladım o da hiçbir şey anlamadığım" diyip kafamı masaya vurmam ile Mertin gülmesi eş zamanlıydı. Şuan beynim yanmamış olsaydı Mertin ne kadar güzel güldüğünü düşünebilirdim ama beynim su dökseniz bile sönmeyecek bir şekilde yanmaya başlamıştı. İki buçuk saat önce.

"Dinlene bilir miyiz?" başımı kaldırıp ona dönmem ve masum bir çocuk edası ile sormamla içtenlikle gülümseyip başını salladı.

"Annem kurabiye ve kek yollamıştı. Bizim hayvanlar yemediyse, duruyorsa sana annemin lezzetli kekinden yedireyim. Aslında yememen gerekiyor. Fazla kilolusun sanki" diyip arkasını dönerek kapıya doğru ilerlemesi ile arkasında şaşkın bir Ezgi bıraktı.

"Ben hazırlıyorum sende bir elini yüzünü yıka" demesi ile daha fazla şaşkına uğrarken bir hışımla yerimden kalktım ve koşar adımlarla arkasından, odadan çıktım.

"Ben bir kere 55 kiloyum ve gayette zayıfım. Sen asıl kendine bak. Fazlalıkların var" hala koşar adım peşinden ilerlerken merdivenlerden ikişer üçer inerek önüne geçtim ve kaslı bedeninden iterek onu durdurdum.

Az önce söylediğim şeyden çarpılmazsam yine iyi yırtacağım.

Bir kere bana kilolu dedi. Ben mi kiloluyum. 1.75 boya 55, bence gayet uygun bir kilo. Tamam çok yiyor olabilirim ama spor yapmıyor değilim. Hem, hem benden kilolularda var. Aa sinirlerimi kaf dağına çıkarmasın.

"Ya sana diyorum Mert. Ben mi kiloluyum? Benim nerem kilolu? Baksana bence gayet düzgün bir fiziğim var ve bence kilolu da değilim. Mert sen neye gülüyorsun ya!?" sonunda bağırmamla yüzünü buruşturdu. Aman Allahım sen ne kadar tatlısın ya. Bence Allah seni yaratırken biraz daha fazla özenmiş. Olum haksızlık. Bak dışarda olmayanlar var.

" Sadece dalga geçiyorum. Gayette güzelsin maymuncuk. Şimdi düzelt şu kaşlarını" diyip orta ve işaret parmakları ile ne zaman çatılmış olduğunu bilmediğim kaşlarımı düzeltip mutfağa doğru ilerledi. Arkasından mutfağa ilerleyip içeri girdim ve işaret parmağımı sallamaya başladım.

"Mert artık hakaret etmekten vazgeç. Benim nerem güzel yaaaaa. Aaaa sen se - sen bana gü-" oha. Mert bana güzel dedi. Mert. Bana. Güzel. Dedi.

Tamam bunu bana bir çok erkek demiş olabilir ama neden Mert söyleyince daha çok hoşuma gitti ve sevindim. Neden daha garip hissettim? Neden böyle malca bir duygu hisediyorum?

"Ağzını kapat sinek girer" artık Merti algılaymayacak kadar şoka uğramıştım ve bu 9.9 şidettindeki bir depremden daha etkiliydi.

Onu bunu bırakın Mert YENİLMEZ bana güzel dedi. Bana. Hehehe. Size demedi bana dedi. Hehehe. Şuan yaptığım çok salakça olabilir ki kesinlikle salakça ama sizede bir badboy güzel deseydi ve bu badboy çok yakışıklı olsaydı kesinlikle aynı tepkileri verirdik.

"Ta- tamam" neye tamam dediğimi bilmediğim halde dememle insafsızın oğlu inci gibi dişlerini gösterip gülümsedi ve başını iki yana sallayıp arkasını döndü.

ERKEK LİSESİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin