24. Bölüm

20 2 0
                                    


Kollarını açmış gülümseyen Nick'e karşı asık suratlı bir şekilde bakıyorlardı. Nick kollarını indirmişti.

"Biliyorum, güzel bir karşılama şekli olmadı. Ama elimizde bunlar vardı. Ne yapalım?!"

Patch bir adım ileri gitmişti.

"Nick, zaman kaybettiren cümleler söylemek için gelmedik. Senin hakkında endişelendiğimiz için geldik. Arkanda bıraktığın izler hoş değil."

Nick'in biraz sarhoş olduğu belliydi. İçerisi içki kokuyordu ve Nick'in hareketleri farklıydı.

"Endişelendiğiniz için mi geldiniz?" demişti o yükseklikten inerken. "Beni dövmek için geldiğinizi düşünüyordum."

Patch kaşını kaldırmıştı.

"Seni neden dövelim?"

Nick etraftaki silah dolu kolileri göstermişti.

"Çünkü çok fazla yaramazlık yaptım. Siz neden konuşmayı tercih ettiniz?"

Patch sinirle sesini yükselterek konuşmuştu.

"Çünkü bizim gibi insanlara konuşmak yakışıyor. Konuşmanın bittiği yerde kan akıyor." deyip yumruğunu sıkmıştı.

Nick, onun bu hareketini görmüştü. Bir sağa- bir sola yalpalayarak arkadaşlarına doğru yürümeye başlamıştı.

"Evet, bir sürü şey yaptım. Kötü adamlarla iş birliği yaptım. Onlardan mal aldım. Yaptığım hiçbir şeyden pişman değilim. Yine olsa, yine yaparım. Çünkü devlet hiçbir işe yaramıyor. Yaptırdığı şey çok saçma. Zaten kahraman olma meraklısı değildim. Donna'nın isteğiyle bu işe girdik diye her gün lanet ettim."

Üzüntüden gözleri dolan Donna kısık sesle konuşarak kendini savunmuştu.

"Bu işe seni zorla sokmadım. Sana teklif ettim. Sen de kabul ettin. Etmek zorunda değildin."

Nick suratını ekşitmişti.

"Bir kere kabul ettim işte. Gerisi de geldi. Siz bu işe devam ederken ben istifamı veremezdim. Benden şüphelenmenize neden olurdu."

Hardd araya girmişti.

"Senden hep şüphelendik. Ama onların ki gecikti. Ben, bu işe bulaştığından beri biliyordum."

Nick onu alkışlamıştı.

"Aferin sana. Benim yaptıklarımı ortaya çıkararak büyük bir başarı kazandın. Hadi şimdi git ve söyle o devletine. Bayan Eyans sana en güzelinden bir madalya versin. Sen de onu alıp duvara as ki, her bakışında en yakın arkadaşını sırtından nasıl vurduğunu hatırla."

Hardd da sinirlenmeye başlamıştı.

"Senin yaptığın pislikleri ortaya çıkartmaktan hoşlandığımı mı düşünüyorsun? Evet, sen benim en yakın arkadaşımsın. Ama suçlu daima suçludur."

Nick başını sallamıştı.

"Haklısın suçumu itiraf ediyorum."

Donna onun kelimesini düzeltmişti.

"Suçlarını..."

Nick gülmüştü.

"Evet, evet... Suçlarımı."

Patch onu baştan aşağı süzerek,

"Sana tek bir soru soracağım." demişti. "Neden tüm bunları yaptın?"

Nick tekrar gülmüştü.

"Bunun nedeni çok basit. Tabi ki de kendi kariyerim için yaptım. Onlara verdiğim silahlar sayesinde holdingim yükseldi. Yükselmeye devam edecek. Rakiplerimi alt etmemi sağlayacak. Beni zirveye taşıyacak."

Adaletin BekçileriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin