15. Bölüm

22 3 0
                                    

      Evde Nick'i bekleyen Donna, salonda daire çizerek yürüyordu. Yürürken de binlerce düşünce üretmişti kafasında. Nişanlısı ve en yakın arkadaşı ortadan kaybolmuştu. Bunun endişesi ile kahvaltı bile yapmamıştı. Başı çok ağrıyordu ve midesi çok bulanıyordu. Mide bulantısının açlıktan kaynaklı olduğunu düşünüp ciddiye almamıştı. Ama bir şeylerin boğazından ağzına doğru yükseldiğini hissedince koşarak banyoya gidip ne varsa çıkartmıştı. Kafasını kaldırdığı zaman halsiz olduğunu hissedip yere oturmuştu. Banyonun desenli perdesini incelemeye başlamıştı. Nick'in anahtarının olduğunu bildiği için kalkmak için çabalamamıştı.

      Donna'nın düşüncesi gerçekleşmişti. Nick geldiği zaman Patch'in evine anahtarla girmişti. Seslenerek bütün odalarda Donna'yı aramıştı ve en sonunda onu banyoda bulmuştu. Sırtı kapıya dönüktü. Nick onu görünce banyoya girip karşısına oturmuştu. Donna'nın çaresizliğini yüzünde görebiliyordu.

Donna kafasını kaldırıp ona bakarak,

      "Çok çaresizim." demişti. "Bakabileceğim her yere baktım ama bulamadım. Patch'in böyle huyları yok. Sen de bilirsin."

Nick, bildiğini belirtmek amaçlı başını sallamıştı.

Ardından Donna'ya yaklaşıp, stresini azaltmak için sarılmıştı

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Ardından Donna'ya yaklaşıp, stresini azaltmak için sarılmıştı.

      "Çaresiz değilsin. Çünkü yanında ben varım. Adamları arayıp haber vereceğim. Büyük çaplı ama gizli bir arayışa geçeceğiz. Kimsenin haberi olmadan da bulacağız. Söz veriyorum."

...

      Hardd bulunduğu odadaki her kutunun içini açıp ne olduğuna bakmıştı. Ve işine yarayacağını düşündüğü eşyaları ceketinin cebine doldurmuştu. Sıradaki iş kapıydı. Adamların kapıda beklemediğini biliyordu çünkü her geliş- gidişlerinde kapıyı dinliyordu. Ya kaçacaktı ya da bulunduğu tozlu odada zatürre olup ölecekti. Ölümü seçmek istemediği için kaçmayı tercih etmişti.

      Kilitli kapıları sivri uçlu eşyalar ve tellerle açmada usta olan Hardd, beş dakikalık uğraşla kapıyı açmıştı. Kapının gıcırdamaması için yavaşça hareket ettirmişti. Görebileceği kadar kafasını çıkartıp etrafa bakmıştı. Uzun koridorda kimse yoktu. Ama uzun koridorun tam ortasında kaldığı için yolu ikiye ayrılıyordu. Tam sola gidecekken sağ taraftan ses gelmişti. Sesi merak eden Hardd, sağı tercih etmişti. Yavaş adımlarla otuz- otuz beş saniye kadar yürüdüğü zaman sola dönüş vardı. Tam oradan dönerken çaprazındaki odayı görmüştü. Sarı bir ışığı vardı. Ve Patch'i görmüştü. Kollarından tavana bağlamışlardı. Birileri ona işkence ediyordu. Ama neden? İş meselesi miydi?

      Sonra Patch'in karşısına takım elbiseli bir adam geçmişti. Hardd onun paltosunu, saatini ve kıyafetlerini incelediği zaman diğer adamlardan farklı olduğunu anlamıştı. O takım elbiseli adamlar telefonunu aldığı için bir kere daha lanet etmişti içinden.

Adaletin BekçileriWhere stories live. Discover now