BU KİTAP ÇOK AÇIK SEÇİK

İnce Belli Çay Bardağı Tadında

Şimdi Başlıyoruz!

Çoook geriye, anne karnına, baba spermine kadar inmek istemiyorum. Zaten biliyoruz ve zaten bilimsel bir kitap okumuyorsunuz şu an.

Kadınlar ve erkekler her yönden birbirinden farklı canlılardır. Birbirlerini anlamaları zor ama imkansız değildir. Bir kadın erkek gibi hissedebilir; erkekte aynı şekil. Ama benim anlatmaya çalıştığım aklınıza ilk gelen şey değil .

Yani kadın, kadın gibi hissederken erkeği de anlayabilir keza erkekte öyle. Bir kadına nasıl yaklaşmasını bilen bir erkek, 'arapsaçı' gibi gördüğü kadın duygularını rahatça çözebilir, onlar gibi hissedebilir. Bence  ilişkilerin bitiş nedeninin geneli de iki tarafın birbirini anlayamıyor olması.  Tabi ki aşk, sevgi, tutku, istek gibi birçok duygu azalabilir veya tükenebilir fakat neden bittiği hakkında uzun uzun düşünüp, düzeltmek ya da mantıklı olup bitirmek gibi bir sonuca varmazsak hem kendimize hem de onca geçen değerli vakte ayıp etmiş oluruz.

İnceldiği Yerden Kopsun!

İlişkilerin dengeli ya da dengesiz iniş çıkışları vardır. Bir gün Hadise'yle bu sene evlenirken bir gün Yıldız Tibeyle 'sen de sev ama sevilme' diye hunharca beddua edebiliriz. O aşk acısının sonunda ya gecelerce içip, hayatının değerli vaktini unutmakla uğraşırsın ve sonunda kaçınılmaz pişmanlıklar ve başını alıp giden sürüsüne hatalar seni bekler; ya da özlediğinden, veyahut alıştığından ötürü gidemeyeceğini anlayıp geri dönersin. Tabi döndüğünde hiçbir şey eskisi gibi olmaz. Ya çok daha sağlam, ileriye dönük bir ilişki başlar ya da ayrılık sürecinde hırsla yapılan hatalar başa çorap örer ki bu da insanı en boktan işler yapmaya meyilli kılar.

Biten Sevgilerin Ardından Ağlayamam Ben Böyle Yas Tutamam.

Ah Demet'im ah! Giden sevgilinin ardından yas tutup o bebek gözlerinden tekrar tekrar öptük Niye? Çünkü aşk, sevgi bitse de biz alıştık. İnsan garip bir varlıktır. Yalnızlığa özenir ama yalnızlıktan korkar. Ve bu da birilerine itinayla alışmaya zorlar.

Alıştım Bir Tanem Alıştım Sana

Alışmak sevmekten daha zor geliyor diyen Selami abimize şükranlarımızı iletip bu lanetli duygudan nasıl kurtulabiliriz onu tartışalım.

Önce içkiyi sıçtıyı bir kenara atalım. Yeterince içmiş, ağlamış, Sezen Aksu'yu, Yıldız Tilbe'yi, Müslüm Gürses'i yeterince anmış olmamız gerekiyor. Hala mı? Aa! Yeter da! Şimdi ortalığın amına koyma vakti! Toparlan!

Önce makyajını sil, sonra git bir duş kal kızım ya! Leş gibi kokmuşsun. Kuaföre inip saçını da kestir, uçlardan ama Kaş, bıyık, tırnak, ağda operasyonunu da yaparsın diye söylemek istemiyorum.

Oğlum sende kalk odanı bir topla! Koltukaltı kılların saçlarını geçmiş anasını satayım. Sakallarına da bir şekil ver. Ay çıldırcam! Ben ne yapacağım sizinle yahu!

Hobi Bul!

Yapmaktan zevk alacağın birkaç hobi bul. Bir enstrüman çalmak olabilir, bir tarzda dans eğitimi olabilir, sporun dallarından yararlanabilirsin, resimle ilgilenebilirsin ve daha birkaç daldan birçok eğitim alıp onları hobi olarak devam ettirebilirsin.

İyi De Niye?

Lan oğlum niye si mi var ya! Öldüreceksin beni! Sen bu kızdan vazgeçmek artık onu unutmak istemiyor musun? O zaman dediğimi yap ya! Hadi çok konuşma

Sen bu hobilerle ilgilenirken hem kafanı dağıtmış başka şeyler düşünüyor olacaksın hem de yeni insanlar tanıyacaksın.

Yeni İnsanlar Mı? Imm Bayılırım!