Başlangıç...

1.4K 78 15
                                    

Seeelaaammlaaaar!!

Ben döndüm!! Büyük bir konuyla hemde!!

Şimdi öncelikle hepinizi uzun süre beklettiğim ve hiçbir şey yazmadığım için çok özür dilerim ama şidmi yine beraberiz her cuma bölüm yayınlayacağım klasik zaten. Bu kitap daha farklı olacak demiştim. Umarım öyle bulursunuz. Bu kitapta karakterleri tasvir edicem ama gerisini sizin hayal gücünüze bırakıcam çünkü her şey hayal edince daha güzel bana kalırsa. Ay heyecanlandım şimdi ya. Uzun zaman oldu yazmayalı.Ayrıca herkese güzel bir okul yılı dilerim. Sınava girecek olanlara da başarılar. Hadi bakalım hikaye başlasın!


Saat oldukça geç olmuştu ve ben hala eve varamamıştım. İçimden annemle babamın beni diri diri gömmemesi için dua ederken bir yandan da incittiğim sağ ayağımla olabildiğince hızlı yürümeye çalışıyordum. Ayağımı incitecek günü bulmuştum resmen! Bi de şimdi bunun acısını da çekmek zorundaydım.

Kolumdaki saate baktım. Dokuza çeyrek vardı. Gözlerimi büyüttüm. ''Valide sultan oyacak beni!'' diye geçirdim ve daha hızlı yürümeye başladım. Bizim eve sadece iki apartman kala telefonum titremeye başladı ''Yedik ayvayı.'' diye stres olup telefonu açtım. Annem ''Nerdesin kızım sen! Saat oldu dokuz hala sokaklardasın!'' dedi. ''Valide sultan kapıdayım aç kapıyı. Ayağımı incittim o yüzden yavaş yürümek zorunda kaldım.'' dediğimde annem çoktan telefonu kapamış ve kapıyı açmıştı.

Kendimi daha çok acındırmak için topallamaya başladım. Annem kapıdan seslendi.''Noldu kız senin ayağına?'' dedi. Merdivenlere ulaştığıda yanıma gelip sırtımdan çantamı aldı. ''Bugün bedende ters hareket yaptım alt bacağımdaki kaslar gerildi yürürken acıyor. Bir de otobüs trafiğe sıkışınca geciktim haliyle.''. Yalan. Aslında olanlar şuydu. Kızlarla sohbeti biraz abartmış ve binmemiz gereken otobüsü kaçırmıştık. Bir sonraki otobüste 7.30'da olunca ve bizim eve en yakın durağın 15 dakika mesafede olduğunu da varsayarsak... Aslında yine de iyi gelmiştim eve.

4 katlı bir apartmanın ilk katında oturduğumuz için çıkmam gereken merdivenler sadece girişteki merdivenlerdi. Buna oldukça seviniyordum. Annem bina kapısını kapatıp bizim eve yöneldi. Arkasında da ben geliyordum. Dışarıda ayakkabılarımı çıkartıp içeriye kendimi attığımda beni şaşırtan şey kapıda hesap sormak için bekleyen bir baba bulmamamdı. Anneme döndüm ''Babam nerde?'' dedim.

Elindeki çantamla odama yönelirken bana baktı. ''İş yemeğinde. Şanslısın ki evde değildi. Paralardı seni.'' dedi. Haklıydı. Kılpayı yıtmıştım. Odama girip kendimi yatağa attım ve tavanıma rastgele yapıştırdığım yıldızlı stickerlara baktım. Annem ''Tembellik yapma üstünü değiştir pijamanı giy salona gel konuşacaklarımız var.'' dedi. Tek kaşımı kaldırıp ona baktım.

Tepki vermedi ve salona doğru ilerledi. Hayırdır inşallah?

Annemin dediği gibi üstümden kıyafetlerimi çıkardım ve pijamalarımı giydim. Kıyafetlerimi katlayıp yerine koyduktan sonra saçlarımı toplayıp ince bir çorap giydim ve salona gittim. Annem yemek masasının başında oturuyordu. Bende gidip onun yanına oturdum. ''Efendim annecim?'' dedim.

''Bak kızım,biliyorsun ki 2 yıl sonra üniversite sınavına gireceksin. Evet biliyorum çalışıyorsun ama son zamanlarda kendini çok dağıtmaya başladın. Ödevlerini yetiştiremiyorsun ve bu yüzden gece geç saatlere kadar uyanık kalıyorsun. Sabahleyin de beynini yatakta bırakıp gidiyorsun ve dersi zor dinlediğine eminim. Biliyorsun okulun çok pahalı ve seni burslu okutuyoruz. Senden istediğim şey artık aklını başına devşirmen. Eğlen eğlenmesine ama mesela haftada iki gün eğlen 5 gün değil.'' dediğinde mahçubiyetle başımı öne eğidim. Annem çok haklıydı. Son bir aydır iyice cıvımıştım.

Perde ArkasıWhere stories live. Discover now