SORUNLU (DÜZENLENİYOR)

Herşeyiyle

Eve girdiğimde Batu ve Bora içerdeydiler.Yanlarına geçip oturunca ikisi de kafalarını kaldırıp bana baktılar.Ama bakışlarında bir tuhaflık vardı.

"Ne var?"

diye sordum.Bora tek kaşını kaldırıp gülümsedi.

"Nerdeydin sen Cenk?"

Bora bana bu soruyu sorarken 'cevabı biliyorum' bakışları atıyordu.Omuz silkip Batu'ya döndüm.Şuan o  Boranın saçma sorusundan daha önemliydi.Ya da ben soruya cevap vermek istemediğim için böyle düşünüyordum.

"Batu dinliyoruz seni"

"Anlatacak birşey yok"

dedi ve telefonuyla oynamaya geri döndü.Yanına gidip telefonu elime aldım.Bana çok sinirli bir şekilde bakıyordu.Çok da umrumda sen benim akadaşımsın bana birşey yapamazsın. Dimi?Ama şöyle bi bakınca çocukta hayvan gibi boy var,eli de çok ağır...

"Cenk verecekmisin şunu?"

düşüncelerimden Batu'nun sesiyle ayrıldım.Telefonuna baktım.

"Hayır vermiyorum ayrıca bu oyunu oynama bence,bu kadar sinir bünyeye zarar"

Dediklerimi anlamamış gibi kaşları havaya kalktı.Yanına oturup ona başlamasını söyledim.İlk başta anlatmak istemese de sonra vazgeçti.

"Bugün kızların yanından ayrılıp okula girdiğimde sınıfa doğru ilerlerken biri kolumdan tutup beni dolapların olduğu köşeye çekti"

Bora ile aynı anda

"KİM!"

diye sorduk.Batu gözlerini devirdi.Konuşmasının bölünmesinden hoşlanmıyordu.Bir süre sessiz kalınca Bora

"Abi reklam mı girdin ya anlatsana"

diye sitem etti.

"İşte biri beni dolapların oraya çekince sinirlendim kim diye bakmak için arkamı döndüğümde bana sırıtan Merti karşımda görmem bir oldu.Onu yakalarından tutup duvara yapıştırdım.Salak sırıtmaya başladı ve

'Eylül seni değil de beni şeçmedi diye kızgınmısın hala?'

diye sordu.O böyle deyince onu tutup bahçeye sürükledim.Bana

'Hadi ama seni sevdiğini düşünmedin dimi,Eylül'ün senin gibi fakir bi çocukla ne işi olabilir ki? Dalga geçip eğlenmekten başka?'

dedi.Bu sözleri beni daha da sinir etti bende dövmeye başladım.Hepsi bu kadar."

deyip sustu.Bora ve ben ağzımız beş karış ona bakıyorduk.Hadi ama kimse benim arkadaşımla dalga geçemez tamam mı?Mert'e bir ders vermenin vakti gelmişti zaten.Fakirmiş!

Yarın bu işi halledebilirim ama bundan çocukların haberi olmamalı yoksa iş karışır.Onu tek başıma dövmek istiyorum.Elimi Batu'nun omzuna koydum.Ona fakir diyerek dalga geçmesi çok aptal olduğunu gösteriyordu.Batu okuldan sonra çalışıyordu hafta sonları bile.Kazandığı parayı biriktiriyordu.Annesini de alıp başka bir eve çıkmak için.Çünkü babası her gece eve sarhoş gelir ve annesini döverdi.Batu buna engel olmak istediğinde onada vururdu.Aslında istese o adamı dövebileceğini düşünüyordum.Batu'nun omzunda ki elimi sıkıp

"Şu Mert'e ders vermenin vakti geldi sanırım."

dedim.İkisi de aynı anda bana bakıp sırıttılar.Çocuklar yarım saat daha oturup kalktılar.Aslında kalkmadılar kovdum onları.Yarın yapacaklarımı düşünmem lazım bir de şu okula gelen fıstık var tabi.Kahverengi saçlı,mavi gözlü seksi kız.Ona niye taktım bilmiyorum ama o kızın benim olmasını istiyorum.Herşeyiyle.