Bölüm 9:Gerçekler

702 42 4
                                    

Multi :Ulaşların evi

"Ya deniz içmem ben onu ya"
"İçiceksin Ulaş hepsini"
"Ya bu kusmuk gibi kızım"
"Sensin kusmuk nimet o nimet"

Şuan elimde kaşıkla Ulaşa işkembe çorbasını içirmeye çalışıyordum. Hastaneden çıkalı bir hafta olmuştu. Yarası görünmüyordu ama kalkarken biraz acıyordu galiba. Ama beyefendi 'acımıyo' filan gibi şeyler dediği için pek anlaşılmıyordu.

"Denizcim bak güzelim o çorbayı bıraksan ben hemen iyileşirim gerçekten."
"Ulaş sana bi soru"
"Sor güzelim"
"Aslanın baş harfi ne"
"Aa-..."devamını getiremeden hemen kaşığı ağzına tıktım. Zorla yutup 1 sürahi suyu (!) öküz gibi içti.
"Kusıymmı şimdi üstüne"
"Lavabo orda kalk git oraya kus"
"Yoramam kendimi"
"İğrençsin Ulaş"
"Sende öylesin güzelim" diyip yanağımdan bir makas aldı ve koltuğa geri uzandı.
Tepsiyi alıp mutfağa götürdüm. Çorba kaselerini yıkadım ve içeri geçip tekli koltuğa oturdum. Ulaş tabiri caizse camış gibi uzandığı için yer kalmamıştı. O uyuyordu. Sanem teyzeyle Bülent amcanın yurtdışında işleri varmış. İki gün boyunca yoklarmış. Ulaşla bende ana babamıza sorunca gideyimmi diye (gerçi Ulaş sormadı ama) onlarda kabul ettiler ve burdayım.

Çok sıkıldığım için instagrama girdim. Birkaç foto beğendim ve bir foto çekilip attım.

Sonra yerimden kalktım ve evi daha doğrusu saray yavrusunu gezmeye başladım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Sonra yerimden kalktım ve evi daha doğrusu saray yavrusunu gezmeye başladım. Ulaşlar çok zengin oldukları için evleride baya büyüktü. Bizde zengindik ama Ulaşların parası bizimkini biraz geçebilirdi. Ulaş tek çocuktu. Tabi annesi babası bu yaştan sonra çocuk yapmayı düşünmüyorlarsa öyleydi. Tamam neyse. Ama benim arda gibi mal bir (Tama birazda yakışıklı) abim vardı.
"Of of hayat çok zor" diye dışımdan söylendim.
"Ben varkende zor mu?" dedi Ulaş yattığı yerden saçlarını düzeltirken.
"Hayır Arda varken zor"
"Niye ki?"
"Odamın kapısının yerinde durmasını istiyorum.Paldır küldür giriyo ve kapı kırılacak diye kokruyorum açıkçası"
Gülüp beni kendine çekti. Onun elleri saçlarımda gezinirken ben onun kokusunu içime çekiyordum.
"Ne zaman ayaklanabiliyomuşum ben"
"Üç dört gün sonra"
"Off ben iyiyim diyorum anlamıyolarki"
"Ne güzel evde yatıyosun okulada gelmiyosun hala şikayet ediyosun Ulaş'm"
"Hııı ne güzel. Kim bilir kaç tane yavşak sana bakmıştır. "
"Bunu mu düşünüyosun Ulaş"
"Ya neyi düşünseysim"
"Dersler?"diye sorarcasına baktım
"Umrumda gibi mi duruyor" dedi işaret parmağını yüzünün etrafında daire şeklinde çevirerek.
Kafamı boynuna gömdüm ve onunla birlikte artık rutinleşmiş olan uyku öncesi konuşmamızı yaptık.(haşdkkvjd/)
"Seni seviyorum"
" Bende seni seviyorum güzelim "

💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙

Okula doğru hızlı adımlarla yürümeye çalılıyordum. Şu arkamdaki yavşak yüzünden. Ulaş birkaç gündür okula geliyordu. Artık iyileşmişti. Arkamdaki sapık evden beri beni takip ediyordu. Telefonumu alıp Ulaşa mesaj çektim.

Gönderilen:Ulaş'm
Ulaş okulun kapısının önünde beklesene beni

Hala sapık peşimdeydi okula birkaç sokak vardı.

Gönderen :Ulaş'm
Noldu. Bişey mi var!

Mesajdan sonra Ulaş aradı ama arkamdaki sapık duyar diye açmadım.

Gönderilen:Ulaş'm
Ya sapığın biri peşimde. Hadi nolur çık.

Gönderen:Ulaş'm
Sikecem o piçi. Nerdesin yanına geliyorum.

Manyak mı bu çocuk. Ben hızlı hızlı yürürken nasıl bulacak beni

Gönderilen: Ulaş'm
Saçmalama. Ulaş kapıya çık, geldim sayılır zaten.

Gönderen:Ulaş'm
Çıktım zaten. Çabuk ol. Dikkat et.

Artık neredeyse koşacak boyuta gelmişken arada arkama bakmaya çalışıyordum. Ulaşın okulun kapısında olduğunu görünce oraya doğru koştum. Selimle borada oradaydı.
Bir yandan çantam sırtımdan çıkarken koşuyor bir yandanda bağırıyordum
"ULAŞŞ!ULAŞ"
Ulaş telaşla gözlerini sesimin geldiği tarafa gelince hemen yanıma geldi ve o güven veren kollarına sardı beni.
"DENİZ. İYİMİSİN O PİÇ BİŞEY YAPTIMI. NERDE O" diyip ettafına bakındı.
"Y-yok bişey yapmadı,şu tarafa kaçtı sizi görünce"
Ulaş ve bora hemen o tarafa doğru koşmaya başladılar. Bizde selimle sınıfa doğru yürüdük.
Sınıfa girdiğimizde gözüm kızları aradı. Ama yoktular.
"Kızlar nerde"
"Bilmem kantindelerdir belki aşağı inelim gel"
Selimle birlikte kantine indiğimizde kızlar ortadaki masada oturuyolardı.
"günaydııın"
"Günaydın deniz"
"Günaydın canım"
"Günaydın bitanem"
Selimlede günaydınlaştıktan sonra oturduk ve çay söyledik. Bende bugün yolda gelirken başıma gelen olayı ve ulaşla boranın onu yakalamaya gittiğini anlattım. Biraz sonra ulaşla bora gelmişti. Ulaş benim yanıma oturup kolunu sandalyeme attı.
"Noldu Ulaş naprınız adam nerde"
Pislikçe sırıttı
"Çöpte"
Bi anlık şaşkınlıktan sonra kızlardan ve benden bir 'ne' sesi çıkmıştı
"Ulaş ne diyosun"
"Çöpte işte deniz çöpte"
"Ulaş nasıl çöpte ya"
"Boşver"
"Nasıl boşveriym, resmen öldürmüşsün adamı"
"Ulaş abicim bunu söylemeyeydin iyiydi" dedi Bora.
"Ya noluuo ya"
"Off Deniz tamam güzelim bak herşeyi anlatıcam tamammı hadi gel" elimden tutup beni kaldırdı..
"Nereye gidiyoruz"
"Yalnız kalabileceğimiz biyere" dedi ve okulun arkasındaki bankalara yürümeye başladı. Bankta oturanlara boşaltın burayı dedikten sonra oturduk.
"Ulaş sen resmen adamı öldürdün ya. Hem partideykende silahın vardı. O bana silah doğrultan adam seni nerden tanıyodu"

"Bak Deniz. Bunu sana daha önce anlatıcaktım ama korktum, beni bırakmandan,senin benden korkmandan korktum"

"Ben senden neden korkayım Ulaş" dedim ve yanağını okşAdım.

"Bilmiyorum. Sen çok masumsun ve..."

"Ve?"dedim sorarcasına

"Seni kendi karanlık dünyama çekmek istemiyorum"

Ne diyordu bu çocuk. Onun dünyası mı karanlıktı. Onun karanlık dünyası mı vardı. Ay öf işte kafayı sapıttım.

"Karanlık dünyan mı?"

"Evet deniz evet. Ben Türkiye'nin en büyük mafyalarındanım"
..................................

Bu bölüm biraz kısa ve boş geçmiş olabilir. Herşeyi toparladım bu bölümde. Denizin öğrenmesi lazımdı çünkü. Sizce deniz ne tepki verecek?

Sizleri seviyorum😘😘

SonsuzluğumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin