BÖLÜM III 💃🏻 TUNDURALI CEVATIN KIZI

95 5 2
                                    





Uyandığımda tüm evi komple havalandırmış, elimde ki çarşafları bir araya toplayıp balkona doğru ilerlemiştim. Uzun zamandır evi temizlemediğimi farkedip tüm yorgunluğuma rağmen başlamış; işe en son çarşaflarımı silkeleyip son noktayı koyacaktım.

Saat öğleye doğru yaklaşırken demir trabzanlı balkona adım attığımda Deli Agnes'in Feraye ablanın dükkanının önünde ki iskembe de oturup dedidoku kaynattığı görmüştüm.
Yüzümde oluşan ukala gülümsemeyle çarşaflarımı silkeleme başlayıp dikkatlarini çekmeye çalıştım.

"- Kız sabahin köründe bu ne hazirlik? Yoksa eve erkek atiyorsun!"diye veryansın eden Agnes'in cırt sesi kulaklarıma ulaştığında yüzümde ki ifadeyi çirkinleştirip elimde ki çarşafı son kez silkelemiştim. Daha sonra trabzana dirseğimi yaslayıp Agnes'e doğru döndüğümde Feraye abla elinde ki sigarasını tüttürmeye çoktan başlamıştı.

"- Senin dilin yine kiçina kadar uzamistir bea. Hangi erkek evime girecek yigitliktedir? " diye bağırdığımda Feraye abla masadaki çayı alıp şerefine kaldırmıştı.
"- Ee artikin bilemeyiz Milamou, beline güvenen erkekler coktur!" diyerek bağırdığında bu imasını duymazlıktan gelip diğer çarşafı alıp silkelemeye başlamıştım.

"- Deli Agnes yine deli deli konuşur anca!"diye bağırdığımda karşımda ki evin penceresinden Katya Teyze'yi görmüştüm.
Simsiyah saçları lüle lüle omuzlarına dağılmışken elinde ki kolalı gömleği silkelemeye başlamıştı.
"-Kız Milamou erkenden temizliğe başlamışsın. Yoksa misafirlerin mi var anacım?!" diyerek bana sataşmıştı Katya Teyze.
Trabzana tekrar dayandığımda geniş pencerenin arkasında Sıngur Giray'ın yansımasını görmüştüm. Dilim damağım kurumaya başlamıştı.

"- Evine erkek atiyor Katya Teyze! Milamou sasirmiştir akilcağzini!"
Agnes'in sesini kulaklarım işittiğinde kaşlarımı çatıp saksıda ki küçük çakıl taşlarından bir tane alıp ona doğru fırlattım. Çok geçmeden kendi dilimizde küfürlerini saydırıken trabzana yeniden yaslanıp Katya Teyzeye dönmüştüm.

"- Deli deli konusuyor ama ben onun ağzini dikeceyim ki bir daha böyle konuşamayasin."

"- Anacım bırak o deliyi. Söyle bakalım nedir bu işin astı astarı?"

"- Ev bayadir tozluydu bende bugün temizlik yapmak istedim Katya Teyze'

"-Kim derdi Tunduralı Cevatın Kızı evhanımı olacak diye." Katya Teyze kahkahasını serbest bıraktığında balkonun pervazına kalbimi hoplatan adımlarıyla Sungur Giray gelmiş; çatık kaşlarıyla elinde ki tesbihini yavaşça çekmeye başlamıştı.
Gözleri gözlerime saniyelik değdiğinde kendisine selam verenlere başıyla selamlıyor sonrasında bedenim de fütürsuzca dolanıyordu.
Feraye Abla Katya Teyzeyle muhabbet ettiğinde elimde ki son çarşafı silkelemeye, bir an olsun kınayıcı bakışları umursamamaya çalışmıştım.

Kendimi yine o bakışlarda bulduğumda gözleriyle göğüs çatalımı işaret edip, çatık kaşlarını düzeltmeden içeriye doğru girmişti.
İstemsizce göğsüme baktımda aşağıya doğru indiğini farketmiştim.Giydiğim iç çamaşırının dantelli kısmı göğsümde belirgin oluyordu.

Çarşaflarımı toplayıp içeriye girdiğimde kendimi salonda ki kadife koltuğa atıp derin bir nefes almıştım. Ellerim istemsizce göğüslerime gittiğinde aklımda Sungur Giray'ın deli bakışları raks ediyordu.
Nasıl bir ateş salmıştı? Yüreğim ilk defa böylesi bir sıkışmaya ev sahipliği yapıyordu.
Derince yutkunup kendimi ayağa kaldırdığımda zorlukla hareket etmiştim. İçimde ki temizlik hevesi bir anda sönmüştü ama bunu durduramayacağımı iyi biliyordum.

Televizyondan hareketli bir şarkı açıp son sürat işlerime devam ederken tüm çarşafları makineye atıp iki tane kovaya su doldurup ağzımda ki mırıltılarla antreye doğru götürmüştüm. Toz beziyle,camsili alıp sırasıyla tüm odaların tozunu almaya başladığımda aklımda ki tüm düşünceler durmuştu.

DELİ YÜREK: Bu Şehir Önümde Eğilecek!Where stories live. Discover now