fünfzehn

4.5K 439 120
                                    

VOTE İSTİYORUM YORUM İSTİYORUM

Bu arada bölüm içime sindi mi sinmedi mi bilmiyorum. Bölümün bitişine fikrinizi yazarsanız çok mutlu olurum.

iyi okumalar sevgili minnoş okuyucular *öpücükler*

Benim vicdan azabımla geçen bir koca bir haftayı geride bırakmıştık. Bu bir hafta boyunca Hei' nin taehyung' a sırnaşmalarını izlemek zorunda kalıyordum. 

Ama farklı olan şuydu ki Taehyung bu defa hei' ye eskisi kadar karşılık vermiyordu. Vermek istemediği de belliydi. 

'' Choon-Hee. '' diye seslenen Hei sayesinde daldığım yerden gözlerimi çevirdim. Masadaki herkesin gözü bendeydi. 

Taehyung da bu insanlara dahildi tabii ki. 

'' Efendim? '' 

'' Beni dinlemiyorsun. '' diye konuştu sinirle. '' Dakikalardır sana laf anlatmaya çalışıyorum. '' 

'' Ne söylemiştin? '' 

'' Geçen gün Shin Woo benimle konuşmaya geldi. '' diye konuşup hevesle gülümsediğinde kaşlarım aniden çatıldı. Neden bahsediyordu?

'' Neden? '' 

'' Senin hakkında bilgi almak istiyormuş. '' derken gülümsemeye devam ediyordu. '' Anlaşılan senden hoşlanıyor. '' 

Tepkisini ölçmek amacıyla gözlerimi taehyung' a çevirdiğimde bana bakmadığını gördüm. Ama bakışları tek bir noktaya odaklanmış, kaşları çatılmıştı. Ne hissettiğini merak etmeden duramıyordum. 

Sessiz bir '' hm '' tepkisi verdikten sonra bakışlarımı dizlerime eğdim. Shin Woo ile belki çıkmam gerekiyordu, belki de bu yanlıştı bilmiyordum. Ama bu konuda kısa bir süre içerisinde bir şeyler yapmalıydım. 

Benden bir cevap beklediğini hepimiz görebiliyorduk.

'' Çifte randevuya çıkmak istiyormuş bizimle. '' 

Gözlerimi hei' ye çevirirken başka bir çift gözün de bana dikildiğini hissettim. Taehyung' un gözlerinin.

'' Çifte randevu mu? '' 

'' Evet. '' dedi gülümseyerek. '' Sen ve Shin Woo, ben ve taehyung. Ne güzel olur değil mi? '' 

İçimden bok güzel olur diyen sesi susturmak için büyük bir çaba vermem gerekiyordu.  Shin Woo bana bu konuda bir şey anlatmamıştı, ama anlaşılan harekete geçmeye çalışıyordu.

Titreşen telefonuma gelen mesajın kimden olduğunu tahmin edebiliyordum. 

shin woo: merhaba

shin woo: sanırım hei den öğrendin söylediklerimi

choon-hee: öğrendim, ve ben bu tür şeyleri pek sevmem 

choon-hee: ilk bana söyleseydin, olmuyor muydu?

shin woo: üzgünüm ama reddedebileceğini düşünüyordum

shin woo: seni zorlayacak bir sebep bulmalıydım

choon-hee: başardın da 

choon-hee: emin olabilirsin 

shin woo: bu konunun üzerinde pek durmamayı tercih ediyorum

shin woo: seni evinden alırım akşam?

choon-hee: ah, hayır

choon-hee: sen buluşacağımız yeri söyle 

choon-hee: ben oraya geleceğim

Ne kadar ısrar etse de eve gelmemesi gerekiyordu. Sonuçta aynı evi paylaştığım bir taehyung vardı. Mesajlaşmayı kesip telefonu masanın üzerine koyduğumda kafamı çevirip shin woo' ya baktım.

treasure | taehyungWhere stories live. Discover now