Bölüm 8

695 48 32
                                    

(Bu bölümü okumadan önce 1K Özel bölümü okuyun lütfen)

Uçakla beraber Tokyo havaalanına vardığımızda, Adrian'ı kafesiyle beraber yanımda uçaktan aşağı indirdim (Bölümü tekrar okumayacağım o yüzden cümle tuhaf olabilir takmayın be mantık aramadan okumaya devam edin pls.)

Uçaktan aşağı indiğimde, Tokyo'nun tuhaf havası beni cezbetmişti. Adımımı bastığım anda burada bir şeyler yaşayacağımızı anlamıştım.

Gabriel şirketinin bize özel olarak getirttiği arabalardan birine bindim ve kalacağımız otele doğru ilerlemeye başladık. Adrian kedi haliyle oldukça sıkılmışa benziyordu, bunu kafesinin içerisinde çılgınca miyavlamasından anlayabiliyordum.

Şoför arabayı durduğunda, kapıyı açıp kalacağımızın otele baktım, cidden şaşalı ve gözümü alacak derecede parlaktı.

Adrian'ın kafesini de aldım ve arkamda bavullarımı taşıyan şoförle birlikte bize yolu gösteren lobi çalışmalarıyla birlikte otele adımımı attım.

Otelin girişi oldukça genişti, spl tarafta giriş işlemleri için kasalar, sağ tarafta ise içeri yeni adımını atan yorgun kişiler için dinlenme alanı vardı. Görevliler beniö direkt olarak odama girebileceğimi, giriş işlemlerinin halledildiğini söylediler. Bana verilen oda numarası 169 nolu odaydı. Görevlilerden biri bavullarımı taşımak için benimle gelirken, diğerleri de diğer çalışanlar için uğraşıyordu. (Cümlemin mantıksızlığına bkrmsz.s)

Asansörle beraber 3. kata çıktık ve uzun koridoru olan, genelde odaların bulunduğu yere geldik. Görevli odama kadar eşlik etti ve odama girdikten sonra gitti.

Korktuğum şey başıma gelmişti işte. Adrian ile yalnız başıma kalmıştım. Gerçi evde de yalnızdık fakat evde silah ve bıçaklar olduğu için pek tırsmıyordum. İyi ki yanımda bir bıçak var.

Adrian'ı kafesinden dışarı çıkardığımda kedi haliyle etrafta gezinmeye, hoplamaya ve zıplamaya başladı.

Gülerek onu kucağıma aldım ve burnunu okşadım. Mırıltılar çıkararak yüzünü koynuma daha çok gömerken, onu boynunun yumuşak noktasından tutup tekrar kafesine doğru fırlattım ve kafesini kilitledim.

Patileri pis kokuyordu, uzun zamandır ona banyo yaptırmamıştım ve benim de üstüm batmıştı.

Daha sonra diyerek yatağa atladım ve bu akşamın tadını çıkarmak için çantamdan korku filmi dvd'lerini, kutu kola ve cipsleri çıkardım.

Bu gece korkunç bir gece gibi olacak ha?

SahipHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin