KOR

26.Ben bu gece hiç içmedim

Piç!
Tam üç gün ! Üç koca gün !
Bu geçirdiğim üç gündür Aren bey etrafta yoktu. Yetmezmiş gibi telefonuma bakan , mesajlarıma cevap veren de yoktu!
Son ihtimal diye umutlandığım , hatta zorlayarak cevabımı almayı kafaya koyduğum ama uygulamaya gittiğimde bulamadığım o kuzeni de yoktu!
Bu ayrılık sebebiydi!
Ama bir yandan da endişeleniyordum işte. Biri okulda olsa hadi neyse ne ama ikiside yoktu.
Ya başlarına bir şey geldiyse!

Ama yok ya kötüye bir şey olmaz.
Aren bu!
O hayvana hiçbir şey olmaz!

Öfkeyle nefesimi dışarı verip , ben düşüncelerime dalmışken çoktan gelmiş derse başlamış olan Figen'e yönelttim bakışlarımı.

Tüm düşüncelerimi uzaklaştırmayı deneyip pür dikkat Figene verdim aklımı. Sonra düşük aldığımda bana laf sokuyordu. Yüksek aldığımda ise ben ona aynı şeyi yaptığım için -ki bu aşırı keyifliydi- fazla zorlanmadan anlattıklarına odaklanabilmiştim.

Aradan tamı tamına dört koca saat geçtiğinde diren Mehir , diren Mehir diyerek sıraya yıkılmadan son demlerimi yaşıyordum ki dersi sonunda bitirdi!
'Allahım sana şükürler olsun' diye sayıklaya sayıklaya sevinçle amfinin basamaklarını inerken Figen 'Mehir , gelir misin?' diyerek durdurdu beni.
Niye çağırıyor şimdi beni bu?

'Efendim' dedim beni zorlayan adımlarımla istemeye istemeye yanına ilerlediğimde.

'Getirdiğin ödev canım , yanlış' dedi o meşhur kendini beğenmiş tonuyla.

Ne!
'Ne demek yanlış?' dedim yaşadığım şok ses tonuma da yansımıştı.
Günlerce o ödeve uğraşmıştım ben.

'Yanlış işte kızım nesini anlamadın?' dedi beni küçümser bir tavırla.

Aptal kadın ya!
İfadesini umursamadım. Şu anda ödevim çok daha önemliydi.
'Neresi yanlış peki?'

'Son üç sorunun cevabı bana göre yanlış'

Bana göre yanlış ne demek ya? Yemin ederim bilerek yapıyor!
'Bana göre de doğru' dememek için zor tutuyordum kendimi!

'Ne yapmalıyım peki ?' diye sordum umutsuzca. Başıma geleni kabullenmiş mecburen çekecektim.
Bu kadının ağzına laf veremezdim ben!

'İki saat daha buradayım , otur düzelt'

İki saat daha mı ? İki saat daha , benim eve geç gitmem demek ti!
İyi ama ne diyecektim ben şimdi bu kadına ?
'Yarın yada sonra yapsam , olmaz mı ?' falan desem.
Ciddi ciddi bırakırdı vallahi beni dersten.

Mecburen 'Peki' dedim ödevim elimde ilk sıraya oturup yanlış dediği soruları incelemeye başladım.

Yarım saatin sonunda bahsettiği üç sorudaki yanlışları bulabilmiştim!
Hayret bir şey ya!
Birinde sonucu yazmayı unutmuş , diğerinde yeterli açıklama yapmamış -altına not almış birde- ve sonuncusunda da ifadeleri yerinde kullanmamıştım.
Kadın resmen inadına yapıyor ! Eminim tüm öğrenciler bu gibi şeyleri eksik yapmışlardır ama o bütün bir sınıfın içinden kurban olarak beni seçmişti! Kıskanç işte ne olacak!

Bir yarım saatim daha da bu üç soruyu halletmekle geçtiğinde , Figen hanım toplamda bir saatimi boşu boşuna yemişti!
Kağıtlarımı olduğu gibi düzenleyip koltuk altıma sıkıştırdım ve Figen cadısını aramak uğruna okulu turlamaya başladım.