5

147 12 2
                                    

Multi Medya : Ekin
Metenin arabası önümde durduğunda ön koltuğu açıp arabaya bindim .
Mete dümdüz önüne bakıyordu . Ben de onu kesiyordum tabiki , o kadar yakışıklı duruyordu ki , kelimelere bile dökemiyorum . Ya da onu gerçekten çok sevdiğim için öyle geliyor .
- Evet Mete Bey !
Bana döndü ve uzanıp dudaklarıma bir buse kondurdu .
- Affedilmek içinse , bu kadar basit değil beyefendi .
Gülümsedi , kafasını salladı . Saçlarını hafif hafif karıştırdı . Mete hemen alışveriş merkezine sürmeye başladı .
- Romantik bir geceye bu paçavra kıyafetlerle gidemeyiz öyle değil mi ? Göz kırptı . O gözlere hasta olan bir ben miyim Allahım ? Ya da dur ! Benden başka kimse o gözlere hasta olamaz !! Ne kadar da kıskanç bir insanım ben . Noluyor bana ya ??
Arabayı otoparka parkettiği gibi kendimi dışarı attım . Hemen kapının önünde biryer bulmuştuk çok şanslıydık sanırım . Metenin koluna girdim ve yürümeye başladık . Yürürken kızların Meteye bakışlarını çok net görebiliyordum . Bakışlarımı Meteye çevirdim karşıya dümdüz bakıyordu . Yüz hatları çok düzgün ve bi o kadar da yakışıklıydı . Kızlara hak veriyordum ama yanında o kadar ben vardım yani . Koskoca ben yani ! BEN !!
Daha çok gece elbiselerinin satıldığı bir mağazaya girdik . Gözüme çok güzel bir elbise çarptı . Üstü straplez düz inen bir elbiseydi çok sadeydi ama boyunluğu vardı. Boyunluğun kenarlarından uzayan duvağa benzeyen şeyler vardı . Çok hoş duruyordu . Meteye döndüm . Mete de elbiseyi süzüyordu . Elleri cebinde sadece bakıyordu nedense .
- Bunu deneyeceğim . Nasıl sence güzel mi diyerek üstümde tutup alta doğru baktım .
Gülümsedi evet komik görünüyor olabilirdim ama bu elbise hakediyordu .
- Dene bence çok yakışacak . Ben de yan mağazadan kendime kıyafet bakacağım .
- Bence üstün gayet iyi sonuçta gömlek ve pantolonun var yani .
- Olsun gelmişken biraz gezineyim . Beğenmezsen haber ver gelirim .
Kafamı salladım . İçime kötü bir his doğmuştu . Mete ben varken sanırım başka kızla birşey yapmazdı . Çünkü o hayatımdayken Atakandan daha az yatma işleri alıyordum . O da yapmazdı sanırım .
Düşünceleri kafamdan kovdu ona güveniyordum sonuçta . Kabine doğru ilerledim ve boş olan birine girdim .  Kıyafeti giyip boyunluğu taktım . Aynaya baktım gayet güzel duruyordu . Hemen çıkarıp kasaya gittim . Elbise ucuzdu 300 liraydı . Hemen parasını verip , çanta baktım sade düz bir çantayı aceleyle alıp makyaj ve bakım ürünleri olan bir mağazaya daha girdim . İşime yarayacak makyaj malzemelerini alıp yaptırdıktan  sonra saçlarımı taradım ve serbest bıraktım . Bu kadarı bile yeterdi hem meteyi de çok beklettim . Yaklaşık 40 dakikamı almıştı ama o bu süre zarfında en fazla kıyafet bakmış çay içip dışarıda sigarasını yakmıştır . Alışveriş merkezinden çıktım ve arabaya yaslanıp tam tahmin ettiğim gibi sigara içen bir Mete gördüm . Yanına gittim sigarasının yarısındaydı . Bir nefes çekip bana doğru üfledi . Elinden sigarasını alıp ben devam ettim . İçime bir duman çekip dudaklarına bir buse bıraktım . Tabi bu arada dumanı da üfledim ona doğru .
- Bir şey almamışsın .
- Sadece dolandım . Sıkılırım diye
- Açıkçası korktum bir kız yaklaşır diye
Gülümsedi yanıma yaklaştı elini belime attı ve kendine çekti . Poşeti yere bıraktım bir elimde sigara olduğu için yana açtım diğer elimide boynundan omzuna doğru sarkıttım . Alınlarımızı birleştirdi .
- Demek kıskanıyorsun da ??
- Evet ! Bu kadar yakışıklı olmak zorunda değildin !
- Sen de bu kadar güzel olmak zorunda değildin .
Saçlarımı geriye attım ve sigarayı bıraktım yere . Ellerimin ikisini de Metenin saçlarına attım . Hafif hafif masaj yapar gibi çekiştirdim . O da belimdeki ellerini hareket ettirmeye başladı . Gözlerine baktım
- Gidelim mi artık ?
- Bu an çok güzel ama diye sızlandım .
- Saçlarımı çekiştirmen için daha çok zamanın var Çilem diyerek başını öne eğip gülümsedi .
- Tamam o zaman gidelim . Diyerek güldüm.
Poşeti bagaja koydum ve ön koltuğa bindim . Aynayı açıp saçlarımı düzeltmeye düzeltirken arabanın arkasındaki devasa ayıyı görünce kaşlarımı çattım .
Arkamı döndüm ve
- bu benim için mi ? Diyerek ayıya dokundum .
- Evet . Beğendin mi ?
- Benden büyük bu !! Ama çok güzel ve yumuşacık . Aniden Meteye döndüm ve Sende öyle diyerek yanaklarını sıktım .
Mete arabayı çalıştırıp gaza bastı , sahile doğru sürmeye başladı . Ben bir yandan dikiz aynasından ayıcık demeyeyim baya ayımı kesiyordum .
Mete arabayı durdurdu . Ve vale kapımı açtı . Metenin de kapısını açtı . Mete gayet havalı bir biçimde arabadan inerek valeye anahtarı fırlattı . Ben de bir yandan Meteyi izliyordum . Şu an resmen sanat yarattığının farkında değildi . Kolunu uzatınca koluna girdim ve içeri girdik . Garsonlardan biri yanımıza geldi ve
- Mete Bey masanız balkonda . Ben size hemen göstereyim . Balkona doğru garsonun arkasından ilerledik . Balkonda sahilden kız kulesini gören bir yerdeydik . Çift kişilik bu masada mumlarla şarap şişesi zaten tüm havayı veriyordu . Masada küçük küçük mezeler vardı . Garson hemen montlarımızı alıp sandalyeleri çekerek oturmamızı işaret etti .
Daha sonra garson uzaklaşınca önce manzaraya baktım sonra da Meteye .
- Mete
- Efendim ?
- Burası çok .. Çok güzel .
- Biliyor musun ? Senle tanıştıktan sonra hep buraya geldim . Ve hep bu masaya tek başıma oturdum . Bu manzaraya bakarak , karşımda bir gün Çilem ve bu manzara olacak derdim .
- Sonunda oldu işte Mete . Bundan sonra buraya geliriz hep . Masada duran ellerini tuttum .
Masmavi gözleriyle önce ellerime sonra gözlerime baktı . Sonra manzaraya dönüp
- Aslında içinde olduğumuz hayat hiç güzel değil ! Babam hapiste annem zaten evlendi gitti . Milyonlarca dolara sahibim ama nedense kendimi hep eksik hissediyorum . Paralarımı harcamıyorum , sürekli kötü işlerin içindeyim . Bu hayat artık acı vermeye başladı .
- Mete bence BİZ olduğumuza göre artık acıların azalmış olmalı . Aile anlamında sana yapabileceğim tek şey beraber yeni bir aile kurmak .
- Bugün sadece bunları düşündüm . Atakandan ayrılsam mı diye ?
- Bence yapma , bundan sonra beraber bu işlerin üstesinden gelebiliriz  . Başka oyalanabilecek bir şey yok .
- Haklısın aslında . Sonuçta seninle bir yerlere gitmek zaten iyi oluyordu . En iyisi sen varken rutin hayatıma devam edeceğim .
- Ben hiç gitmeyeceğim ki diye gülümsedim .
- O zaman hep böyle diye güldü .
- Ah Mete hep gül ! Sana gülmek o kadar yakışıyor ki !
Şaşırmış gözlerle bana baktı . Ben de ona noldu dercesine kafamı sallayarak karşılık verdim .
- Bana böyle iltifatları ilk eden sensin . Ben sana pek iltifat etmiyorum farkındayım .
Kısık bir sesle
- Bence sevgini kelimelere dökemiyorsun . Sana inanıyorum . Biz birbirimize aitiz .
- Bana inandığını biliyordum .
- Ben sana başından beri inanıyorum
- Seni seviyorum Çilem .
- Ben de seni .
- O zaman birbirimizi sevmemiz adına , diyerek kadehini kaldırdı . Ben de kadehimi kaldırarak ona gülümsedim . Daha sonra kırmızı şaraptan bir kaç yudum aldım . Alkol boğazımı yakıp geçerken hiç kimseyi bu kadar sevmediğimi anladım . Ne annemi ne babamı ...
Daha sonra yemeklerimiz geldi . Mete gelmeden önce sipariş etmiş . Çok güzel bir et yemeğiydi . Etler ince ince biftek şeklinde dilimlenmiş üstüne sos baharat atılmıştı . Yanına da sarı renkli bir sos tabağı konmuştu . Açlığıma vererek pek de kibar olmayan bir şekilde hepsini mideye indirdim .
Sonra Mete hesabı ödedi ve çıktık . Sahilde el ele yürümeye başladık . Mete tam kız kulesini önümüze alacak şekilde durdu ve beni karşısına aldı . Cebinden bir kutu çıkardı ve içindeki zarif bir o kadar da değerli olan kolyeyi çıkardı . Kolyeyi elime aldım ve incelemeye başladım . Çok güzeldi . Küçük işlenmiş taşları o kadar zarif duruyordu ki . Taşın arkasını çevirdim . "ÇİLTE" yazıyordu .
- Çilte diyerek mırıldandım .
- Çilem ve Mete .
Mete kolyeyi eline aldı ben de saçlarımı kaldırdım . Mete yavaşça kolyeyi boynuma takıp dudaklarıma uzandı . Öpüşüne gayet samimi bir şekilde karşılık verdim . Ömrümü bu adamla geçirmeye hazırdım .
* Ekinden *
Çilem hayatımı kurtardı ve yetmemiş gibi bir de iş vermişti bana . Daha doğrusu Atakanın vermesini sağlamıştı . Atakan başta ilgisiz gibi davransa da yaptığım hackleri , programları ve dolandırdığım şirketleri gördüğünde resmen hayattan ilgiyi kesip bana odaklanmıştı . Parayı çok seven bir insandı . Kumarla alakası da fazlaydı . Genelde Çileme malikane , banka soydurtup silah çaldırtıyormuş . Değişik bir sistemleri vardı . 5 kişilerdi . Ben sadece Çilem ve Atakanla tanışmıştım . Anlattığına göre Mete Bahadır ve Mira vardı . Bahadır genelde cinayet ve silah dolandırıcılığında görev alırmış . Mete genelde anlaşmalar yapıp , sahte satışlar ve şirketlerle ortaklıkları yürütmede görevli bir elemanmış . Anlattığına göre tipi , ses tonu ve konuşmasından dolayı onu bu işlerde Meteyi kullanıyorlarmış . Mira ve Çilem de erkeklerin parasını sömürmek için yattıkları oluyormuş . Banka soyma ve hapislerden işlerine yarayan suçluları gizlice çıkarma konusunda da gayet iyilermiş . 5 kişi olmalarına rağmen gayet sağlam bir ekiplerdi . Çok etkilenmiştim doğrusu . Atakana bütün programlarımı anlattım , yapacaklarımın listesini de aldım . Bütün hesaplarımı , fabrikalarımı ve miraslarımı Atakana teslim ettim . Atakanla akşam yemeği yedik ve bu işlerin içinde olmasa ona çok iyi bir insan diyebiliriz . Samimiyeti çok iyiydi . Aslında yakışıklı çocuktu yalan söylemeyeyim . Otoritesi çok iyi bir insandı . En son beni eve bırakırken evin önünde durdu ve
- Yeni hayatında başarılar dilerim Ekin dedi başından beri olan soğukkanlılığıyla . Gülümsedim ,
- Gelmek istersen diğer ekipmanlarımı gösterebilirim dedim heyecanla .
- Sanırım gelemem . Bugün yeterince yoruldum yarın bir iş var onun için plan yapmam lazım .
- Yarın için bir görevim var mı ?
- Ben sana haber veririm . Yarın Mirayla Çilemi göndereceğim . Mirayla da tanışmış olursun .
- Tamam o zaman ben yarın haber bekliyorum . İyi geceler
- İyi geceler dedi ve önüne döndü . Hızlıca arabadan indim . Koşar adımlarla apartmanın kapısına geldim . Atakanda gazı kökledi ve uzaklaştı . Aslında bu seçimi yaparak iyi mi yapmıştım bilmiyorum . Hemen güvenip elimdeki bütün herşeyi Atakana vermiştim . Ama istemsizce güven duygusu kaplamıştı içimi . En iyisi görevlere göre hareket etmek . Sonuçta hiçbir şey belli değil . Anahtarla kapıyı açtım ve eve girdim . Pek düzenli bir kız sayılmazdım . Pijamalarım ortalıktaydı . Hemen onları giyip mısır patlattım koltuğa yayılıp film seyrettim . Yapılacak ödev ya da bi görev yoktu ben de boşluğumu en iyi şekilde değerlendirdim . En sonunda film bitince yattım . Yarın önemli bir gündü .
&oy ve yorum lütfen&

KuklacımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin