15-AŞKIN DELİŞMEN HALLERİ

2.6K 522 151
                                    

"Rahatsız etmiyorum umarım."

"Ediyorsun desem ne olurdu?"

"Sanırım telefonu kapatır ve bir daha aramazdım."

"Etmiyorsun."

"Öfkeli misin?"

"Bunu sormak için mi aradın?"

"Hayır."

"O halde..?"

"Mira ben dünkü olay için üzgünüm.Ayrıca.." Sözünü kestim boyacının.Herhangi bir olaymış gibi geçiştiremezdi durumu.

"Seni öpmemi mi kast ediyorsun."dedim üzerine basa basa.

Biraz duraksadı ve ardından "Atölyeye geliyor musun?"diye sordu.

"Neden gelecekmişim.?"

"Telefonla konuşmak yaptığım en iyi işlerden biri değil.İfade edemiyorum kendimi."

"Öyle mi?En iyi yaptığın iş nedir o halde?Caka satmak mı?"

"Kibirli olduğumu mu düşünüyorsun?" dedi hayretle.

"Öylesin evet."

Aramasına bu kadar sevinmişken neden pislik gibi davrandığımı bilemiyordum.Onu tersleyip zora sokuyor ve kendim gibi öfkelenmesini istiyordum adeta.

"Peki."dedi duraksayarak.Kısa bir sessizlik oldu aramızda.Bozan ben olmayacaktım.

"Bana neden öfkeli olduğunu anlıyorum."dedi yumuşak bir sesle.

"Bok anlıyorsun."dedim neredeyse bağırarak.

Bu beklediği türden bir yanıt değildi işte.Ne oldu,dedim içimden.Sevgili kız arkadaşın Eylül gibi zarif değilim ha!

Sabrını sınıyordum boyacının.Kafamın dikine gidiyordum.Biraz daha zorlarsam aramasının hata olduğunu söyleyecek ve telefonu kapatacaktı ve ben de hırsımı almış ve skoru eşitlemiş olacaktım.

"Mira."dedi yeniden."Lütfen sakin ol.İncindiğini biliyorum fakat ders durumunu göz önüne almazsan,yani duygusal bir karar verip kursu bırakırsan çok üzülürüm."

"Benim için üzülme.Ayrıca duygusal bir karar yok ortada.Af edersin ama ben seni sadece öptüm.Çok havaya girme dilersen."

"Mira lütfen sakin ol."

"Sana aşık olmadım.Senden hoşlanmıyorum bile.Hatta ve hatta sana uyuz oluyorum!"

"Anlıyorum."

"Saçma sapan çaylarına,üstten üstten konuşmalarına,yaşamın anlamını çözdüm ben, sizi sefil insanlar bakışlarına.."

"Peki Mira.Biraz durursan ben de konuşabilirim belki."

"İfrit ediyorsun beni.O salak atölyene gelmem hataydı.Seni öpmem hataydı.Şu anda sana cevap veriyor olmam da hata."

Freni boşalmış bir araba gibi durmaksızın bağırdım boyacıya.Beni utandırmasının bedelini ona misiliyle ödettim.
"Lütfen atolyeye geri don"
Son sözü buydu sanırım.

Telefonun kapandığını duyduğumda hala "Sen kendini ne sanıyorsun ey boyacı?"diye böğürüyordum.Gürültüyü fark eden Nana içeri daldı ansızın.

"Ne oldu deli dumrul?Neden bağırıyorsun?"

"Kapattı."dedim telefonu çevirip.

"Kim kapattı?"

"Boyacı."

"O kim dabneuli?"

"Boş ver."dedim Nana'ya."Tanımazsın."

AŞK BULUTLARIN ÜZERİNDE(Kitap olduk)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin