Y.M-2-

119 6 0
                                    

(Asmin'in ağzından)
Hissizliğin düşürdüğü çukurdan kalkamıyordum. Karanlık çocukluğum yetimhanenin soğuk yataklarında geçmişti....Ruhum o kadar yorulmuştuki iş aramak için çıktığım Aslı ablanın evinden ne ara otellerin yoluna girdiğimi düşünmeden yürüyordum bir an izlendiğimi sansamda arkama döndüğümde ayağım tökezledi..En son hatırladığımsa kan kokusu ve yağan yağmur damlalarıydı..

(...)

Burnumun direğini sızlatan o ilaç kokusu yetimhanedeki o sabahı anımsatmıştı bana bağrışlarımın gece boyu kimsenin duymamasına rağmen gündüz revirdeki yine bu yoğun kokuyla gözümü açtığım günü anımsatıyordu keskin hemşire kokusunu saymıyorum bile..

Gözlerimdeki karanlığın aydınlığa dönüşü sayesinde göz kapaklarımın acıyışını hissediyordum...Bu günde ölememiştim tam tersine siyahlar içinde bir odadaydım içimdeki korku bedenime yayılıyordu....Biri beni kuyrtarmışmıydı? Yoksa yine esirmiydim?

Bu benim hayatım için mucizevi olurdu gölgesine bile güvenmeyen bir insandım ben.

Aydınlıklar pek benlik değildi, gözlerimi zor olsada araladığımda bulanık görüntünün ardında siyah bir tavan ve serum dikkatimi çekti daha sonra aydınlık gelen yere baktığımda camın açık olduğunu ve cama yaslı bir şekilde bir adamın telefonla konuştuğunu fark etmiştim seslenmek gelmedi içimden sessiz sessiz onu izlemeye koyuldum her kafasını sallayışında biçimli çenesi kasılıyordu üstündeki cekete de bakılırsa kalıplı bir vucuda sahipti bu düşüncenin yanı sıra kaçırıldım mı diye bir düşünce geldi aklıma belkide yardım etmiştir diye düşündüm karmakarışık bir ikilimdeydim..

Arkasını döndüğünde göz göze gelişimizle kaşları kalktı ve telefonu hemen kapattı...

- 'Ne zaman kalktın'derken ben onun yüzünü inceliyordum soğuk sesi beni etkilememişti '...az önce sanırım' dediğimde tebbesüm eder sanıyordum lakin etmedi açıklama yapacakmışcasına bir eli cepte diğer eli yatağın ucundaki masanın başında bana dik dik bakıyordu sanırım soru sormamı bekliyordu ama bende onun anlatmasını karmaşıktı herzaman ki gibi...
Yüzümü inceliyordu sanki bi detay yakalamak istercesine ben onun gözlerini takip ediyordum koyu kahve gözleri fazlasıyla korkutucu bakıyordu kendi düşüncelerimi kovarak...'Ben...ben neden burdayım?'
Diye soru yönelttiğimde hala aynı şekilde beni süzüyordu galiba ben hiç anlamayacaktım bakışlarındaki anlamı anlamlarındaki düşünceyi.
Tam 10 dakikadır bana bakıyordu ve dik bakışlarından artık rahatsız olmuştum sanki nefretini bakışlarından bana sindiriyor gibiydi sonra galiba o da sıkıldı ve kapıyda doğru yürüyüp 'Ayşe teyze gelecek o ne derse yap' diyip çıktı fark ettimde bu adam ciddiyetten doğmuştu.

Hikayem hakkındaki yorumlarınızı profilimdeki konuşma panosuna yada mesaj kutuma bırakabilirsiniz..

Beğenmeyi ve yeni bölümleri beklemeyi unutmayın!!

YALNIZLIĞIN MERANI +18Where stories live. Discover now