Bölüm 30/1: Ölüm,

Start from the beginning
                                    

Sahne gerisinde kalan tek kişi bendim. Ben sahneden inerken kimse gelmediyse eğer Erdal şuan elinde olan bakıcısınıda kaybetmişti. Böyle bir konudan nefret ediyor olsamda, Sinem'in Erdal'a bakışını ilk elden görmüşken de onlar için üzüldüm. Benim yüzümden ayrı kalmışlardı. Birbirlerine- en azından Sinem'in- bakışlarından bile belliydi aşık oldukları.

"Ee, böyle düşününce de mi aklına yatmadı yoksa ?" Tüm dikkatim havada asılı kalırken hızla Haldun'a döndüm. Onun hâlâ dövme konusunda kaldığı zihnime dolarken durumu geçiştirmek ve aramızdaki diyaloğu en aza indirmek adına ara bulucu bir cevap verdim.

"Sanırım  biz kadınlar konusunda haklısın. Konu güzellikse istemediğimiz pek çok şey yapıyoruz. " Mumların hareketi insanların hareket ederken çıkardığı rüzgardan etkileniyor ve bazen neredeyse sönecek gibi oluyordu. 

Biliyor musun senin hakkında bir şey biliyorum.

İçerideki Anka yeniden benimle konuşmaya başladığında ona ilk önce aldırmadım. Haldun ona verdiğim cevabı olumlu anlamış olacak ki yüzündeki sırıtma ile bana bakmaya devam ediyordu.

"Sana anlam veremiyorum Anka. Bu kadar güzel olduğunun farkında bile değilsin. Kendine yazık ediyorsun." Kaşlarım çatılırken yüzüne baktım. Neyi kastettiğini tam anlamıyla anlamamıştım ve bu onun kötü biri olduğunu bildiğimden beni tedirgin ediyor, her lafından olumsuz olan unsurlar aramama sebep veriyordu.

Belkide rahat olup ona istediği şeyler konusunda kolaylık sağlayabilirdim. Tek bir şey dışında ki eğer onu isterse bende henüz ne yapacağımdan emin değildim. Uluç'a güveniyordum, içeri yerleştirdiği adamın bana yardım etmekte gecikmeyeceğini umuyor ve buna inanıyordum.

İnanmayı tercih ediyorsun. Zavallı oldun.

"Dövme konusunda bu kadar iddialı olmayı tercih etmiyorum. Hem güzelsem dövmesizde güzelim." Haldun'un sözlerini  iyimser olarak yorumlarken diğer taraftan konuşan Anka'yı kapı dışı ederek etkisiz bıraktım. Şu anda negatif olan ufacık bir şeye ihtiyacım yoktu.

"Ben bu konuda ısrarcı olmak istiyorum." Haldun hiç beklemediğim anda önüme düşen saç tutamını avuçladı ve geriye attı. Boynum ve yüzüm şimdi daha da açıktaydı ve bu beni rahatsız etmişti.

"Yalnızca." Ellerinin hareketliliğine son verdi ve gözlerini kısarak açıkta bıraktığı boynuma baktı.

"Boynun mu sırtın mı emin olamadım." Boynumda olan parmak izleri zihnime dolarken tedirgin oldum. Nejla fondöten ile izleri kapatmıştı ama bulunduğum durum adımı sorsalar düşünerek söyleyecek hale getirmişti beni.

"Ne ?" Sesimin titremesine engel olamazken işleri berbat etmemek için düşünmeye ve sakinleşmeye çalıştım.

"Dövmeyi diyorum. Boynuna mı sırtına mı yaptıralım ?" Dövme yaptırmak istemiyordum ama Haldun bunu istediğini çoktan belli etmişti. Ona karşı gelip gelmemek konusunda kararsızdım ama bunu yapmadan önce zihnim beni bir konuda yeniden uyarıyordu. Eğer boynuma dövme yapılırsa bu, izlerin açığa çıkmasına sebep olurdu. Aslında büyük bir sorun  değildi, ona Erdal'ın yaptığını söyleyebilirdim ama yalan söylerken şimdi olduğum kadar sakin olamıyordum ve çoğu zaman hiç yoktan yeni bir sorun ortaya çıkarıyordum.

"Eğer yaptırırsam bu sırtım olsun isterim." Haldun kıstığı gözlerini çocuksu bir sevinçle açtı ve ellerini birbirine sürttü. Ona bu hareketlerin kendinde ne kadar iğrelti durduğunu söyleme hissi boğazıma tırmanırken yutkunarak buna engel oldum.

"Bunu duyduğuma sevindim. "Gülümsemeye çalışarak ona karşılık verdim. Haldun elini masadaki içki bardağına götürüp dikkatini üzerimden çektiğinde derin bir nefes aldım ve daha neler göreceğim konusunda düşünmeye başladım.

SAHİPSİZWhere stories live. Discover now