Bölüm 4: Aç gözlerini,

Start from the beginning
                                    

"Seni Sürtük! Demek sırf altına yatabilmek için yaptın ha!" Gözüm öfkeden hiçbir şeyi görmemeye başlamıştı. Ben bunları söylerken o isa koca bir 'hah' çekmişti.

"Evet. Sırf onun için yaptım. Nasıl bir şey olduğunu iyi bilirsin. Sonuçta sende tekrarlanması için can atıyorsundur." Patlamanın son cümleleriydi bunlar. Birden üstüne doğru atladığımda ikimizde dengemizi kaybedip yere düşmüştük. Ama üstte olan bendim. Saçından tutup çekerken.

"Ne diyorsun sen be! Ben kimseyle yatmadım." Canının yanmasını umarken o kahkaha atıyordu.

"Tabi tabi kesin öyledir." İnanmıyordu bana.

"Tabiki öyle yoksa neden ondan kaçayım." Dediğimde sözlerimin doğruluğunu tartar gibiydi. İnanmış olacak ki ellerini yüzüne kapatıp ağlamaya başladı. Kendimi üstünden çektiğimde hem olanlara şaşırıyor hem de nasıl bu derece kontrolümü kaybettiğimi düşünüyordum.

"Bak ben mecburdum tamam mı ? Eğer onun gözünden düşersem daha kötü şeyler olur." Anlattıkları Melisa'nın sözlerine ne kadar çok benziyordu böyle. O da durmadan böyle şeyler geveleyip duruyordu.

"Bak ben hiçbir şey anlamıyorum. Neye mecbursun ? Ben neden buradayım. Bu adam kim ?" Ağlamak üzereydim ama korkudan değil. İçinde bulunduğum kargaşadan,sinirdendi.

"Sen Bakıcı değil misin ?" Yerden doğrulmuş benim gibi sırtını duvara yaslamıştı. Ve yine Bakıcı mevzusuna gelmiştik.

"Bakıcı ne ? Bardaki adam da Melisa'ya Bakıcı deyip durdu."  Dedim sakinleşmeye çalıştığım sırada.

"Melisa'yı tanıyor musun ?" Kafamı yavaşça salladım.

" O zaman Bakıcıyı nasıl bilmessin." Sanki büyük bir ayıp işlemişim gibi konuşmuştu.

"Hayır Melisa bana hiç bahsetmedi ne olduğunu, bilmiyorum. Onunda zaten şuan eminim benim bu durumda olduğumdan da haberi yoktur." Elini tutup.

"Yardım et bana. Bakıcı ne ? Bu lanet yerde ne arıyorum." Dedim. İhtiyaçla baktım gözlerine çünkü çıldırmak üzereydim. İpin ucunu bulsam devamı gelecekti ama bir türlü bulamıyordum. Şuan tek fırsatım bu kadındı ki umarım o da bana yardımcı olurdu.

"Tamam anlatacağım. " Dediğinde derin bir soluk aldı içine.

"Bize Bakıcı denir. Gözde satılır ve sahipleniliriz. "Göz dediği yeri de satılmayıda bizzat görmüştüm.

"Bir ay boyunca bu sahiplerin istediği her şeyi yaparız." Anlattığı şeylere inanmıyordum. Bu kadar ütobik bir şey olamazdı.

"Ya yapmassak." Kafasını sağa sola sallayıp.

"Öyle bir seçenek sunulmuyor. Ya yaparsın ya da yaptırırlar."

"Ya yapmassak " Diye üsteledim.

"İki seçenek var. Ya dayak yer acı içinde denileni yaparsın ki bu iyi olan ihtimal, ya da ailen." Aile kelimesini kullandığında mideme çoktan öküz oturmuştu bile.

"Ailenle tehdit ederler."

"Ne yani hep böyle mi olacak ? Hep böyle köle hayatı mı yaşayacağız." Ayağa kalkmıştım bu sırada. Duyduklarım ne kadar da saçmaydı böyle.

"Hep böyle" Dediğinde sesi titremişti. "Bir çıkış yolu var ama " Umut olmuştu son söylediği sözler.

"Ama " Diye devam etmesini sağlamaya çalıştım.

"O bu durumdan daha da kötü" Benim aklım kötüsünden çok çıkış yolunun ne olduğu yönündeydi.

"Eminim bundan kötüsü olamaz. Çıkış yolu nedir ?" O da yerden kalkmış benimle aynı hizaya gelmişti.

SAHİPSİZWhere stories live. Discover now