3 DELİ (Tamamlandı)

3D-23

MİRAYDAN:

Kızın üstüne atladığı gibi saçını yolmaya başladı. Lan bide bu etek giymişti? Altında beyaz şortu vardı Allahtan. Yağmuru almaya çalışıyoruz ama bir türlü alamıyorduk. Tek eliyle saçlarını tutmuş diğer eliyle de yüzünü çiziyordu.

"Yeter yeter." diyordu efe. En sonunda zor almıştık. Saçlarını ve katlanmış eteğini düzeltti ve
"İyiyim." dedi nefes vererek. Akli dengesi iyi değil bu kızın cidden.

"Kızı öldürdün resmen." dedim yürümeye başlamıştık. Lan hoca nerde? Oha taa nereye gitmişler?

"La koşun yetişemiycez. Baksana nereye gitmişler." dedim onları göstererek. Koşa koşa onlara doğru giderken bir yandan da hala inceliyordum bu güzel şehri. Kız yeminle tam yaşamalık. Şu nehirin karşısında yemek ye.

"Ya şu nehirin karşısı tam kitap okumalık demi efe." dedi hiçbir şey olmamış gibi yağmur.

"Hıı." dedi sadece efe kolunu omzuna atarken yağmurun. Hala şokta olduğu belli. Yazık.

"Ay tam yemek yemelik. Valla öyle bir yerim ki bu manzaraya karşı." dedim hala nehirin orada ilerlerken.

"Gördük biz o gün çok yemeni. Hayvan." dedi ecrin  göz devirerek.

"Aynen." diye de katılmıştı. Giray sen nesin dostum? Yancılar grubundan falan mısın? Neyse sonra söylerim ona. Ecrin hala tripli olacakki
"Sen bana katılma." dedi sadece. Bide bora 'hallederiz' demişti. Elimi tutan ellerinden itibaren yüzüne kaydı gözlerim direk.

"Halletmemiz lazım." dedim kulağına fısıldayarak.

"Tamam. Burda olmaz. Şu otele geçelim." dedi ve sonra tebessüm etti. Ay çok tatlı. Valla kendimden geçiyom.

"Ne mayışık mayışık yürüyorsunuz?" dedi sami hoca. Tabi yanındada müdür. Ulan müdür yoktu ki?

"Ya müdürü ben mi görmedim yoksa ışınlandımı?" dedim boraya bakarak.

"İkinci otobüsle geldi görmedin mi?" dedi sadece. Aha bi baktım emre? Emre geldiyse onun sürü sınıfı ve o sürü sınıfının içinde sibel de gelmiştir. Hah bide bu eksikti. Bi baktım götünü zor kapatan hatta bilerek gösteren bir etek üstünede beyaz rambo. Allahım rambonun altından da kırmızı sütyeni belli oluyordu. Oha ya cidden pislik. Iyk!

Azcık geri geri gitmeye çalışıyordum. Çünkü tam sibelin yanındaydık nerdeyse.

"Ooo miray sende mi geldin?" dedi tabi beni görünce. Ah lanet olsun şom ağzıma!

"Sence? Işınlanmadığıma göre?" dedim kafamı yana eğerek. Cidden bu kız maldı.

"Bizim meleğimiz sevgili de yaparmış. Burağın senin yüzünden tımarhaneye girdiğini biliyorsun demi?" dedi sonra sinirlenerek. Galiba arkadaşını koruyor. Bende korurdum. Ama ben haklıyım şuan. Beynim yandı!

"Tamam da. O da borayı kaçırdı. Cidden normal normal söylediğime dua et! Ne yapsaydım? Aferin mi deseydim?" dedim gözlerimi kısarak ona baktığımda.

"Varya ben onu seviyordum. Sen gözümün içine baka baka onu kendine sevdirdin. Aslında nasıl senin gibi deliyi sevdi anlamıyorum. Herkesin bir intikamı vardır. Benimde olacak!" dedi ve daha hızlı yürüyüp gitti. Bora şaşkın şaşkın bana bakıyordu.

"Bir daha bunla konuşma. Bak neler diyor. Hala aklım o piçte zaten." dedi ve sustu. Elini sıktım.

"Of tamam. Moralimiz bozulmasın demi?" dedim gülerek. Yağmurgile bakacaktımki onlar iyi takılıyorlardı hocayla. Ecringilde yanlarında. Ooh mis.