Malikahane

282 9 5
                                    

-Bize inanmayacaksınız biliyoruz. Ama bizi o cadının elinden kurtaran Bellatrix Lestrange'ti.

Cidden bu cevabı duymaya hazır değillerdi. Bella'mı. Bizim Bellatrix. Hani Voldemort'un en sadık hizmetçisi olan.

-İşin aslı öyle değilmiş işte. Annesi Bella'yı Hogwarts öncesi yani daha bebekken Voldemort'un yanına gönderiyormuş. Hep te göndermiş. Okul sonunda ise kendi isteği ile ölüm yiyen olmuş. Çünkü kıza başka hiç bir şey öğretmemişler. Hep Dumbledore'a nefret besleyerek büyütmüşler. Ayrıca Voldemort en sadık hizmeymtçisine bir büyü yapmış. Ondan bir çocuk sahibi olmak için. Ona bir aşk büyüsü yapmış. Ruhu Dünyadan ayrılana dek Bella ona aşık kalacak. Ve her şeyi unutacaktı. Ama Bella nedense hiç Voldemort ile beraber olmamıştı. Hep bir şekilde iradesi onu zorlamıştı. Bella savaştan sonra her şeyi unutmuştu. Adını dahil. Bir büyü ile hafızası yerine getirildi. Ve ona VeritaSerum verildi. Bella bunları kendi ağızı ile anlattı. VeritaSerum ile beraber. Sonra mahkeme ona hak verdi. Çünkü bu büyü kanıtlandı. Ve Bellatrix aile malikanesinde şu an herkesten uzak bir hayat yaşıyor. Çoğu zaman gitmeyi denedik ama hep bizi geri çevirdi. Kimseyi haketmiyormuş. Bizde büyücü dünyasına bunu duyurduk. Herkes Bella'ya üzüldü. Weasleyler de dahil. Bella iyi biri. Sadece Voldemort ona büyü yapmış.

Snape ile Hermione bunu duyduklarında inananadılar. Ama gerçekti. Bir an önce malikahaneye gitmeliydiler.
💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖

Snape ile Hermione malikahaneye cisimlendiler. Kapıyı çaldıklarında kapıyı bir ev cini açtı. Dobby'di bu. Hermione şaşırarak

-Dobby senin ne işin var burada bu kadın seni öldürebilir. O kötü biri.

-Dobby buraya kendi isteği ile geldi. Dobby Bayan Lestrange'ye yardım etmek istedi. O iyi biri. Dobby ile konuşur ve onunla yemek yer.

Hermione ve Snape bu duyduklarına şok olmuşlardı. Aynı Bellatrix'ten bahsediyorlardı değilmi. Hani şu ev cinlerini hiç sevmeyen.

Dobby onları içeri davet etmişti. O sırada Bellatrix kendi odasında ufak bir sinir krizi geçiriyordu. Odasında duvarlara yumruk atıyor. Ve tırnakları ile resimleri çiziyordu. Snape ona acıdı. Bu büyünün bir parçasıydı. Ama geçici bir durumdu. Snape ile Hermione Bella'nın yanına çıktılar. Bella onları görür görmez hemen odayı bir asa haraketiyle topladı. Ve hemen bir köşeye giderek duvarın dibine çöktü.

-Özür dilerim. Her kayıbınız her ölünüz için. Bunlar benim suçum.

Snape sakinleştirici tonuyla

-Hayır Bella. Bunlar o Tom'un suçu. Sen masumsun. Herkes seni seviyor. Sana bir teklifimiz var. Bizimle yaşa. Bizimle gel.

Bellatrix'in göz bebekleri büyümüş ve de dolmaya başlamıştı. Eskiden dalga geçerken yaptığı bu mimikler şimdi gerçekti. Ve bunlar pişmanlığın simgesiydi. Bellatrix gerçekten büyü etkisindeydi ve bu kız bunları haketmiyordu. Snape Bella'yı ikna ettikten sonra hep sormak istediği soruyu sordu.

-Bella senin ...... Lord'tan......  varmı....... çocuğun.

-Sen ne ima ediyorsun Snape. Hayır nedense büyü etkisinde olsamda hiç olmadı.

Snape ile Hermione rahatlamışlardı. Eğer bir çocuğu olursa Voldemort geri dönebilirdi. Ama yoktu işte. Bella ile beraber eve cisimlenince evlerinde bir Hoşgeldin partisi olduğunu gördüler. Bella içindi. Herkes oradaydı. Canından çok sevdiği Sirius bile. Ölenleri bir büyü yoluyla geri getirmişlerdi. Yani aslında Harry bütün ölen akrabalarını ve arkadaşlarını geri getirmişti. Fred, Cedric, Sirius, Remus, James, Lily, Dumbledore ve daha bir çok kişi Bella'nın karşısında duruyordu. Bella çığlık atmamak için zor tutuyordu. Çünkü Sirius ona doğru geliyordu.

Aşk Engel TanımazWhere stories live. Discover now