ED Bölüm 1

1.4K 83 57
                                    

Uyarı: Bu hikaye gerçek hikayeden daha farklı bir kurguya değinmiştir. Bu yüzden asıl çizgi diziden daha farklıdır

Marinette, kendi elleri ile yaptığı küçük ekmekleri çantasına doldurdu ve küçük dükkanının kapısını açarak sahile doğru ilerlemye başladı.

(Y/N Paris hakkında en ufak bir fikrim yok, o yüzden orada deniz olduğunu hayal edin. Varsa da, daha iyi olur işte.)

Bir yandan bilekliğini takmaya çalışırken, bir yandan ise çantasını düşürmemeye çalışıyordu. Büyük uğraşlar sonucu bilekliğini takmış, Sahile de ulaşmıştı.

Bir bank bularak sahilin kenarına oturdu. Çantasından hazırladığı ekmekleri çıkarırken, onları bir kaç parçaya böldü ve yere attı. Etrafına güvercinler toplanmaya başladığında, Tanınmadık bir misafir gözüne çarptı.

Simsiyah kedi, yeşil gözleri ile âdeta bir şirinlik abidesiydi. Genç kız, kediyi almak için ona uzandığında, boynundaki zil dikkatini çekti. "Muhtemelen bir sahibi olmalı" diyerek, kediye uzanan elini geri çekti. Fakat kedi onu âdeta büyülemişti, kız orada donup kalmıştı.

Siyah kedi, genç kıza yaklaşırken kız etrafına bakınıp kedinin sahibini aramaya başladı kendince. Eğer sahibi yoksa, onu alarak evine götürecekti.

Genç kız bacağında bir baskı hissettiğinde, kafasını aniden bacağına çevirdi. Siyah kedi, ona karşı mırıldanıyor, ve bacağına sürtünüyordu! Onu ellleri ile yavaşça kucağına aldı. Dikkatli baktığında, siyah kürkü kirlenmiş, bazı yerleri de yara bere içindeydi. "Madem bir sahibi var, o zaman neden kirli ve yaralı?" Dedi kendi içinden

O sırada önünden geçen, yaşlı bir adam Marinette'i fark etti. O kedi, tam olarak 1 ay boyunca burada sahipsiz olarak duruyordu. Bazı gelen insanlar onu kovalamaya çalışmıştı ama hayır, o asla buradan gitmemişti. Yaşlı adamda, artık onun bir sahibi olmasını istiyordu. Onu evine alabilirdi fakat, evinde bir çok köpek ve kedi vardı. Yeni birileri onlar için bir skandala dönüşürdü.

Yaşlı adam, genç kıza doğru yaklaşmaya devam etti. O sırada genç kız ayağa kalkmış, güvercinleri de uçurtmuştu. Sahibini aramak için etrafa bakıyordu. Gözüne, kendisine doğru gelen bir yaşlı adam çarptığında, ona doğru gülümsedi ve yaklaşarak konuşmaya başladı. "Pardon, bu kediyi buralarda gördünüz mü? Ya da sahibini falan?" Sevecen şekilde konuşan genç kız, adamın vereceği cevabı heyecan ile bekliyordu. Eğer yaşlı adam evet derse, o zaman hayal kırıklığı yaşayacaktı. Yok, hayır derse, onu evine götürecekti. Artık bir ev arkadaşına ihtiyacı vardı. Tasarımları için ilham alabileceği bir ev arkadaşı.

Yaşlı adam, buruşuk ve kırışmış yüzünü gererek gülümsedi. "Hayır, evladım. 1 aydır burada, sahipsiz dolaşıyor." Genç kız, gülümseyerek teşekkür etti ve kucağındaki kediyi oturduğu banka koydu ve parçaladığı ekmeklerin hepsini güvercinlere attı. Yarım kalmış ekmekleri çantasına tıktı ve siyah kediyi kucaklayarak evin yolunu tuttu.

Eve vardığında, elinde tuttuğu kediyi direk olarak banyoya götürdü. Onu yıkayacaktı, evi yeni temizlemişti ve evin kirlenmesi istediği son şeydi. Küvetin musluğunu açarken hangi şampuanı kullanacağına karar veremiyordu. En sonunda, pembe ve kokulu şampuanı seçti ve küvet dolduğunda musluğu kapattı. Kedi, sadece yeni sahibinin ne yaptığına bakıyor, ve onu dikkatle izliyordu. Kendini birden havada bulunca, tiz bir miyavlama sesi duyuldu. Kedi yüksekte olmayı sevmemişti.

Marinette, onu yavaşça suya doğru sokuyordu. (Shht fesat:no) Kedi, daha çok miyavlamaya başlayınca onun da suya girdiğinde az da olsa kedinin rahatlayabileceğini düşündü. Üstünü çıkarmadan, o da küvete girdi ve kediyi kucağına aldı. Tahmin ettiği gibi, kedi artık miyavlamıyor, sadece susarak Marinette'in kucağında duruyordu. Marinette kedinin bu yaptığına güldü, ve kediyi aniden suyun içine bıraktı.

Kedi, olayın şoku ile ne yapacağını bilmeden miyavlıyor ve suyun üstünde durmaya çalışıyordu. Marinette onun zor durumda olduğunu anlayarak elleri ile suyun üzerinde durmasını sağladı. Kedi, çoktan suyu sevmiş ve alışmıştı. Marinette onu bıraktığı an ise çığlık çığlığa miyavlıyor, ve ayaklarını oynatmaya çalışıyordu. Marinette ise onun bu haline kahkahalarla gülüyor ve onu tekrar kucağına alıyordu.

Marinette şampuanı eline dökerek yavaşça kedinin siyah kürküne sürmeye başladı. Kedi, şampuanın kendine sürülmesinden hoşlanan sesler çıkarıyordu. Marinette, ayakları ve tüm vücuduna şampuanı sürdükten sonra tekrar yavaşça suya soktu ve onu temizledi. Kediyi küvetten çıkardı ve ıslanmış tüyü ile onu yere koydu. Küvetin tıpasını çekerek o da ayağa kalktı. Belinden aşağısı ıslanmıştı, üzerindeki gömlekte kedinin patileriyle oluşan hafif su damlaları vardı. Marinette, küçük, saçlarını kurulamak için kullandığı havlusunu aldı ve kediyi onunla sarmaladı. Kedinin ıslak tüyleri etrafta hoş bir koku bırakmıştı. Marinette onu odasına götürdü ve havlu ile onu iyice kuruladı. Daha sonra kabarmış tüylerini neredeyse hiç kullanmadığı fırça tarağıyla taradı. Kedi, yeşil gözleri ve siyah kürkü ile Marinette'ye fazlasıyla tatlı göründü. Birden, onun bir insan olursa nasıl olabileceğini düşündü. Muhtemelen, fazla tuhaf görünürdü. Fakat Marinette bunu aldırmadı. O, insan bir ev arkadaşı istiyordu. Fakat, bir kedisi de olsun istiyordu. Hem kedi, hem de bir insan arkadaşı olsun istiyordu.

O an, Marinette'nin gördüğü şey bayılmasına, ve odasının yeşil bir ışıkla dolmasına sebep olmuştu. Çünkü, odanın içindeki siyah kedi, bir insana dönüşmüştü.

Tamam, sanırım bu yazdığım en tuhaf hikaye oldu ama... İyi de oldu bence. Sonlara doğru fazla saçmaladım, fakat hikayenin gidişatı böyle olmayacak. Bir sonraki bölüm Marinette'nin ağzından.

Bu bir fan kitabıdır.

SahipHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin