Migraine

@ 14 @

" Yine ve yine  çok güzeldi Jongin. En güzeli seninkiler. Tadına doyamadım. Ama devam edecek halim kalmadı."

" Sana  o kadar dedim yavaş ol diye. Başlarken bile hızlıydın."

" Ne yapayım? Her şey çok güzeldi. Dayanamadım."

" Kaçıyor mu?"

" Her yerim ağrıyor. Dayak yemiş gibiyim."

" Masaj yapmamı ister misin?"

" Ama sana zahmet olur."

" Zevk duyarım beybisi."

" Sanırım mide fesadı geçiriyorum. Keşke hızlı yemeseydim."

" Öğle arası eve gelseydin aç kalmazdın."

"Dosyalarım birikmişti."

" Soda ister misin?"

" Elmalı var mı? "

" Evet."

" Olur."

Jongin yemek masasındakileri bir tepsiye dizmiş terastan ayrılırken KyungSoo sandalyesinden güçlükle kalkıp hamağa yerleşti. Hamak sallandıkça bulanan midesi ile oradan da kalkıp yerde serili renkli geniş minderlere uzandı.

" Zavallı midem. Azıcık güzel yemek gördün diye ne hallere geldin."

Karnını ovalarken ayaklarını havaya kaldırıp pedal çevirir gibi hareket ettirdi. Sanki vücudundaki tüm kan beynine hücum ediyordu. Ayaklarını indirip duyduğu ayak sesi ile uzandığı yerde yuvarlanıp terasın kapısına baktı.

" Elmalı sodan."

KyungSoo uzandığı yerden kalkıp sodayı aldı. Sodasını yudumlarken diğerinin bakışları ile sodasını indirdi.

" Noldu? "

" Dudakların. .Çok güzeller.."

KyungSoo Jongin'in sözleri ile şişeyi elinden düşürmüş kucağına dökülmüştü.

" Hay aksi."

" Sana benimkilerden vereyim. "

"Gerek yok. Eve gidip değiştiririm. Karşısı zaten"

" Ama gidersen gelmezsin."

KyungSoo oturduğu yerden kalkıp diğerine göz kırptı.

" Sen gel o zaman. "

" Gelirim bak. Kapına dayanırım."

KyungSoo eğilip Jongin'in kulağına fısıldadı. Jongin kulağına değen dudaklarla titredi.

" Bekliyorum. Yedi dakikaya kadar gel."

Jongin olduğu yerde öylece kalakalmışken KyungSoo ona gülerek terastan daireye indi. Minderinde aynı oturma pozisyonu fakat farklı tişörtle yine oyun oynayan Sehun'a seslendi.