O/7

4K 298 56
                                    

İthaf: seeeraaa  Yazanklavye

Sabahın erken saatlerinde İrayna bu sefer yatağından kalktı.  Gözlerinde ki göz bandını çekerek hâlâ çalan alarmı kapattı.  Öglen saatinde bir kaç hastası vardı. Sonrasınsa ise tamamen boştu.  Boş zamanını sadece bu günlük uyumaktan  kullanacaktı.  Melan 'ın yüzüne  de gözükmek  istemiyordu.  

Göz bandını tamamen kafasından çekip yataga attı. Beyaz yorganı  üzerinden  yavaşça  atarak çıktı yataktan.  Boynunu sağa sola bükerek derin bir nefes aldı.  Yere attığı beyaz pantalonunu yeniden çıplak bacaklarından geçirdi. Yatağının yanında  ki küçük masadan telefonunu aldı.  Yatak odasından cıkarken çalmaya baslayan telefonunu kulağın atutarak huzursuzca nefes verdi. 

"Geliyorum!  Yarım saate oradayım. "

Merdivenlerden inerken yavaşça etrafa bakındı.  Dosyalarını nereye koyduğunu bilmiyordu.  Telefondan gelecek bir cevap ararken dış kapısının onunde ki siyah bilgisayar çantasına baktı .

"Ege? "

Merdivenleri atlayarak indikten sonra cevap gelmeyen telefnunda ki cagırıyı kapatıp cebine sıkıştırdı telefonu.  Eve gelir gelmez yere attıgı beyaz önlüğünü alıp kolunun altına koydu.  Kahvaltısını hastane odasında bir cay ile yapabilrdi.  Siyah , içi dosyalarla dolu olan çantasını alıp cıktı evden. 

Kapıdan çıktığı an karşısında Ege'yi gördü İrayna. Kaşlarını kaldırıp arkasında ki kapıyı yavaşça çekti.

"Burada ne işin var?" derken anahtarını çantasına atıp karşısında ki adama gülümsedi.

"Telefonlarımı açmayınca merak edip geldim. Hem sana bazı haberlerim var."

Genç kadın Ege'ye baktığı zaman içinde bir kaç şeyin umut ettiğini hissetti. Eşi ölmeden önceki hayatı da böyleydi. Onu merak eden , kapısına anında dayanan birisi vardı eskiden. Şimdi olduğu gibi; fakat bu günün hikâyesinde Ege başrol değildi.

"İyi mi,kötü mü?" diyerek Ege'nin arabasına doğru yöneldi. Genç adam yaslandığı kapıdan kalkıp ön koltuğun kapısını istekli bir şekilde açtıktan sonra kendinden emin adımlarla sürücü koltuğuna geçti.

Arabanın motorunu çalıştıracakken kemerini bağlayarak gaza bastı. Yan koltuğunda oturan kadına sevgi ile baktı.

"Aslında ikisi de değil, garip bir haber. "

"Çatlatma beni! Hastahane de geçen dedikolulardan yenisi mi yoksa?"

"Çok daha iyisi. Kaçağın geri döndü."

İrayna adamın  dediğini bir anda anlamasa da sonradan hayretle açtığı gözleri ile dudaklarını aralardı.

"Geri mi geldi? İnanmıyorum!"

Kendini arabanın koltuğuna sertçe bırakırken ellerini şakaklarına koydu. Sevinmesi gerekirdi fakat sevinemiyordu , Melan'ın kesin tavrından sonra onu hastahaneye nasıl alacağını düşünmesi lazımdı.

//

İrayna hastahanenin acil kapısından acele ile girerken ona aniden dönen meraklı gözler ile anlık durup duruşunu dikleştirdi. Yutkunurken yavaş ve kendinden emin adımları ile odasına yürümeye başladı.

Ege her ne kadar onu güzel bir kahvaltıya ikna edemese de sevdiği kadını hastahane girişine kadar bırakmıştı.

Bir haftadan beri kimsenin haberi olmasa da kayıp sayılan adam için bir yandan o da endişeleniyordu. Kimsesinin olmadığı belliydi ama İrayna'nın ona olan bağlılığının nedenini de öğrenmek istiyordu.

Olanaksız |Lanet Serisi 1|  #Wattys2020Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin