FIRTINA

25 5 5
                                    


HAYATA ÇELME TAKTIM  

Bugün günlerden bayramdı değil mi? Beni inadına o kadar mutsuzum ki. Üzerime yığıldı tüm kayalar. Öyle hissediyorum. Allahım ne zormuş insanlara muhtaç olmak. Sonra banyoya gidiyorum müthiş bir ölmek isteği. Keşke intihar etmek günah olmasaydı. Defalarca düşünüyorum bunu yapmayı hatta ne ile yapabileceğimi. Peki ya sonrası, ölüm sonrası acılar ve ölüm anı. Zaten bu ölmekten korktuğum için değil miydi hastalandığım için isyanım, niye ben deyişim. Yine müthiş o korku. Aynada yüzüme bakıyorum dişimi fırçalarken. Enteresan. Bayram olmasına rağmen giyinmek istemeyen ben, öğlene kadar uyuyan ben, kısa şortla, minicik atleti altından fırlamış üzerinde omuzdan pembe minicik yer yer yırtılmış ama içinde rahat ettiğim bir bluz. Rahatlığımı seviyorum farkındayım ama artık rahat vermiyorlar bana. Aynada bana bakan kız güzel ve inadına mutlu görünüyor. Ne garip bir çelişki ben ölüyorum Allahım. Nefes bile alamıyorum artık bu evde. Herkes benden kurtulmayı beklerken ve bir şekilde buhar olmamı beklerken ne yani bu aynadaki kız inadına mutlu mu ne? Birde sanki güzel. Her kulağında irili ufaklı, 3 tane halka küpesi vazgeçemediğim aksesuarlarım ve kıvırcık taranmamış yer yer beyazları çıkmış saçlarım. Dışarıda görsem bu kız ne kadar şirin derdim. Evet şirin sözü uygun galiba. Ne istediğini bilen bir g örüntü çiziyorum galiba aynadaki yansımam ile. Yoksa, yoksa o ben değil miyim?

FIRTINALAR DÖKÜLÜYOR ÜZERİME VE BEN ÜŞÜYORUM

Ruh halim ile görüntümün farklı bir imaj çizmesi bana tuhaf geliyor. Ben bu saçları daha 1 ay olmadı boyanmıştı. Yine mi inadına çıkar bu beyazlar. Her şey gibi onlar da beni dinlemiyor ki bir şeyler başarayım. İnadına mucizeyi bekliyorum. Niye avni oldum ben niye? Niye? niye? Hadi onu da geçtim ameliyatta herkes 5 günde evine çıkarken ben salak niye durup dururken pyoderma oldum. Niye iyileşmiyor bu aptal yaralarım. Milyonda bir vuran bu aptal pyoderma niye beni buldu? Olumlama da yaptım işte, yazdım da, başka şeyler de. Bu aptal karmalarım niye bitmiyor benim. Korkuyorum. Bu kadar sevgisizlik akla zarar. Korkuyorum. Ya yanlış bir şey yaparsam, ya hayallarimden tamamen vazgeçersem. Sahi kaç hayalim var dı ki benim. Kitaplarım çıkacaktı sözünde duran adam gibi adam bir yayın evinden. Hatta o kadar iyi niyetli birileri olacaktı ki bu yayın evi dostum, arkadaşım, kardeşim. Niye olmuyor niye? Tırnaklarımla kazımaksa onu da yapıyorum işte. İsyanım taa tepemde. Korkuyorum. Müthiş bir yalnızlık duygusu. Ağlamak istiyorum alabildiğine onu da yapamıyorum. Ya ruh ikizim. Gerçekten mi yaptığım espri gibi kaza geçirip hafızanı kaybettin de beni hatırlamıyorsun ulan gel artık hangi cehenneme saklındıysan. Hani istediğim gibi şifacı, kitabı olan, uyulmamaları olan görür görmez benim tanıyacağım birisi olacaktın. Niye olmuyor niye? Şaşkınlığım tüm tepemde. Sessiz çığlığımı duy da ak bana artık. Evet avni oldum, pyoderma oldum, belki anne bile olamayacağım ama yine de sana o kadar ihtiyacım var ki. İstediğim benim sadece bir yoldaş, başımı bir ömür dayayabileceğim ve asla artık korkmayacağım hayallerimi tek tek gerçekleştiren ve bana kadın olduğumu hissettirecek hatta "kadınlığımı kabul ediyorum" cümlesini gerçekleştirecek adam nerelerdesin? İçim kan ağlarken gel ve su serp üzerine. Öyle bir gel ki, birden sen olayım, birden tüm kaygılarım bitsin. Herkese akıl veren pozitif olun şöyle, böyle yapın diyen ben kendi söküğümü dikemiyorum işte. Öyle kaldı ki yırtık, dikmeye çalıştıkça daha çok yırtılıyor sanki. Of be ne kadar da zormuş yaşamaya çalışmak, ayakta kalmak. Oysa tek istediğim mutlu olmaktı. Oda olamadı. Ölmek istemiyorum asla ama şu müthiş intihar etme isteği. Acılarım biter mi o zaman? Kanayan yaram diner mi? Keşke yapanlara sorabilseydim. Keşke bu intihar edenlerin anlatma şansı olsaydı da acıları dinmiş mi sorabilseydim. Yine başım dönüyor, gözlerim kararıyor. Kalemimden akıyor şu satırlar...

ÇIĞLIK

Üzgün müyüm?

Evet sadece koca dağlar üzerime devrildi.

Ben kalkmak istedikçe daha derinleşiyor yerleşiyor üzerime.

Üzgün müyüm?

Hayır sadece yağmuru susturuyor gözlerim.

Yaram neşter takıldıkça kanıyor.

Neredesin ey huzur nereye saklandın?

Yine kocaman kaçma isteği bilmediğim diyarlara.

Öyle bir yere ki gitme ki isteğim.

Bir daha dönmemek üzere.

İnsan her zaman bedenen ölünce ölmez ki.

Bazen yasarken de ölür istemeden.

Yerini daraltır özgürlüğünü kısıtlarlar.

Nefes aldırmazlar ve sen yaşamazsın ölürsün istemeden. Yine kocaman kaçma isteği.

Bu sefer tamamen dönmemek üzere.

Üzerime topraklar atsınlar.

Yağmur yağsın günahlarım aksın toprağa karışsın. Hayallerim öldü ise ben niye yaşıyorum.

İnatla mücadele niye?

Gitmek lazım dönmemek üzere.

DUYGU SONGÜL KAHRAMAN

AVNİ'Yİ NASIL YENDİM KİTABIWhere stories live. Discover now