AVNİ'DEN NEDEN KORKARIZ?

19 4 3
                                    

AVNİ'DEN NEDEN KORKARIZ?

Sanırım ölümü çağrıştırdığı için Avni rahatsızlığı bizi umutsuzluğa sürükler ve hep olanları gördükçe korkarız . Sonra korkularımızla onu çağırır hayatımızın odak noktasına koyarız. Bilincaltı en çok negatif duyguları çabuk kabullenir ve hayatına alır. Hayatımıza giren yaşadıklarımızın çoğu beyin gücüyle elde ettiklerimizdir. Bu yüzden olumlamalar çok önemli ve motive edici olumlamalar yaparken kötü ile iyinin yer değiştirmesi gibi düşünün bilincaltını ikna yoluna gider. Bilincaltı en çok yeni uyandığımızda ve akşam uyuduğumuz da hatırladıklarımızı alır. Bu yüzden bu saatlerde olumlamalar yapmak çok önemlidir. Tabi ki gündüz de yapalım.Kişiye özel olumlamalar vardır. Şu an sizlerin ihtiyacı olan sağlık olduğu için bu tür olumlama örnekleri sizlere veriyorum.

(EN AZ 7 GÜN "BUGUN MUHTEŞEM BİRŞEY OLACAK" DİYE TEKRARLAYIN. SONRA GELİN BİZLER İLE DENEYİMLERİNİZİ PAYLAŞIN. PAYLAŞIN Kİ BİR ÇOK ARKADAŞIMIZA IŞIK TUTSUN)

Evet bir gün mutlaka hepimiz öleceğiz . Benim tekrarladığım bana iyi gelen bir cümle vardı bunu sizler ile paylaşmak istiyorum. (Bu hastalığın beni yenmesine asla izin vermeyeceğim. Bir gün öleceğim herkes gibi vakti geldiğinde ama bu hastalıktan değil. )

Evet insanın midesi bulanırken, saçı yokken, ateş basarken sankı bazı insanlar biz uzaylımışız gibi davranirken olumlu düşünmek zordur. Ama hayatta her zaman zorluklar olacak bizim olaylara hangi pencereden baktığımız önemli olan.

Kurban rolü oynamayı bırakıyoruz. Çünkü Yaradan herkesi farklı imtihan ediyor. Şöyle düşünün bunları yaşıyorm rabbim kimbilir ardından ne tür güzel şeyler hayatıma yağdıracak ki bunları bana verdi. Şer gibi görünen şeyler hayır, hayır gibi görüne şeylerde bazen şer olabiliyor. Biz bilemeyiz Rabbimin bize neyi niçin verdiğini.

Yarın da farklı bir şey yapın televizyon izlemek yerine atıyorum kitap okuyun, çok sevdiğiniz bir arkadaşınızla kahve için, doğa yürüyüşü yapın.Kendinizin farklı olduğunu düşünmeyin. Aslında bizler ne düşünürsek kendimiz hakkında insanlar bize o şekilde davranacaklardır.

Örnek verecek olursam, ilk tedavimi devlet hastanesinde görmeye çalıştım ve teşhis aslında yaşadığım yerde konulmuştu. Ama tedavi için Ankara'ya sürekli gidip gelmem gerekiyordu. Oradaki personel o kadar kötüydü ki ve onkoloji hastanesinden bahsediyorum toplam 5 kere gitmeme rağmen her gittiğim de illaki bir memur tarafından azarlanıyordum. Sürekli her eve geldiğimde isyan ettim, ağladım.Beddualar ettim ve aynısını o insanların da yaşamasını istedim. Halbuki o insanları ben seçmiştim. Bunu çok sonradan fark ettim. Bir gün oturdum dua ettim ve dedim ki Allahım en doğru tedavi şeklini, hastaneyi, ve dokturumu ben seçemiyorum. Bana hayırlı olanı gönder yoksa tedavi olmayacağım dedim. Ertesi gün çalıştığım patronum tarafından özel hastane ayarlandı bana ve ben o kadar kötü niyetli bir hastaneden sonra piyango vurmuş kadar rahatladım. Devlet onkoloji hastalarını ücretsiz tedavi ediyor özel hastane bile olsa. Bunu bir çok insan bilmez ve devlet hastanelerinde tedavi olurlar.

Kendimi çok şanslı buluyorum yanlış tedavi sonucu çoğu bayan 8 kür hatta sınırsız alan oldukları halde ben 3. evre olmasına rağmen 6 kemoterapi ile kurtuldum.

Bu yazı çok uzadı sanırım yarın da başka bir şey hakkında yazmaya çalışırım. Bilerek kendi yaşadıklarımı yazıyorum ki yalnız olmadığınız bilin diye.

Hepinizi seviyorum Allaha emanet olun. Kocaman sevgiler.

DUYGU SONGÜL KAHRAMAN

<E{


AVNİ'Yİ NASIL YENDİM KİTABIWhere stories live. Discover now