Who Is

Save your Brother! 17.Bölüm part-1

Bölümler geç geliyor üzgünüm.Ama söylediğim gibi sınava hazırlanıyorum.Umarım beğenirsinizYazım yanlışı varsa kusuruma bakmayın.İyi okumalar :)

1 Hafta önce.

@@Zayn@@

Clary'i yatağa yatırdıktan sonra hala ısrarla çalmakta olan telefonu elime aldım.Bu benim telefonum değildi.Jack'inkiydi.Islak gözlerini kapatmış olan Clary den uzaklaştım.Yaşadığı olayları kaldırabilecek gücü yoktu onun.Clary tıpkı narin bi çiçek gibiydi.Güzel ve kırılgan.

Telefonu açıktıktan sonra birbirine kenetlediğim dişlerimin arasından konuştum. "Ne istiyorsun seni piç herif! " İğrenç kahkahası beynimin içinde yankılanırken elimi yumruk yaptım. "Hadi ama Zayn Ufaklık hiç mi beğenmemiş hediyemi oysa benim çok hoşuma gitmişti".

O yine kahkahasını atarken Clary'nin banyoda izini gördüğü halini hatırlayınca ona bi küfür yolladım.Bi daha ona dokunursa o piç kurusunu yemin ederim öldürürüm.Clary'i birdaha o şekilde yıkılmış halde görmeye asla dayanamam.

"Ben olsam benimle daha iyi konuşurdum Zayn.Özellikle annenin yerini ararken.Cık ck hiç yakışmadı sana". "Ne saçmalıyorsun be piç kurusu? Clay'i mezarlığın ortasına telefonunla birlikte bıraktın.Çünkü beni arayacağını biliyordun.Onu getirdiğin arabayı büyük çam ağaçlarının arkasına sakladın.O tepeden tüm yolu görücektin ki böylece ben yaklaştığımda Clary'nin yanına gidebilesin.Ona özellikle annemin mezarında dokunmaya çalıştın.!"

Kısa süren bi sessizlikten sonra alkış sesiyle sessizliği bozdu. "Aferin Zayn.Dünkü çocuk büyümüş bak!" ah az. kalsın unutuyordum eski arkadaşın merhaba demek istiyordu." Bi kaç saniye sonra Jack "konuş!" diye kükredi. "A..alo?".

"Erik? Erik! " Benim hayatımı mahveden adam şimdide sevdikleriminkilerle uğraşıyordu.Ama asla izin vermicektim. "Küçük oyununuzu öğrendim Zayn.Bana yalan söyledinin.Bir kez daha. Birazdan sana mesajla bi adres atıcam.Yalnız gel. Ve çabuk ol.Çünkü oksijen sandığın kadar çok değil"

Küfretmek için ağzımı açarken o çoktan telefonu suratıma kapatmıştı.Erik elindeydi.Temiz çocukluğumdan bana kalan son şey o domuzun elindeydi.

Yatağa yaklaşarak Clary'e baktım.Soğuktan üşümüş vücudunu sıtmak için cenin pozisyonuyla uzanıyordu.Boynundan aşağı düşmüş saçları arkasından Jack'in yaptığı yara izi gözüküyordu.

O HERİFİ ÖLDÜRÜCEM.BANA KARDEŞİM DEDİĞİM DOSTUMU BIÇAKLATAN ADAMI ÖLDÜRÜCEM.AİLEMİ ELİMDEN ALAN ADAMI,SEVDİĞİM KIZIN HAYATINI CEHENNEME ÇEVİREN ADAMI ÖLDÜRÜCEM.MASUM ÇOCUKLUĞUMU ELİMDEN ALAN O DOMUZU ELLERİMLE GEBERTİCEM!

Gelen mesajla düşüncelerimden uzaklaştım.Büyük evden uzaklaşmadan önce bi battaniye bularak Clary'nin üzerini örttüm.

Arabayı çalıştırırken bir yandanda mesajı açtım.Adresi okurken gözlerim şaşkınlıkla büyüdü.Bu geçen gece Clary bulduğum mezarlıktı.Annenin yattığı mezarlık.

Jack her ne bok yapmışsa Erik'in hayatı tehlikedeydi.Ona en son söylediğim yalanın bedeli ailem olmuştu.

Hızlıca yağan yağmur görüş alanımı kısıtlıyordu.Mezarlığa vardığımda yağmur dinmişti.Etrafta kimse yoktu.Hiçkimse.Sadece ben ve mezar taşları.

Beynimi zorlayarak Jack'in söylediklerini hatırlamaya çalıştım. "Yalnız gel. Ve çabuk ol.Çünkü oksijen sandığın kadar çok değil."

Sik kafalı herif adam gibi söylese olmayacaktı .İlla bilmeceli konuşacak. Ne demeye çalıştı bu? Elimi alnıma vurdum.Erik'i bi mezara gömmüştü. Ama hangisi ? yağan yağmur yüzünden hepsi çamur içindeydi.Yeni kapanmışa benzeyen bi mezarlık hiç yoktu.

Tüm mezarlığı 2 Kez koştum ama yok.Zaman geçtikçe Erik'in hayatta kalma şansı azalıyordu. Elimi tekrardan alnıma vurdum. Dönüp durduğum alanda ayaklarım hep bi mezarda takılıp kalıyordu.

"Hayır.Hayır bu kadar aşağı düşmez" Hayır!lüften.Annemin mezarı olmaz.

Yeni bölüm yarın gelicek arkadaşlar.Okuyanlar ve yorum yapanlara çok teşekkürler.Votelemeyi unutmayın lüften ;)