Love or Hate 8.Bölüm

4.4K 138 22
                                    

Yazım yanlışları varsa kusura bakmayın.İyi okumalar :D

Gözlerimi yavaşça araladığımda yanımda mışıl mışıl uyuyan Zayn ile karşılaştım.Kolumun üzerinde doğrularak onu izlemeye başladım.Parmaklarımı elmacık kemiklerinde yavaşça gezdirdim.O çok çok güzeldi.Ok gibi olan kirpikleri beni tam kalbimden vurmuştu.

Yataktan yavaşça kalkarak komidinden resim defteri ve kalem aldım.Yatağın hemen yanı başındaki koltuğa yerleşerek nefes aldıkça inip kalkan çıplak göğüsünü izlerken elimdeki kalemi hareket ettirdim.

Onu sanki daha önceden tanıyor gibiyim.Nedenini bilmiyorum.Babam ve Abi'mden sonra kendime yakın hissettiğim tek erkek o.

Geçmişi düşünmek bana her zaman acı vermiştir.Babamın gözlerimin önünde öldürülmesinden sonra ağır bir depresyona girmiş ve hafıza kaybı geçirmiştim.Ne kadar zorlasamda ufak tefek şeyler dışında bir şey hatılayamıyordum.Daha sonrda pes ettim zaten.Çünkü geçmişi düşünmek kızgın bir demiri başımın içine sokup çıkarmak gibi acı vericiydi.Ve karanlık.

Zayn'in sesli bir şekilde esnemesiyle hafifçe gülümseyerek başımı kaldırdım.Resim defterime tekrar bakınca dehşete düştüm.Uyanmadığı için Tanrıya şükürler ederek sayfayı koparıp bire bir aynı resimlerle dolu olan çekmecenin içine attım.Ne zaman geçmişi düşünsem çizdiğim şeyi o gözleri çizmiştim.

Büyük adımlarla banyoya gittim.Tuzlu göz yaşlarım küvetteki suya çarparken saçlarımı şampuanladım.Neden ağladığımı bilmiyordum.Ama sanırım korkudandı.

**** ZAYN ******

Uyandığımda yatakta yalnız olduğumu görünce hızlıca doğruldum.Banyodan gelen su sesi garip bi şekilde beni rahatlattı.Benden kaçmamıştı.Ayağa kalkıp yerdeki T-Shirt ve pantolonumu alıp giydim.Islığımı öttürerek alt kata mutfağa yöneldim.Her ne kadar tepki vermesede dün sabah ona söylediklerim yüzünden bana kırıldığını biliyordum.Ona karşı duygularım yoktu.Sanırım.Ama kırılmasını istemiyordum.Heleki benim gibi sik kafalı bi herif tarafından.

Omleti tabağa yerleştirdiğim sırada Clary masanın yanına gelmişti.Hazırladığım kahvaltıyı görünce ağızı şaşkınlıktan açıldı.Gözleri benimle buluştuğunda utanarak başını öne eğip parmaklarıyla oynamaya başladı.Gerçekten utanmştı.İşte onu diğerlerinden ayıran bi özellik daha . Hepsi yatağımdan kalkınca arsız bi şekilde bana sokulup daha fazlasını isterdi.

Aramızdaki mesafeyi kapatıp önüne dikildim.. "Bunlarda ne için?" çenesini parmaklarımla nazik bi şekilde kavrayıp gözlerini gözlerimle buluşturdum. "Özür dilemek için dün söylediklerim için." Parmaklarımın arasında olan çenesi gerildi.Benden bi kaç adım uzağa gitti."Neden gitmedin?" "Gitmemi mi isterdin Clary?" Kollarını göğüslerinde birleştirirken aramızdaki mesafeyi kapattım.Tekrardan. "Bi SÜRTÜK olarak yalnız kalmayı tercih ederim Malik." Ona bir adım daha yaklaştım. "Beynimi sikseydimde o kelimeleri söylemeseydim." "Her sinirlendiğinde bana 'sürtük' diyeceksen işimiz var"

Haklıydı.Yüzüne karşı 2 kere sürtük demiştim.Onu uzun zaman sonra gördüğüm o gece ilk gördüğüm zamanki gibi korku vardı gözlerinde.İçimden ona sürekli küfürler yağdırıyordum.Çünkü beni güçsüzleştiriyordu.

Onu ittirerek masaya oturttum.Bu günü hiç unutmasın istiyordum."Hala bi günüm var." Gözleri şaşkınlıkla büyürken konuştu. "Neden bahsediyorsun Malik?" "Senden 3 gün istemiştim ve bugün 3.gün."

Kahvaltısını bitirdikten sonra onu odasına yönlendirdim.O hazırlanırken bende telefonumu kapattım.Kendime söz verdim.Bugün piç herif kimliğimi bi kenara bırakıcaktım.

**** CLARY *****

Bugün Zayn beni oldukça şaşırtmıştı.Önce kahvaltı hazırlamış sonrada karnavala getirmişti.Etrafta oyuncakları çalıştıran bi kaç adam dışında kimse olmadığına göre burayı kapattırmıştı.Beni küçük bi çocuk gibi heyecanlı bi şekilde elimden çekiştirmiş tüm oyuncaklara bindirmişti.Çarpışan arabalarda kahkahalarımız etrafı doldururken hava kararmıştı.

Sonra beni eve getirdi.Ama arabadan inmeyerek birbirimizi izledik.Derin sessizliği bozan o olmuştu."Neden karanlıktan korkuyorsun?" Normalde ona olanları anlatmamam gerekiyordu ama bugün den sonra ona bakış açım değişti.

Ben ona hatırladığım en ince ayrıntısına kadar anlatırken o beni şevkat dolu gözlerle dinledi.

"Sonra sonra o adam dolabın kapsını araladı ve ve" göz yaşlarım ve hıçkırıklarım yüzünden devamını getiremedim.Bana uzanıp sarıldığında hıçkırıklarım dahada çoğaldı. "Ağlama Clary. Lütfen..."

Ben sakinleşene kadar arabada oturduk.Ben kapıyı açtığımda benimle birlikte dışarı çıktı.Onu elinden tutup çekiştirerek evin arkasındaki atölyeye çekiştirdim.Dün olanları hatırlayınca ister istemez kızardım.Kapıyı açıp onu içeriye soktuktan sonra ışığı açtım.Yüzündeki şaşkınlığı görünce bende şaşırdım.

Elimle etrafı göstererek "Sen bunları dün görmedin mi?" dedim. "Hayır Ufakık sen gelmeden hemen önce girmiştim içeri.Işığı açtığımdada başka şeylere odaklandım." o arsızca gülümserken ben tekradan kızardım.Kolllarını sıkıca etrafımda sardı."En azından dün bi şey öğrendim" "Neymiş o" hala kolları etrafımda olduğundan sesim boğuk çıkı. "Südyen bedenin hakkında kesinlikle yalan söylemişsin" kollarından ayrılarak ondan uzaklatım. "ben yalan söylemedim" "hımm o zaman tekrardan bakmam gerekicek" ondan bir adım daha uzağa gittim.

"Boya kokusunun sende uyandırdıklarıyla bendeki arasında bayağı bi fark var" yanımdan geçerek arkada duran tuvale doğru yöneldi.Yüzünde hayran kaldığına dair bi ifade vardı.Resimde tamamen karanlık bi ormanda arkası dönük bi şekilde duran ve etrafına ışıklar saçan bi adam vardı.Eğer dikkatlice bakarsan kolundaki dövmelerden kim olduğunu çıkarırdın.

Ama o o kadar dikkatlice bakmayarak çekmeceden bir resim çıkarıp tezgaha koydu.Bu onu ilk çizdiğim resimdi.Kanıyla mahvettiği.Şu ana kadarki en güzel yaptığım resim."Çok güzel.Gerçek gibi" parmaklarını resmin üzerinde gezdirdi. "Ama gerçeği kadar mükemmel değil" o gülümserken homurdandım."Kendime kahve alıcam ister misin?" başını evet anlamında salladı.

Mutfaktan kahvelere döndüğümde telefonu ile uğraşıyordu.Uzanıp kahvesini elimden alırken gülümsedi. "Oh sonunda açtın Liam .40 kere arayacak kadar önemli ne oldu çok merak ettim."

Yüzü gerilirken elindeki kahveyi tezgaha koydu.Beni sertçe iterek arabasına doğru yöneldi. "Zayn neler oluyor? Zayn!" Etrafa küfürler saçarak telefonunu kapadı.. "Kapa çeneni" birkaç saniye duraksadı."Benden uzak dur Clary. Bugünü , dünü , beni unut! Yüzünü görmek , sesini bile duymak istemiyorum." Gözlerim yavaşça dolmaya başlamıştı. "Ama dün gece..." Arabasına binmeden önce bana iğrenerek baktı. "İnan dünü unutmak hiçte zor olmayacak.Bi sürtük olarak çok beceriksizdin." O arabasını köklerken ben ıslak gözlerimle arkasından baka kaldım.Yine yapmıştı.Beni bi bakışıyla cennete yükselten adam tek bir sözüyle cehennemine atmıştı..Ve benim tek yapabildiğim hıçkırıklarımla gözden uzaklaşmasını izlemekti.

Biliyorum uzun zamandır bölüm gelmedi ve yeniside biraz gecikecek çünkü hala memleketteyiz.Kusura bakmayın lütfen.Ve 5K ! size inanamıyorum.çooook teşekkürler.Vote yapanlara çooooook teekküler.Gecen bölüm yorum yapan "DirectionerGirl2626 efikaNurDemir , CerenErgn, BilgeTemel, SenaKale,fairy_inspire,TCAyseDidemAvsar, Flyingg1D, ashleydirectio7, efikaNurDemir" çok teşekürler.unuttuğum varsa özür dilerim..

Who IsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin