"Ben hala buradayım! Yanında!"

4.1K 142 3
                                    

Mulimedya: Mina ve Duru :)
Deniz ,Mina 'nin yatağında kan içinde yatıyordu. Koşarak (aslında uçarak) yanına gittim. Göz yaşlarım boynuma doğru inerken Mert 'e döndüm.
"NE OLDU !?!?!"
"Bilmiyorum koşuya çıktığım sırada sahilde yerde yatıyordu. " dedi Mert.
O hiç bir zaman böyle bir duruma düşmedi. Ve şimdi bu halde görmek...
Gözlerini açtığı an boynuna sarıldım. Acıyla konuştu.
"Sakin ol prenses ben iyiyim. "
"Tabiii canım çok iyi gördüm seni. " dedim ve onun gülücüğüne karşılık güldüm.
"Sen benim canımı yakmak için mi geldin? Ne bu hal ?" Dedim. Gülümsemeyi unutmadan.
"Benim yaratılış amacım bu. Biliyorsun. "
6 yıl önce
"Deniz bence herkes bir amaç için yaratılmış. "
"Bence de ve sen insanları mutlu etmek için yaratılmışsın. "
"Peki ya sen ?-" sözümü kesti.
"Ben insanlara acı çektirmek için yaratıldım. "

Şimdiki zaman
"Başlatma senin yaratılış amacına! Senin buraya iş için gelmediğini biliyordum. Ama bu sefer yanında kalıp sana bakmayacağım! Ne halin varsa gör !" Dedim ve hızla oradan uzaklaştım.

Eve vardığımda teyzem beni yanına çağırdı. Evden apar topar çıkınca...
"Efendim teyzoş "
"Ne oldu neden evden erken çıktın?" Dedi. Gerçeği söyleyemezdim. Eğer öğrenirse kötü olur. Benim gibi bir bela var zaten yanında. Bir de onunla uğraşamaz. Doğal olarak yalan attım.
"Kızlarla kahvaltı yapacaktık bu sabah sandım. Geç kaldım diye koşturdum. "
"Duru bir sorun yok diğmi? Bir kaç gündür eve geç geliyorsun. Bu sorun değil ama direk odana giriyorsun. Ne zaman yüzüne baksam asık. Psikoloğa da gitmemişsin. " dedi endişeyle. Evet YA! Unuttum ben onu!
"Aaaa unuttum ki ben onu!"
"Iki gün sonra bir plan yapmıyorsun oraya gideceğiz. Bu sefer ben de geliyorum. Gecenkinde tek git dedim gitmedin. "
"Tamam. " dedim acıyla. Acaba Deniz şu an ne haldedir. Tamam ayrılalı yarım saat bile olmadı ama içim içimi yemiyorda değil. Dayanamadım ve gruba mesaj attım.
"Merakdan gebereceğim Deniz nasıl?"
Mesaj gelmeyin iyice meraklanmaya başladım derken Elisa 'dan mesaj geldi.
Elisa
"Iyi gibi Bora onu bir yere götürdü şimdi Mert geliyor seni almaya oraya götürecek."
Allah allah nasıl bir yer acaba? Nerden çıktı ki şimdi ?

Kapı çalınca kapıya koştum. Gelen Mert 'di.
"Hadi gidiyoruz. "
"Nereye ?"
"Deniz 'in yanına. "
"Tamam ama nereye ?"
"Soru sormayı kes. Hadi !"
"Tamam sakin " dedim aceleyle ayakkabılarımı giyindim ve arabaya bindim. Mert son gaz gidiyordu.

"Ne bu şiddet sakin ol biraz ya !" Dedim kemerimi bağlarken.
"Ne kadar çok seviyorsun Deniz 'i ?" Dedi beni takmayarak.
"Nereden çıktı bu şimdi? "
"Ne kadar çok seviyorsun dedim ?" Dedi tekrar sakinliğini koruyarak.
"Çok. " dedim. Aslında bunu sırf sussun diye yaptim da dene bilir.
"Ne kadar çok?"
"Ne bu sorguya falan mı çekiyorsun ?"
"Sadece soru soruyoru Duru. "
"Çok seviyorum işte. "
"Ne zaman tanıştınız?"
"Ben doğarken yanımdaydı zaten. "
"Büyük yani senden. " bir yerde durduk. Garaja benziyordu.
"E abim olduğuna göre"
"Abi ?"
"Söylemedim mi size aahah "
"Evet. İnanmıyorum. "
"Sen ne sandin ?"
"Ben sizi şey sandım..."
"Oha " dedim ve arabadan hızla indim. Mert arkadan seslendi.
"DURU! Bekler mısın ?"
Bora 'nın yanına gittim. Ve peşinden garaja benzeyer yerden içeri girdim. Deniz koltukda uzanıyordu. Bıraktığım şekilde duruyordu. Gel işareti yaptı. Yanına gidip yere oturdum.
"Ben sizi yanlız bırakayım. " dedi Bora.

"Hoşgeldin prenses "
"Dalga mı geçiyorsun?"
"Neden ?"
"Dayak yiyorsun-" sözümü kesti.
"Dayak yemedim. Dayak attım! Karşı tarafı görseydin..."
"Vallaha karşı tarafı bilemem ama senin azın gözün patlamış. "
"O kavga 'nın süsü. Kavga ettiğimiz belli olsun. "
"Sıçtırtma kavgana. LAN KALPDEN GIDIYORDUM!"
"Ne kadar da severmiş abisini " Deniz böyle söyleyince aklıma Mert geldi. Nasıl bizi sevgili sandı?
Yani tamam. Belki çok yakınız ama daha yakın kardeşlerde gördüm.
Sen gördün ama Mert görmemiş olabilir.
Bilemem gördümü ama ben öyle bir şey yapmam.
Nasıl bir şey.?
Mert beni öpeceği sırada eğer Elisa bölmeseydi karşılık veriyordum
HAH! Kabul ettin.
Tamam bu kadar sohbet yeter. Şu an gözlüklü bir bela var yanımda.
"Eee anlatacak mısın ?"
"Neyi ?" Dedi tek kaşını kaldırarak.
"Neden burada olduğunu!"
"Sen bu tarz konuları sevmezsin. Ayrıca ne kadar az bilgi o kadar iyi. "
"Peki öyle olsun. Ee beni neden getirttin buraya? Bari bunu söyle. "
"Dedim ki Duru şimdi merakdan ölüyordur, ama yanimada gelmez dedim. Bu yüzden Mert 'e söyledim seni alıp buraya getirdi. "
"Beni iyi tanıyorsun. "
"E harhalde 16 yıllık bir geçmişimiz var. " dedi. Kaşını kaşıdığında yarası tekrar kanamaya başladı. Belki Bora hala kapıdadır diye dışarı çıktım. Arabanın içindelerdi. Yanlarına gittim. Mert belki ona bir şey söylerim gibisinden bir beklentiyle bana bakıyordu. Ama kızgın bir bakış atıp Bora 'ya döndüm.
"Gidip eczaneden birşeyler alır mısın? Deniz 'in yarasını temizlemeliyim. " dedim. Kafasıyla onayladı. İçeriye girerken Deniz 'in kalkmaya çalıştığını gördüm.
"Ne yapıyorsun sorması ayıp? "
"Ayağa kalkmaya çalışıyorum görmüyorum musun ?" Dedi. Beyfendi ayağını burktuğu için yürüyemiyordu.
"Onu bende görebiliyorum. Neden ?"
"Tuvalete gidicem amk dün akşamdan beri tutuyorum. İdrar torbam patlayacak. Resmen prostat olucam. "
"IIIIII iğrençleşme lan " dedim ve kolunu tutarak tuvalete götürdüm. Ben yardım edemeyeceğime göre malesef Mert 'i çağırmaya gittim.
"Senden de yardım istenmez ama ABİMİ lavaboya götürdüm yardım eder misin ?" Dedim. Tuvalete doğru gittik. Deniz çıkmıştı.
"Eee sen yapmışsın. "
"E herhalde Duru ! Tek ayağım sağlam hatırlatırım. "
"Ne bilem ben. "
"Allahım kime çekmiş bu kız ya ?" Dedi gülerek.
"Sana tabiki !!"dedim ve karnına hafif bir yumruk attım.
"Aaa kaslarım acıdı!"
"Ya saçmalamaz mısın? "
"Tamam tamam "dedi. Kolunu omuzuma atarken kafamı öptü. Sanki köpek seviyormuş gibi birde saçlarımı karıştırdı. Mert ile birlik de koltuğa yatırdıktan sonra Mert arabaya giderken garajin kapısının önünde teşekkür ettim. Tamam belki küsmüş olabilirim ama o kadar da öküz değilim.

Değişim Where stories live. Discover now