*Kaçırılma*

15.8K 541 53
                                    

Multi - Koray

Tam uçurumdan düşecekken ensemden tutup geri çekti kim olduğunu görmediğim kişi.

Sinirle arkamı döndüğümde gördüğüm kişiyle şok oldum. Bu eski sevgilim Koray'dı. Eskiden aynı okuldaydık ve beni sevdiği için onla çıkmıştım ama büyük bir kavgayla ayrılmıştık. Kavga bittiğinde bana tokat attığı için abim onu dövdürmüştü. Peki onca zaman sonra nereden çıkmıştı?

Sırıtarak "Ne oldu beni beklemiyordun galiba ha?"

Bıkkınca nefesimi verip "Ne var Koray?" Dedim. Beni takmayıp kolumdan tutup sürüklemeye başladı. "Ne yapıyorsun?" Diye cırlayınca yüzünü buruşturdu ve "Kes sesini kulaklarımı siktin!" Diye kükredi.

Beni arabaya bindirdi. Bir süre arabada bilmediğim yollarda giderken merakıma yenik düşüp "Koray nereye gidiyoruz? Ne istiyorsun?" Diye sordum merakla.

"Abinin bana yaptıklarını sana ödetmeye."

***

Saatlerdir bir depoda ellerim bağlı bir şekilde sandalyede oturuyordum ve sıkıntıdan kafayı yemek üzereydim. Abim ona ne yapmıştı da bana ödetecekti ki? Abimin onu dövmesinden bahsediyor olamazdı.

Ciddi bir şey olduğu kesindi. Abim yaptığı hataları hep benim canımı yakmak zorunda mıydı? Önce Ares, sonra Koray...

Boş depoda bağırıp duruyordum ama ne çare? Ne gelen vardı ne de giden. Cebimde telefonumun olması için binlerce dua ettim ve cebime zar zor dokunmaya çalıştım. Sonra giydiğim şeyin tayt olması ve cebimin olmadığını fark edince iyice sinirlendim.

Kapının açılma sesini duyduğumda hemen kafamı oraya çevirdim. Koray elinde bir tepsiyle buraya doğru geliyordu. İçeri bir adam daha girdi ve adam köşedeki bir sandalyeyi tam karşıma koydu. Koray adama gidebilirsin dercesine kafasını salladı ve karşımdaki sandalyeye oturdu. Gözüm elindeki tepsiye kayınca donup kaldım. Şuan fena halde sıçmıştım.

Tepside bir sürü kesici aletler vardı. Çakı, Faça, bıçak... Korkudan bacaklarım titremeye başlamıştı. Evet cesurdum ama cesurlukta bir yere kadardı...

Titrediğimi görünce Koray itici bir sesle kahkaha attı "Ne oldu korktun mu güzelim? E sen de haklısın senin yerinde olsam bende korkardım. Gerçi abin daha kötülerini yapmıştı bana... Ama bak eski sevgilimsin diye kıyak geçiyorum fazla acıtmayacağım." Deyip göz kırpınca böyle bir şerefsizle çıktığım için kendimden iğrendim.

"Bir kızın canını acıtacak kadar düşmüşsün sen! Gücün anca bana yeter zaten piç! " Diye bağırdım tüm gücümle. Sesimin bu kadar kararlı çıkmasına hayret ettim ama şuan bunu takmayacak kadar sinirliydim.

Koray benden bu tepkiyi beklemiyordu sanırım. Afalladı önce ama sonra yine o pislik suratı eski haline döndü ama gözünden öfke saçıyordu. Fazla sinirlendirmiş olmalıydım.

Şuan yanaklarımı hissetmiyordum. Çok fena tokat atmıştı. Şimdi abim olsaydı neler yapmıştı ona... Gözlerim yine istemsizce dolmuştu.

"Bırak beni artık. Zaten haftalardır iyi değilim görmüyor musun ne istiyorsun benden?" Diye bağırdım. Sesim depoda yankılanmıştı.

"Bir şey istemiyorum uslu dur yeter." Dedi gülerek.

"Piç!" Diye bağırdım. "Ne o abim size çok mu battı da gelen geçen acısını benden çıkartıyor ha?"

Birden şiddetli bir şekilde kapıdan ses gelince kafamı oraya çevirdim. Gözlerimi şaşkınlıkla araladım. Ares gelmişti ve fazlasıyla öfkeli görünüyordu. Elinde bir silah vardı ve arkasında da bir kaç tane bayılmış yerde yatan koruma.

KAÇAK AŞK #Wattys2017Where stories live. Discover now