Ju: seninle çok işimiz olacak. Ve liseden mezun olduğumuzda sen acınası halde olacaksın!!
***************
Hazır bana yakınken yüzüne tükürdüm tam kaçacakken kolumdan tuttu. Arkamdaydı ve kolumu ters çevirmişti. Canım çok yanıyorduuu!
-eğer bu tür hareketleri bir daha yaparsan kolu kırarım dedi kolumdan çıt sesi gelinceye kadar döndürdü. Sonra itti yere yapıştım.Kolum ve popom çok acımıştı. Onlar uzaklaşınca yerden kalktım gözlerimden akan yaşları durduramıyordum eve doğru koştum. Gözlerim şişene kadar ağladım.
Sabah kalktım havada inanılmaz şekilde yağmur yağıyordu okula gitmek istemiyordum, ama devamsızlık yaparsam sonu benim için hiç iyi olmayacaktı. En sonunda gitmem gerektiğine karar verip hazırlandım. Hava yağmurluydu bu yüzden ince çorabımı giydim üstüne şortumu geçirdim. (Multimedya da kıyafetini paylaştım.) okula gittim ama hiç bir şey olamadı.
2 saat sonra;
yemekhaneye indiğim oradaydı. Yemeğimi aldım ve oturdum. Yanımdaki masaya oturdu. Yemeğimi yerken ensemde bir nefes hissettim. Kimin olduğunu tahmin etmek hiç zor değildi.
-annen yaşasaydı ve senin bu halini görseydi o bile seninle dalga geçerdi dedi ve kahkaha atmaya başladı! Ne demekti şimdi bu benim ölmüş anlemle dalga geçiyordu hiç düşünmeden elimdeki mayonez şişesini yüzüne fışkırttım o da bana makarna fırlattı yemekhanedeki herkes yemekleri birbirine fırlatıyordu bir anda içeriye müdür geldi
Mü: ne oluyor burada!!!!! Diye haykırdı. Herkes bir anda susmuştu.
Mü: bunu kim başlattı?!?!?!. Hemen bana cevap veriiin!! Yemekhanedeki herkes Justin ve beni gösteriyodu lanet olası kaltaklar!!
Mü: okuldan sonra 2 ne ikisi hatta 3 saat boyunca cezaya kalıyorsunuz anladınız mı? Şimdi herkes yerlerine otursun ve yemeklerini yesin!
-ne yaptığını gördün mü aptall! Şimdi seninle cezaya kalıcam.!
Ju: ne güzel işte kulağıma eğilerek eğlenmek için 3 saatimiz var. bence yeterde artar bile dedi sırıtarak yemekhaneden çıktı.eyvah şimdi boku yedim!!
-OKULDAN SONRA CEZADA
Okulun kütüphanesinde cezaya kalmıştık. İçeri girdiğimde o yoktu. Geçip bir sıraya oturdum. 1 dakika geçmeden yanıma oturdu.
-yanımdan kalkar mısın?! Alaylı bir tavırla
ju: yoo dedi. Ayağı kalktım gidecekken kolumu tuttu
ju: burada oturcaksın yoksa senin için hiç iyi şeyler olmaz. Oturdum gerçekten ondan korkuyordum. İçeri müdür girdi.
Mü: 3 saat boyunca burada oturun ve ödevlerinizi yapın. Benim küçük bir işim var çıt duyarsam gelirim ve yemekhaneyi size temizlettiririim! Dedi ve çıktı.
Çıktığı anda Justin bana kitaplarını uzattı
Ju: ödevlerim yapman için seni bekliyor.
-asla senin ödevleri yapmam.kolumu tuttu,
Ju: emin misin?
- justin bırak canım yanıyor!! Bıraktı be itaplarıı bana uzattı. Onun ödevlerii bitirdim.daha yarım saat geçmişti LANET OLSUN !
Ju: bana para ver. Dediğinde gayet ciddiydi.
-neden benden para istiyorsun? Senin zaten paran vardır. Zangin züppenin tekisin!.
Ju: evet var ama senin paranı istiyorum.
- sen ve senin üeten hepiniz tam bir piçsiniz. Dedim önüme dönüp kitapları karalamaya devam ettim.
Ju: düzgün konuş sürtük! Sen benim oyuncağımsın unuttun mu? Cevap vermedim konuyu daha fazla uzatmak istemiyordum. Bir anda içeri müdür girdi.
Mü: umarım sessizce beni beklemişsinizdir. Şimdi size verdiğim yerleri okuyuun. Uyumak üzereydşm saatler geçmiyordu.
2 SAAT SONRA:
Zilin sesiyle kendime geldim
Mü: pekala çocukalar çıkabilirsiniz umarım çok sıkılmışsınızdır. Dedi ve çıktı. Eşyalarımı topladım. Justin tam ağazını açıp birşey söyleyecekken telefonuna mesaj geldi gelen mesaja sinirle baktı ve yerinden hızla kalkıp gitti. Ne olmuştu şimdi buna?
Eve gittiğimde saat tam 18;03 tü vay canına! Duş aldım yemek yedim. Televizyon izledim saat gecenin 2 si olmuştu tam yatacakken Noel'den mesaj aldım
" cumartesi günü evime geliyorsun merak etme justin olmayacak seninle çok önemli bir konu konuşmalıyım."
"-hayır gelmiycem."
"Gelmezsen neler olucağını biliyorsun."
Şimdi ben ne yapıcam kahretsin! Gitmek zorundayım gitmezsem çok kötü şeyler olur!
