Siktir?Farketmiş miydi yoksa?Bunu nasıl açıklayabilirdim ki?

"Bu bankın 1.Hokage'nin diktiği bir ağaçtan yapıldığını biliyor muydun?"

Çok şükür!

"Vay!Gerçekten mi?"Bir kere daha banka baktığımda çince birkaç karakterin kazınmış olduğunu gördüm.

"Evet."dedi kibarca.Daha sonra biraz daha bana yaklaştı."Um...Ayıp olacak ama...ıı..demin ağladın mı acaba?"

!!!NERDEN ANLADI???

"Gözlerin...kıpkırmızı.''

Bu çocuk düşüncelerimi mi okuyordu böyle?Boruto'nun tam tersiydi.

''Yoo!''dedim ayağa kalkarak.Gerginleşmiştim.Geride bıraktığım siyahlı çocuk gözlerini banka sabitlemişti..MENDİLE.

Hemen mendili alıp cebime tıkıştırdım.

''B-Ben....a-aslında...''

REZİLLİK.

''Gerçekten..kaba olmak istememiştim...sadece..ben..''

KONUŞAMIYORDUM.Çünkü aklıma mantıklı bir cümle gelmiyordu.

Yüzünde şaşkın bir ifade oluşmuştu.

''Sen...''dedi.SIÇMIŞTIM SIÇMIŞTIM! ''Sen gerçekten ağlamışsın.''

Sesi o kadar nazikti ki ona çekildiğimi hissettim.

''Seni bu kadar üzen ne,Sarada?''

''Adımı nerden biliyorsun?''dedim korkarak.Beni nasıl tanıyordu?

Banktan kalktı ve tam karşımda durdu.Rahatsı edici bir biçimde bana yaklaşmıştı.

''N-Napıyorsun?''dedim sinirle.''Sen kimsin?Beni nereden tanıyorsun?''

Gülümsedi.Garip bir gülüşü vardı.Ama sıcaktı.En azından öyle bir izlenim vermişti.

''Seni tanıyorum.''dedi gizemli bir bakış atarak.''İlgimi çekiyorsun.Akademiden beri bu böyle.''dedi.

Kafam karışmıştı.Akademi?Bu çocuğu daha önce gördüğümü hatırlamıyordum.Hem de hiç.

''Yalan atıyorsun.''dedim sinirle.''Seni hiç görmedim.Hem de hiç!''

Bu çocuk neyin nesiydi böyle.

''Üstelik adını bile bilmiyorum.''Sinirle cebimden sümüklü mendili çıkardım ve çocuğun eline tutuşturdum.Gitmek için arkamı döndüğümde kolumdan tuttu.

''Ah...O zaman gerçeklerden bahsedelim.Sen...benim için çok önemli birini kurtardın.''dedi.''Seni oradan biliyorum.''

Daha sonra bir kafeye oturduk.Bana olan biteni anlatmaya başladı.Yavaş yavaş anımsıyordum.Olay 2 sene önce olmuştu.Annemden medikal jutsuyu yeni yeni öğreniyordum.Henüz çok az şey öğrenmiştim ama yaraları iyileştirmek konusunda büyük bir başarı sergiliyordum.Ve bir gün sokağın birinde yaralı bir köpek buldum.Tabii ki ilk yaptığım şey onu iyileştirmek olmuştu.Tasması vardı yani bir sahibi olmalıydı.Ama küçük köpeği arayan hiç kimse yoktu.Bu yüzden iyileşene kadar annem bizimle kalmasına izin vermişti.Daha sonra da Kiba-san'a verdik.

''Ah.''dedim üzgün bir yüz ifadesiyle.''Onu Kiba-san'a verdik..Hiç kimse gelmeyince ne yapacağımızı bilemedik.''

Gülümsedi.''Onu kurtardın,Sarada.''Daha sonra devam etti.''Annemler evde bir köpek istemiyordu ve bu yüzden onu evden atmak zorunda kalmıştım.Bundan dolayı da kaza geçirmişti.Senin onu iyileştirmeni izledim.Ve tabii onunla oynamanı.Ona mükemmel baktın.''dedi.Daha sonra teşekkür etti.

''Beni unutmamanı sağlayacak kadar önemli miydi senin için?''diye sordum.''Hala da öyle mi?''

''Sarada.''dedi sakin bir ses tonuyla ''14 yaşındaydım.Tek dostum o küçük köpekti ve eğer ölseydi ben de vicdan azabından ölürdüm.''

Ona kanım ısınmıştı.Daha sonra sorup sormamak arasında kaldığım bir soruyu büyük bir cesaretle sordum.

''S-Sen...benden hoşlanıyor musun?''

Gülümsedi.

''Sana borçluyum..Bunun....daha çok minnettarlık olduğunu düşünüyorum.Aynı zamanda seninle tanışmak da istiyordum..''

Kızardı.

''Ve sen

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

''Ve sen......çok güzel bir kızsın.''

Kızardım.

Ayağa kalktım.

''H-Her neyse!''dedim.''Eğer bu köpek senin için çok önemliyse ona bir isim vermeliydin,değil mi?Biz annemle ona Patates diye sesleniyorduk.''

Güldü.O da benimle birlikte ayağa kalktı.

''Bunu daha önce söylemeliydim ama...Adım Ren. ''dedi ve hesabı ödeyip gözden kayboldu.

Gerçekten bu çocuk....garipti.Hem de fazlasıyla.

...

Bu boka benzeyen günün sonunda kendimi eve atmıştım.Annemle babam dönmüştü ve çok mutlu görünüyorlardı.Babam annemi gıdıklayıp duruyor,annem de evi kahkahalarıyla aydınlatıyordu.Ben ise bok gibiydim.Yukarı,odama çıktım.Pijamalarımı giydim ve kendimi yatağa attım.Konohamaru-sensei'in dediğine göre yarın görevlere başlıyorduk.Bu demek oluyordu ki Boruto'yu görmek zorunda kalacaktım.Bir anda kalbime bir ağrı saplandı.Bugün ki görüntüler gözüme geliyordu.Ve daha fazlası..Boruto'nun Mayu-san'a sarıldığı görüntüler,el ele tutuştukları görüntüler......öpüştükleri görüntüler.Kafamı yastığa gömdüm ve sinir krizi geçirdim.Kafamı kaldırdığımda yastık birkaç tüycükten ibaret kalmıştı.Aman Allah'ım..Ben nasıl Boruto'ya böyle aşık olabilmiştim?








HEYYOO!!Bu bölümde yeni iki karakteri de tanıttım.Amacım da buydu zaten.Ve size bir şey söyleyeyim.Bu karakterler yüzünden daha çok çekecek olan kişi Boruto.Çünkü Mayu zaten salak bir kızken,Ren çok mükemmel bir erkek.Tabii bazı şeyler hariç..Neyse bunlar dediğim gibi de olabilir,olmayadabilir.Yorumlarınızı eksik etmeyin lütfen!!Ve diğer çiftlerden yazmak istiyorum ama şu an BoruSara isteyenler çoğunlukta o yüzden onları one-shot(tek bölümlük) gibi yazıcam umarım beğenirsiniz!!

Boruto&Sarada (BoruSara)Where stories live. Discover now