Yapmak Zorunda Olduğum Bir İş

69 5 2
                                    

Sözleşmiş gibi aynı renkleri giyinmişlerdi.Esin de yırtık bir jeen ve siyah gömlek tercih etmişti. Şapka yerine gözlüklerini takmış saçlarını da açmıştı. Yong gülmeye ara verip;

"Böyle giyinince çift gibi olmamışmıyız sence de :)"

Esin Yong'un söylediklerine hak verdi ve Yong'a beklemesini söyleyerek Odasına girdi. Aceleyle beyaz tşörtünü giyip çıktı ve yola koyuldular. Yong yol boyunca İstanbul'u seyretti. Esin'in beklediği yoğun trafik olmayınca istenilen saatten erken gelmişlerdi. Bu yüzden Esin vakit geçirmek için Yong'a bir kaç yer gezdirdi. İstanbul'a ilk kez gelen Yong sürekli grup arkadaşlarına göstermek için resim çekiyordu. Bir resmide instagramda paylaşacaktı ki Esin engel oldu.

"Ne yapıyorsun sen. Bütün hayranlarını buraya toplayacaksın şimdi. Gizli geldiğini unuttun galiba. Bu açığa çıkarsa sorumlusu ben olurum."

Yong nedense bu gizli gelmek fikrine alışamamıştı bir türlü. Esin'in uyarısıyla instagramdan onu takibe alan hayranlarının onu bulma olasığı gözünü korkuttu. Ama burada geçirdiği süre boyunca eğlenmek istiyordu. Elindeki telefonu Esin'e uzattı.

"Hımm. O zaman açığa çıkmasını istemiyorsan benim resimlerimi çekmen gerek. "

Yong'un bu tehtidvari isteği Esin'in hoşuna gitmemişti ama yapabileceği bir şey de yoktu. Her ne kadar Yong'un sorularını görmezden gelsede istediklerini yapmak zorundaydı. Neticede bunun için görevlendirilmişti. mecburda olsa yüzüne memnuniyetsiz ifadeyi yerleştirmeyi ihmal etmedi.

"Sadece resmini çekmemi istesende yapardım."

"Nedense istediklerimi yapmayacak gibi duruyorsun hep. Hadi alda çek o zaman."

"Peki."

Yong sabahki gerginliği almak için Esin'e komik komik pozlar veriyordu. Ve başarılıda olmuştu.

"Bu pozlardan biri medyaya sızarsa rezil olursun biliyorsun değil mi?"

"Montaj olduğunu söylerim. Sonuçta benim gibi yakışıklı birinden böyle pozları kimse beklemez."

"Haklısın."

Esin'in onayıyla Yong keyiflendi.

"Demek yakışıklı olduğumu düşünüyorsun. Bu kız iltifat etmesini iyi biliyor."

Esin öyle olmadığını öyle düşünmediğini söyleyecekti ki vazgeçti gülümsemekle yetindi. Her ne kadar bunu açıkça söyleyecek karakteri olmasada Yong'un yakışıklı olmadığını söyleyemezdi ki söylerse bu yalan olurdu. Yong'un kendisini neşelendirmek için çaba harcadığını da görebiliyordu. Düşünceleri bir kenara bırakıp komik Yong'un resimlerini çekmeye devam etti. Buluşma saati gelmişti. Görüşme akşam yemeği sırasında yapılacaktı. Yong için Türkiye'nin meşhur yemekleri hazırlatılmıştı. Yemek sırasında Esin de organizasyon şefinin ve Yong'un konuşmalarını çeviriyordu. İki tarafta anlaşmaya varmıştı. Bir saat süren yemeğin ardından yarınki sözleşme protokolünü kararlaştırdılar. Protokolde gizli yapılacaktı ve çekilen resimler Yong'un ülkeden ayrıldıktan sonra medyayla paylaşılacaktı. Bunlar konuşulurken bir yandan da masada iştahla yemekler yeniliyordu. Yong hariç. Sabahki sert çıkışı aklına gelen Esin Yong'a karşı kendini suçlu hissetti. Ama onu bir Kore lokantasına da götüremezdi. Masada konular karara bağlanınca tuvalete gitmek için izin istedi. Tuvalette internetten otele 2 saat sonrası için yemek siparişi verdi ve masaya geri döndü. Artık otele dönme vakti gelmişti. Arabada gün boyu şebeklik yapan Yong'un sesi bile çıkmıyordu. 1 saat sonra otele döndüler. Esin Yong'u odasına bıraktı ama Yong yalnız kalmak istemiyordu. Esin duş alıp üzerini değiştirip geleceğine dair söz verdi. Yong odasına girdi duş aldı üzerini değiştirdi ve Esin'i beklemeye koyuldu. Yarım saat olmuştu ama Esin hala gelmemişti. Bir ara eli telefona gitti ama hazırlanmasının zaman alacağını düşünerek kendini avuttu. Bir saat sonunda esin hala yoktu. Gelmekten vazgeçtiğini düşünüp uyumaya çalıştı ama açlıktan uyuyamıyordu. Kapı çalınca hemen gidip açtı. Esin'i görünce sevinçten neredeyse boynuna atılacaktı ki kendi frenledi. Bu Esin'in hoşuna gitmezdi. Duraksayınca Esin'in elindeki paketleri fark etti.

For One Fine DayOpowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz