17.Bölüm Part-2

6.5K 156 42
                                    



Jenny teyzenin odası hazırlandığında Cassandra ona eşlik etmek için ayaklandı.

"Uzun bir yolculuğun ardından dinlenmek benim gibi yaşlı bir bayana iyi gelecektir. Hadi sana iyi akşamlar bitanem."

"Sana da iyi uykular şekerparem. Bu arada geldiğine sevindim."

Teyzesi ona samimi bir gülümseme gönderdiğinde içinin ısındığını hissetti. Dünyada onu hiçbir çıkarı olmadan, her şeyiyle seven tek insanın o olduğunu gayet iyi biliyordu. Bu yüzden teyzesinin yeri onda çok farklıydı. Belki de küçüklüğünden beri hep yanında olması aralarında ki bağı kuvvetlendirmiş ve kopmayacak bir noktaya getirmişti. Christian bu durumdan fazlasıyla memnundu.

Teyzesine aynı şekilde karşılık verdikten sonra ayağa kalktı. Alnına tüy kadar hafif bir öpücük kondurduktan sonra çalışma masasının ardındaki deri koltuğa oturdu.

O sırada Cassandra ikisini izlerken tuhaf bir duygunun içini işgal etmesine engel olamadı. Kocasının teyzesine olan bakışlarındaki sevgi kırıntıları kalbini yumuşattı. Sert olmaya çalışsa da bu tarz sahnelere tanık oldukça etrafındaki buzları sanki biri ateşe veriyor küçük bir kısmını eritiyordu. Cassandra duygusal biriydi son yıllarda öğrendiği şeylerden ve tanıdığı insanlardan dolayı bunu pek gösteremese de...  Sadece bedeni kirlenmişti. Hem de bir çok kez. Ama bildiği bir şey vardı: 'İnsanın ruhu bataklığa saplanmadığı sürece güneş onun için her gün yeniden doğardı.' Çünkü iyilik bir yolunu bulup, muhtaç insanlara ulaşıp onların hayatını aydınlatarak göklerdeki bir kuş kadar özgür hissetmesine yardımcı olurdu.

Böyle olmalıydı da! Yoksa iyiler asla kazanamaz dünya kötülerin hakimiyeti altında terk edilmiş bir harabeye dönerdi. Tabi kötülerin galibiyeti tattığı zamanların azımsandığı söylenemezdi. Bu durum gökteki bir yıldızın evrenin boşluklarında yok olmasıyla aynıydı. Çünkü her bir yıldızın sırayla yok olması gecelerin giderek karanlık bir kuyuda kaybolmasıyla eş değerdi onun için.

Dünya başka bir diyara geçiş gibiydi. Her bir aşama da karşılaşılan zorlukları yenebilmek, tabi tutulduğu testleri başarıyla geçebilmek ölümden sonraki hayatında ona büyük bir kolaylık sağlayacaktı. Tabi ne kadar başarılı olduğu konusunda pek bir fikri yoktu. Zamanında yaptığı kötülüklerin, iyiliklerini gölge de bırakmasına az kalmıştı. Belki de çoktan kalmıştı fakat bazı şeylerde olduğu gibi bunun da farkında değildi Cassandra.

Jenny teyzeye kalacağı misafir odasına kadar eşlik ederken içindeki ses çığlık çığlığa konuşarak zihnini meşgul ediyor bir şeylere odaklanmasına engel oluyordu. Odaya girdiklerinde pencerenin açık olması nedeniyle içeriye giren tatlı bir esinti cildini yalayıp geçti. Esen rüzgarın etkisiyle havada uçuşan şam kumaşından yapılmış kırmızı perde ahenkle dans ediyor gibiydi sanki. Hemen yanında bulunan beyaz lake tuvalet masasının üstündeki mektuplar dikkatini çekti birden. Fakat sorup sormamakta kararsız kalmıştı. Belki de onun için kötü bir anısı olan mektupları yazan kişiyi tekrardan aklına getirecek ve içine düşen mutsuzluk tanesi Jenny teyzenin huzurunu kaçıracaktı. Merakını yenmeye çalışsa da en sonun da savaşı kaybedeceğini biliyordu.

Jenny teyze direkli, üstünde cibinliği olan Marsilya yatak örtüsü serilmiş yatağın üstüne oturdu. Başını yatağın direğine yaslayarak derin bir nefes aldı. Cassandra'nın mektuplara baktığını fark ettiğinde gözleri buğulandı. Hüzünlü bakışları onun dikkatinden kaçmayınca Cassandra hemen telaşa kapıldı. Bu kadının üzülmesi onu gerçekten de etkiliyordu. Fransa'ya gittiğinde ilk dört ay onunla beraber yaşamış ve o süre zarfında Jenny teyzeyi iyice benimsemişti. Onun evinden ayrıldıktan sonra çok görüşemeseler de Jenny teyzeye duyduğu sevgi ve saygı asla azalmamıştı. Çünkü fazlasıyla iyi bir kadındı. Cassandra Jenny teyze ile konuştuğu zamanlarda onun kanatları olmayan insan görünümlü gökten inmiş bir melek olduğunu düşünürdü. O saflığın, iyi niyetin ve masumluğun vücut bulmuş haliydi. Bunu onun gözlerine bir kez bakan biri bile rahatlıkla anlayabilirdi. Bakışlarıyla insanın bedeninin içine hapsettiği, her geçen gün özgürlüğüne kavuşmaya daha yakın olduğu ruhunu görebiliyordu sanki. Ve hayatı boyunca hiç evlenmemişti. Aslında evlenmemesinin nedeni güzel olmaması ya da fakir olmasıyla alakalı değildi. Yaşlandığı için yüzüne yerleşen kırışıklıklar ve yıllar geçtikçe alnına yerleşen çizgiler olsa da hala duru bir güzelliğe sahipti. Gençliğinde de göz kamaştıran bir güzelliğe sahip olduğunu belli ediyordu,  Evlenmeyişinin nedenini hep merak etse de bir türlü soramamıştı. Belki de alacağı cevap onu mutsuz edeceği için sormaktan korkmuştu.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Jul 29, 2022 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

KALBİM SENİNLE Where stories live. Discover now