Kore Maceram!

......

Kalbim çok hızlı atıyordu vurulan ben değildim ama kim vurulmuştu.

sanki tüm suç bendeymiş gibi hissediyordum. Herşey benim yüzümden olmuş gibi hissediyordum.

Korkuyla arkamı döndüm gözlerim dolmuştu ama bir anda rahatladım kimse vurulmamıştı. Rahatlamam adamların kollarımızı tutmasıyla gitmişti luhan la yoo seungun da kolları tutulmuştu bizi hemen arabaya bindirdiler luhanla yoo seung uda diğer arabaya bindirdiler.

Her nekadar çok korksamda luhan vurulmadığından içim rahatlamıştı.

Nereye gittiğimizi bilmiyorduk bir yerlerden geçiyorduk iki yanımızdada adamlar vardı sonra bize iğne batırılmıştı gözlerim yavaşça kapanmıştı.

....

Uyandığımda ben ve cinsiyu arabanın içinde adamlar dışardaydı hemen etrafı incelemeye başlamıştım düzgün hiç ev görünmüyordu sadece deniz,ağaçlar ve uçak pisti vardı sonra bir anda kapılar açıldı bizi indirdiler.

"nereye götürüyorsunuz bizi " dedi cinsiyu

Bizi çekiştire çekiştire uçak pistine benzer biryere gmtürdüler.

Diğer kızlar bir uçağa bildirilmişti ve uçakları havalanmıştı. Sanırım bizde uçağa bildirilecektik.

Kafamı çevirdiğimde luhan ve yo seung da getirilmişti.

Gerçekten bunlar gerçekmiydi neler oluyordu ben düşünürken birsürü siyah giyinmiş adam geldi sanırım bu gelen adamlar bizi kaçıranların lideriydi.

Bir süre birşeyler konuştu buradaki adamlarla sonra bir uçak indi adamlarda arabalarını binip gittiler.

Luhanları bizim yanımıza getirdiler sanırım luhanlarda biz gibi uçağa bindirileceklerdi gözlerim luhana bakıp bakıp duruyordu korkum o yanıma gelince azalıyor gibi hissediyordum.

Sanırım gitmemizin vakti gelmişti bizi uçağa bindiriyorlardı biz cinsiyuyla bırakın bizi diye bağırıyorduk ama adamlar umursamazcasına bizi uçağa bindirip kapıyı kapatmışlardı.

Uçakta sadece biz vardık en azından arkada uçağı kullanan tarafta kim kaç kişi vardı bilmiyordum.

Uçak bir anda havalanmaya başladı biz sarılıp yere düştük.

Düştüğümde bacağım demirin kenarına girmişti kanamaya başladı ayağım çok uyumuştu.

Cinsiyu hemen endişeyle ne yapacağına bakıyordu baya kanamıştı.

"iyimisin acıyormu"diye endişeyle söyledi cinsiyu

Luhan tişörtünün kolunu yırtıp bacağıma sardı. Ben o sararken canımın acımasını olanları unutup sanki hiçbirşey olmamış gibi ona odaklandım.

"iyimisin" diye sordu luhan

"evet iyiyim "dedim

Cinsiyu beni kaldırmaya çalıştı ama kaldıramıyordu sonra luhan geldi beni kucağına alarak orada koltuğa oturttu.

"teşekkür ederim" dedim gülümseyerek

Cinsiyu hemen yanıma oturdu kalbim çok hızlı atıyordu.

Nasıl kaçacağız neler olacak konuşmaya başlamıştık adamların işleri biraz bozulmuştu çünkü şuan bir idol yanımızdaydı yanlışıkla onuda kaçırmışlardı ama hala neler olacak bilmiyorduk tek bildiğim çok yorgun olduğumdu.