İNTİKAM KARDEŞLİĞİ

Gözlerin ateşi

Sabah Vakti

İki bine yakın kardeşlik askeri meydana geldiler . Meydana geldiklerinde Ali ağa elini kaldırarak meydanda düzen oluşturmalarını emretti . Kardeşlik askerleri bir müddet bekledikten sonra meydanın kuzey tarafindan ki yoldan hızlı bir şekilde gelen atlı askerler olduğu göründü. İlk başta belirgin olmayan yüzleri iyice yaklastiklarinda belirginleşti. Gökturan en önde siyah işlemeli ,kırmızı kaplamalı ,zincirli zırhıyla ağır ağır atının üstünde ilerliyordu. Arkasında çift sıra halinde ilerleyen Torumtay , Kutlu onların arkasında Tarkan Tuman beyler Gökturan nı takip ediyorlardı. Gökturan meydanın tam ortasına geldiğinde durdu . Arkasından gelen bey lerde tek sıra halinde dizildiler . Gökturan atını bir kaç adım öne çıkararak askerlere baktı. Askerin gözlerindeki savaşma arzusunu gorebiliyordu . İçlerindeki İntikam artık onlarin intikamıydi. Bir müddet daha baktı askerlere sonra Torumtay ın yanına gelmesini işaret etti Torumtay atını sürerek Gökturan nın yanına geldi ve Gökturan a bakarak.

---Buyrun beyim .

Gökturan Torumtay a baktıktan sonra konuşmaya başladı.

---Beylik askerleri nerde ?

Torumtay durdu biraz sonra konuşmak için devam etti.

---Beyim onlar bize yolda katılacaklar Turkmen askerleriyle .

Gökturan Torumtay ın konuşmasından sonra askerler haraket etmelerini işaret etti . Gökturan nın emri üzerine Ali ağa bütün askerleri şehirden çıkmaları için harakete geçirdi. Şehrin en büyük kapısı olan güney kapısına giden büyük sokaktan giderken sokak kardeşlik askerlerinin ayak sesleriyle inliyordu. Askeri kafilenin en başında Gökturan ve beyler vardı. Halk askerleri karşılamak için sokağın iki yanına dizilmiş tezehurat yapıyorlardı. Askeri kafile yavaş yavaş şehirden çıkarken ,şehrin bekçi valisi olarak atanan Murat bey kendi konağın nın balkonundan askerlerin çıkışını izliyordu. Orta yaşlarda rağmen tecrübeli selçuklu komutanı iken Gökturan a bağlılığını sunmuştu. Balkondan askerleri izlerken yanına yardımcısı zülfikar ağa geldi . Zülfikar ağa Murat beye baktı kendisinin geldiğini fark etmemişti. Onun için okusuruyormus gibi yaptı boğazından boğuk bir ses çıktı . Bunun üzerine Murat bey sesin geldiği yöne doğru başını çevirdi . Yardımcısının geldiğini görünce geri balkondan askerlerin çıkışını izlemeye devam etti. Bunu üzerine yardımcısı kısık sesle.

---Beyim emretiginiz üzere Öz muhafızları nın başına ferhat ağa yı geçirdim. ( öz muhafızları : Gökturan beyin şehri aldıktan sonra kurduğu birliktir . Bu birliğin görevi şehirdeki beyleri, konakları, şehir kapısı , şehir içindeki asayiş korumak gibi . Askeri sayısı bin kişidir. )

Murat bey yardımcısının konuşması ardından yardımcısına dönerek . İç geçirdi sonra konuşmaya başladı.

---Sence benim düşüncem ne olabilir .  Öz muhafızları nın başına neden kendi adami mi geçirdim.

Yardımcısı bunun uzerine biraz düşündü . Tam cevap vereceği sırada Murat bey devam etti.

---Çünkü arkasında dayanağı olmayan bir insan hiçbir şeydir . Bu sandığımız gibi beylik oyunu değil . Bu kanlı bir oyun, bu oyunda tarafımız bellidir . Eğer oyunda tarafımız olmazsa kurban olursun .

Yardımcısı kafasını sallayarak karşılık verdi . Murat beyin gözlerindeki ateşi girebiliyordu çünkü . Murat bey bir müddet daha dışarıyı izledikten sonra yardımcısına dönerek .

---Bana Oktay beyi çağır bakalım onun oyundaki tarafı neymiş .

Yardımcısı bunun üzerine selam verdikten sonra balkondan ayrıldı , Murat bey ise balkondan şehri izlemeye devam etti.

Akşam vakti .

Murat beyin konağı .

Oktay bey masanın diğer köşesine otururken Murat bey de Oktay beyin karşısına oturdu. Oktay bey bu davetin neden olduğunu anlamadığı için normal bir yüz ifadesiyle etrafına bakiniyordu. Masanın ihtişamı oldukça göz aliciydi bunu yanında salonda oldukça büyüktü sanki bir sultanın sarayı gibiydi. Oktay bey daha fazla uzatmadan konuşmaya başladı.

---Beyim bu daveti neye borçluyuz ?

Murat bey hafif bir gülümseme attı . Sonra konuşmaya başladı.

--- Bilirmisin karıncalar küçüktürler , dokunduğun an ezilir giderler . Tek başlarına bir halta yaramazlar , savasamaz , yemek taşıyamaz ve en önemlisi hayata kalamazlar .

Murat konuşmasını bitirdikten sonra önünde duran çorba dan bir kaşık aldı. Oktay bey ise Murat beye bakarak.

---Yani beyim .

Murat masanın kosesinde bulunan bezi alarak ağzını sildi sonra geri yerine koydu . Karşısında oturan Oktay beye baktı ve devam etti.

---Sen tek karınca olmak mi istersin yoksa bize katılıp tek olan karıncaları ezmekmi?

Oktay şaşırdı böyle bir teklife ve öfkeyle.

---Siz de kimsiniz . Yüce Gökturan beyimize karşı mi gelirsiniz .

Murat bunu üzerine ciddileserek .

---Ateşle oynama ,  çünkü o ateş seni aşar , yakar ,bitirir  kül olursun. Sana son bir kere daha soracam . Ateş olup dahada gür olmak mi istersin yoksa o ateşin seni yakmasını mı?

Oktay bey bunu üzerine sinirli bir şekilde ayağa kalktı ve bağırarak.

---Benim yolum beyimiz Gökturan a feda olsun .

Diyerek salondan dışarı çıktı . Murat bey ise Oktay bey dışarı çıktıktan sonra bir müddet oturduğu yerde güldü. Sonra yardımcısını çağırdı. Yardımcısı Murat beyin oturduğu masanın yanına gelerek selam verdi. Murat bey ysrdimcisinda dönerek .

---Ferhata haber sal vakit geldi Oktay beyin en yakın adamlarını öldürsun .