Lüsyüs'ün Hayatı

Lüsyüs'ün Hayatı Değişiyor

Lüsyüs, kendini uzun bir zaman boyunca Voldi ve diğerleriyle yaptıkları işlere adamıştı. Voldi'nin Heri'yi gebertme planları sonunda istediği kaliteye ulaşmaya başlamıştı ve zurnanın zoooortt dediği yere gelmişlerdi. Bakanlığı ele geçireceklerdi. Birçok düzenleme yapmaları gerekmişti. Öncelikle ölüm yiyen kimliklerini bir kurum resmiyetine getirmelilerdi. Bu yüzden bed boy dövmesi (o yılanımsı işte) yaptırıp formalarını yeniletmişlerdi. Sneyp'in bulduğu yeni bir sloganları vardı: "ÖlÜm ßîr mIzrÂkšÂ gÜšElÏm, bEn dÂh QEškĮnÌm bÏl ÏštEdÌmmm..." Her şey hazır olunca, faliyete(kaç a var lan bunda?) geçtiler.  Bakanlığı daha basmayacaklardı, önce biraz bilgi toplamaları gerekiyordu. Bu yüzden Lüsyüs, tüm gün mükemmel saçlarıyla bakanlığa gidiyor, ordaki gelişmeleri öğreniyordu. Daha sonra ise bulanık mahallelerine gidip saçlarını savuruyordu.Bunu gören herkes yere yığılıyordu çünkü saçları hala çok mükoydu.
Lüsyüs çok muhteşem olduğu için bilgi toplaması uzun sürmedi. Zaten rüşvet olarak imzalı fotoğrafını verdiği herkes ona istediği her şeyi söylüyordu. Fazlasıyla gereksiz ve rahatsız edici bilgiler bile edinmişti bu sayede. (Jeymis dedenin boş zamanlarında nasıl internet sitelerine girdiği gibi mesela) (ONLINE SUDOKU TABİKİ SİZ DE BAŞKA NE OLACAK HAHA)

Lüsyüs, Ölüm Yiyenler'in merkezine (Voldi'nin evinin ardiyesi) havalı bir giriş yaptı.

"İhtiyacınız olan her şeyi öğrendim. Artık bakanlığı basın isterseniz banane."

Ardından öğrendiği her şeyi anlattı. Tam çıkmaya hazırlanıyordu ki, Voldi onu kolundan tuttu.

"Lüsyüs! Seninle işimiz bitmedi. Hala yardımına ihtiyacımız var..."

Lüsyüs Voldi'nin eline bir sümük yığınıymışçasına baktı.

"Sen ne hakla bana dokunursun! BOMBARDA!"

Ve Voldi patladı.

"Her şeyi de ben yapamam ayol." dedi Lüsyüs ve aynen girdiği gibi havalı bir şekilde çıktı.

Voldi'nin düzelmesi biraz zaman aldı. Bu boş süre zarfında  Sneyp ve Belat iki el tavla attılar. Kaybeden Sneyp ağladı ve Belat'ın suyuna ilaç koymaya çalıştı. Belat'ın suyu olmadığını görünce bir daha ağladı.

Voldi uyandı ve yumruğunu  tam ortalarında duran yuvarlak, ağır, ahşap masaya vurdu.

"Lüsyüs Melfoy... Planımı böyle bozdun ama B planımdan hiç haberin yok..."

Voldi havalı havalı planını anlatmaya hazırlanırken, Belat araya girdi.

"Patron sen bu masayı tam ortaya sadece böyle havalı havalı yumruk vurabilmek için mi koyduydun?"

Void tip tip Belat'a baktı. "Ne alaka be?"

"Patron zaten üç metrekarelik odadayız." dedi Sneyp. "Ortaya da iki metrekarelik masa koymuşsun..."

Voldi dellendi (mütüş eylem) ve "SUSUN Bİ BE! Masa benim oda benim istediğim yere koyarım!" dedi.

Belat ve Sneyp iki sapık ergen gibi tip tip güldüler. "Tabi hojam koyabilirsiniz..." diye fısıldadı Sneyp, Belat da "Masa sizin isterseniz koyarsınız sizin tercihiniz..." dedi ve ikili gülüşmeye devam etti.

"SUSUN ULAN! YOKSA KaRaNLIK GÜcüMün TaDına BBakArSınıZZzzzZ..." diye bağırdı Voldi.

Belat da Sneyp de sustu.

"Bakın şimdi... Planımızda Lüsyüs kadar mükemmel görünen birine ihtiyacımız var. O bizim en büyük görsel silahımız. Madem bizimle kendi isteğiyle gelmiyo..."

"KÜRSİYO (işkence laneti)  MU YAPÇAZ KÜRSİYO MU VAR İŞKENCE Mİ HEHEHEHEH ACI MI DEDİNİZ EN SEVDİĞİM uRfAlıYıZ eZeLdEN!" dedi Belat. Kürsiyo yapabilme ihtimali onu gerçekten heyecanlandırmış olmalıydı.