40. Bölüm: Bir Batı Vakası

44.4K 1.8K 430
                                    

Medya: beklenilen isim Batı! Sjskdkdk
Umarım beğenmişsinizdir fikirlerinizi merak ediyorum :3

Flashbackimsi

Efeyle çıkmaya başlayışımızın ilk üç ayı olmuştu ve sekizinci kez buluşacaktık.
İlk sevgilim oydu. İlk aşkım. Bu düşünceler aklımdan geçerken hafif kızaran yanaklarımı elimin tersiyle soğutmaya çalıştım. Anneme onla çıktığımı ve bugün kafede buluşacağımızı söylemiştim.
Son kez üstümdeki mavi şort ve beyaz t-shirtlü halime bakıp düzleştirdiğim saçlarımı tarakla düzelttim. Telefonumu cebime koydum ve hızla salona inip annemin yanağını öptüm.

"Ben çıktım!" Adımlarımı hızlandırıp kapının önündeki taksiye bindim ve kafamı cama koyup heyecanımı yatıştırmaya çalıştım.

•••

Kafeye girip etrafa bakınmaya ve Efe'yi aramaya başladım. Gözlerim sarı saçları bulunca gülümsedim ve yanına geçip oturdum.

"Meraba." Dedim hafifçe gülümseyip. O da gülümsedi.

"Meraba sevgilim." Demesiyle gülümsemem daha da genişledi. Yanına oturdum ve önümdeki bir bardak suya bakıp bir yudum aldım.
Bu sırada okul, tatil vesaire havadan sudan şeyler konuşup vakit geçiriyorduk. Zaman hızla akıp giderken birden elini belime yerleştirdi ve yavaşça beni kendine çekti.

"Bu seni rahatsız eder mi?" Soluğum kesilmiş ve öylece durmuştum. Şaşkınca bir bakış attıktan sonra olumlu anlamda başımı salladım.

"Yani şey rahatsız etmez." Dedim ve hafifçe yutkundum.

"İçki içmek ister misin?" Daha önce çoğu kez içmiştim ama bana fazla çarpıyordu.

"Hayır sağol." Dedim yarım bir şekilde gülümseyip.

"Hadi ama bir tadına bak." Dedi ama yine olumsuz anlamda başımı salladım.

"Beni fazla çarpıyor." Dememle peki anlamında başıyla bir hareket yaptı ve içkisinden bir yudum daha aldı. Bakışlarım Efe'nin yüzünde sabitleyip her karesini incelemeye başladım.
Sarı saçlarını mükemmel yüz hatları süslerken içkiden aldığı her yudum dudağının kırmızılığını da arttırıyordu sanki.
Birden başını çevirip bakışlarımı yakalayınca irkildim ve öyle dondum kaldım.

"Demek beni izliyordun?" Kelimeler bir çorba olurken düzenli bir cümle toparlayamadım.

"Ş-şey yani be-" gözlerinin dudaklarıma kaymasıyla dudaklarımızı birleştirmesi bir oldu.
Şaşkınlıkla kalbim hızlanırken karşılık veremedim ve öylece kaldım. Bu çok güzel bir histi ama beni utandırışı uzun sürüyordu. Geri çekilmeliydi.
Ben onun durmasını beklerken, daha da canımı acıtmaya başladı. Dudaklarım acır hale geldiğinde onu göğsünden ittirmeye çalıştım ama ağzımda yayılan metalik tatla beraber dudağımın kanamaya başladığını anladım ve daha sert bir şekilde itip ayrıldım.

"Sorunun ne!" Diye bağırarak dehşetle Efe'ye baktım. Bana zevkle ve yüzüne yayılmış bir sırıtışla bakıyordu.

"Hep istediğin bu değil miydi? Beni öpmek ve belki daha ilerisi." Şaşkınlıkla gözlerim açılırken bağırdım.

Bıyık Where stories live. Discover now