İKİZİM...

1.6K 67 74
                                    

Herkese merhaba arkadaşlar bu kitaba başladıysanız eğer bırakmamanızı tavsiye ederim. İleriki bölümlerde kendiniz bulacağınıza eminim. Sonuç olarak bir kitabın başına bakarak o kitabı yargılayamazsınız. Emin olun sonunda iyi ki devam etmişim diyeceğinize eminim...

İyi okumalar...

ÖZEL NOTLAR

Avrupa da iç savaş çıkmıştı. İsyancılara dışarıdan yardım ve destek geliyordu. Bu durum her şeyi daha da zorlaştırıyordu. İsyanlar bastırılmakta güçlük çekiliyordu. Devlet isyancıların önünü kesmeliydi. İlk olarak evden çıkma yasağı getirildi ama bunun bir yararı olmadı. Kimyagerler çözüm yolu bulmak için uğraşıyorlardı. Kesin ve kalıcı bir çözüm yolu bulunmalıydı. Kimyasal silahlar geliştirildi. İsyanlar bastırıldı. İsyancıların hepsi temizlendi. Ülke derin bir sessizliğe gömüldü. Ağır zayiatlar verilmişti.
Okuldan yeni mezun olan ve tanınmayan genç bir kimyacı silahları geliştirmek üzerine deneyler yaparken farklı ve tehlikeli bir karışım buldu. Karışımı herkesten sakladı. Yok etmesi gerektiğini biliyordu ama denemekten de kendini alıkoyamıyordu. Bulduğu karışımı kendine enjekte etti. Hiçbir gelişme olmadı ve bir gün sonra kimyacı yatağında ölü bulundu. Kimyacının ölüm sebebi araştırılırken kanında daha önce bilmedikleri bir karışım tespit edildi. Laboratuvarda incelenmek üzere kanından birkaç örnek alındı. Bir ay sonra karışımın ne işe yaradığı bulundu. Karışım; insanı daha itaatkar yapmak ve daha güçlü olmasın da kullanılmak amacıyla hazırlanan bir karışımdı. Peki genç kimyacı neden ölmüştü?
Kimyacılar bu çalışmaları gizli tutarak ilerliyordu. Karışımı birkaç yıl sonra tamamen geliştirip ilk defa kobay fare üzerinde denendi. Ama fare iki gün sonra öldü. Bu deneme birkaç defa sürdü ama farelerin hepsi iki gün yaşıyordu. En son deneme de kobay fare iki günü geçmesine rağmen hayatta kalmaya devam etti. Deneyi başardık diye sevinen kimyacılar farede bir farklılık gözlemleyemedi. Bir hafta sonra kobayın hamile olduğu anlaşılınca bu sefer bebek kobayı gözlemlemeye başladılar. Ama fare ölü doğdu. Kimyacılar bu duruma bebeklerin oluşurken salgılanan hormonların karşımın gücünü bastırdığına ve bu yüzden işe yaradığını söyledi ama hala yapbozun eksik bir parçası vardı. Doğan fareler ölüyordu. Bu sefer deneyi hamile kobaylar üzerinde denemeye başladılar. İlk canlı doğan iki farede farklılık gözlendi. İstenilen sonuca adım adım yaklaşılıyordu. İstenilen kesin sonuç ulaşmak için karışımın üzerinde bir yıl daha çalışma yapıldı ve ilk insan denemesi gerçekleştirildi. Sonuç ikiz bebekler üzerinde denendi. Çünkü tek bebeklerin vücudu karışımı kaldıramıyordu. Başkan bunu uzun vadeli bir çalışma olduğuna kanaat getirdi ve bu çalışmayı durdurdu. Sebep olarak ise devletin zor zamanlar geçirdiğini ve buna ayrılacak ayrı bir bütçe olmadığı yönündeydi. Sonuç olarak her şey durdurulmuştu.
Laboratuvardan çalınan bir tane tüp gizlice Türkiye'ye getirildi ve karışımı çoğaltıp denekler üzerinde denendi. Vakit kaybetmemek ve karışım sonuçlanmış olarak ellerine ulaştıkları için direk insanlar üzerinde denenmeye başlandı. Anne adayının izni alınmadan karışımı bebeğe enjekte edildi. Bebekler doğduktan sonra üç yaşına kadar gözlem altında tutuldu. Deney ikiz erkek kobayların da işe yaramadı ve denekler yok edildi. Deneyin başarısız olma sebebi olarak 'erkek denekler üzerinde üstünlük savaşı yaşanma' olarak kayıtlara geçti. İlk kız ikiz deneklerde ise işe yaramayınca denekleri yok etme kararı alındı ama denekler laboratuvardan kaçırıldıkları için bu karar iptal edildi. Bunu üzerine deneyi durdurma uyarısı geldi. Herkes işin daha tehlikeli bir yere gittiğini biliyordu. Laboratuvar kapatıldı ve bütün karışımlar yok edildi. Devlet böyle yaparak hatasının üzerini kapatmaya çalıştı. İkizler ise bulunamadı. Ve bu olay çok az insan arasında kalarak tarihe gömüldü.

BİN YILIN ŞAFAĞI   (TAMAMLANDI) #Wattys2018Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin