~22~

25 4 0
                                    

"Hazırlan hemen denize gidiyoruz bir kaç gün başımızı dinleriz. Ama..." diyerek yüzümü buruşturdum.
"Burak da geliyor bizimle." dediğimde Ela bana döndü.
"Saçmalama kızım o canavarın ne işi var?" dediğinde omzumu silktim.
"Bu en iyisi aslında. Şirkette çalışmaya başladım ve Mert'de bizim şirketin ortağının yeğeni çıktı o da benimle çalışıyor." Ela ve Yağmur gözlerini belerte belerte bana baktı.

"Oha kızım neler kaçırmışız biz. Senin evden ayrılman kötü oldu." kafamı sallayarak ayağa kalktım.
"Neyse hazırlan çıkar üstünü eve gidelim ve çantalarımızı alarak denizlere akalıım!" biz sevinçle odadan çıktık.

Kızlarla Yağmur'u bekliyorduk. Elbisesini çıkararak rahat birşeyler giyincekti. Hepimiz çok yorgunuz aslında bu akşam gitsekde pek birsey yapamadan yatarız her halde.

Yağmurda yanımıza gelince salondan ayrılıyorduk.
"Ne denizi Melis?" kafamı Adnan'a çevirip omuz silktim.
"Kızlarla kafa dağıtmaya gidiyoruz." dediğimde kaşları çatıldı.
"Seni bilmem ama benim çok kafa dağıtcağım kesin." dediğinde anlamazca baktım.

"Seni yalnız göndermem. Bende geliyorum." arabaya binmeden önce içimden bir oha çektim ve arabaya bindim.
"Kızların yanında gelen erkek yok sen niye geliyorsun?" dediğimde bana baktı.
"Dilara'nın sevgilisi var bir de Yağmur'un nişanlısı onlar da gelir bence." diyerek bana yan bakış atıp omuz silkti.

Resmen diğer kızları ezdi.
"Bana karışmadığın sürece sorun yok." diyerek emniyet kemerimi taktım.
"Pekala sana karışmam ama sana bakanların ağzına sıçarım ona göre." dediğinde gözlerimi devirerek birşey demedim.

-----

Adnan ben ve Burak denize gidiyorduk. Diğeleri de kendi arabalarında geliyordu. Bir otelde kalacaktık ve ben şuandan itibaren sinir krizi geçirmek üzereyim.

İki saattir Adnan ve Burak benim dedikodumu yapıyorlardı. Ben burdayken hemde!

Araba aniden durunca şaşkınca Adnan'a döndüm.
"Ne oldu?" arabayı çalıştırmaya çalıştı ama olmadı.
"Bilmiyorum. İnip arabayı ittirsene." dediğinde şaşkınca baktım.

"Ben nasıl ittiriyim be! Benim gücüm ne ki."
"Yapcak başka birşey mi var Melis çalışmıyor bir ittir." dediğinde gözlerimi devirerek arabadan indim.

Altımda etek üstümde sıfır kollu bir
t-shirt vardı. Saçımıda toplamıştım. Ellerimi arabanın arka tarafına koyarak ittirmeye çalıştım.
"İttiremiyorum!" bağırdığımda arkadan korna sesi geldi.
"Ne var be! Görmüyor musun? Bekle biraz!" bağırdığımda korna sesi kesilmişti.
"Yardım edebilirim?" diyen yanıma geçmiş çocuğa baktım.
"İyi olur aslında." dediğimde birlikte ittiriyorduk ki Adnan yanımıza geldi.
"Ne oluyor lan burda? Napıyorsun sen!" Adnan çocuğun yakalarından tutmuş arabaya yaslamıştı.

"Yardım ediyordum abi." dediğinde Adnan tuttuğu yakaları sertçe bıraktı.
"Defol git senin yardımına gerek yok!" diyerek ittirdi.
"Ne yapıyorsun Adnan ya?" sinirle döndüm.
"Seni dikizliyordu be! Hem eteğin kısa hemde o t-shirt'ün eğilince dekolte veriyorsun. Ağzına sıçıp bırakmadığıma dua et sen!" bağırdığında umursamadan şoför koltuğuna ilerledim.

"Çok biliyorsan kendin it arbayı." koltuğa geçip oturdum.
"Duur! Ben iniyim ondan sonra sür! Şuan ölmek için çok gencim." Burak'a ters ters bakıp önüme baktım.
"Çok bile yaşadın. Şimdi kes sesini." gaza hafif yüklendiğimde araba ilerlemezken biraz daha bastım gaza.
"Olduu! Tamam." diyerek bağırdığımda Adnan kapımı açtı ve bana baktı.

"İn hadi." şirince gülümsedim.
"Biraz ben sürsem. Arabayı sürmeyi unuttum nerdeyse. Bir yere kadar süreyim." dediğimde derin bir nefes alarak kapıyı kapattı.

Aşk YenidenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin