19. Bölüm: İmzan Bende PİS

Start from the beginning
                                    

" Bacaklarının turunculuğuna ters olarak güzel olması senin suçun."

" Seni var ya-" tam elimdeki çantayı Batı'nın kafasına geçiriyordum ki, bir grup gelip önümüzde durdu. Batı'nın yarım gülümsemesinden anladığım kadarıyla Batı'nın grubu olmalıydılar.

" Yoktun bayadır." dedi sarı saçlı olan çocuk. Batı sadece güldü ve beni gösterdi.

" Bir baş belası vardı peşimde." dedi ve ben gözlerimi kısarak Batı'ya baktım. Bu dört kişilik grup, Batı da dahil beş artık benim küçük bir bela olduğumu düşüneceklerdi. Gruptaki erkekler ve Batı şakalaşırken gruptaki kız konuşmadan bana gözlerini dikmiş bakıyordu. Nasıl desem... Düşmanca?

" Yeni kızı gördünüz mü?" bu sesle kafamı sağıma çevirdim. Bir grup kız konuşuyorlardı. Üniversite ve lise binası yanyana olduğu için bahçede de karışık sınıflardan insanlar vardı.

" Tekrar söylüyorum eğer Çağla'ya bir daha seksi dersen az önce karnına attığım yumruğun daha sertini yersin Rüzgar." dedi Batı. Anlamıyorum. Beni neden korumaya çalışıyor ki? Halbuki ben de kendi kendimi laflardan koruyabilirim.
Lise öğrencilerinin binaya toplanmasıyla Batı'ya döndüm.

" En azından bana arkadaşlarının isimlerini söyle, ders başlayacak."

" Peki, sarışın olan Rüzgar, kahverengi saçlı olan Orkun ve kumral saçlı olan Sezgin, kız olansa Burcu." hepsine teker teker bakıp gülümsedim.

" Ve ben de ilk günümden derse geç kalan Çağla'yım, teneffüste görüşürüz." dedim ve hızlı adımlarla okula girdim. Sınıfımın yerini bana Batı tarif etmişti. Hızla krem rengi kapının önüne geldim. Lanet. Ders başlamıştı.
Kapıyı çaldım ve içeri girdim ve sonra Emir Hoca'yı sollayacak şekilde yakışıklı ve Emir Hoca gibi genç bir hoca karşıma çıktı.

" Sen yeni olansın?" dedi hoca yarım bir şekilde gülümseyerek. Ben de gülümseyerek başımı salladım. " Ben edebiyat öğretmenin Emre." benzerliğin bu kadarı. " Sınıfa kendini tanıttıktan sonra boş bir yere geçebilirsin." aman tanrım neden tüm sınıf bana sanki çok ilginç bir şey yapıyormuşum gibi bakıyor. Sanki çikita muz şarkısıyla dans ediyormuşum gibi...
Sınıfın ortasına geçtim.

" Adım Çağla Güney, **** Lisesinden buraya geldim veee... bu kadar." dedim ve hızla boş yer için gözümle sınıfı taradım. Tatlı bir kızın yanı boştu. Tam yanına oturacaktım ki çantasını sert bir şekilde boş sandalyeye koydu. Peki... pek de tatlı sayılmaz.. Ben de sarışın çocuğun yanına otururum. Çocuğun yanına gittim ve sıraya oturdum.
Bana ders boyunca bakmamaya özen göstermesi garipti.

" Neden bana radyasyon yayan bir maddeymişim gibi davranıyosun?" dedim teneffüste gülerek. Çocuk da gülerek bana döndü.

" Batı'nın sevgilisi olduğunu düşündüm, öyle değil misiniz?" olsak ne olur? Batı malı en fazla ne yapabilir ki?

" Hayır." dedim göz devirerek ve kitaplarımı sıramın altına koydum. Derin bir nefes verdi.

" Pekala... Benim adım Can." dedi elini uzatıp. Bakın aşırı sevimli bir gülümsemesi vardı ve ben gülmeden edemedim. Tabi tam bir 5 Seconds of Summer hayranı olan Defne gibi gülümsemesine ağzımın salyasını akıtarak bakmadım ama yine baktım işte.

" Ben de Çağla." deyip elini sıktım.

" Benimkilerle tanışmak ister misin?" dedi ben de olur anlamında başımı salladım ve üç kişiyi çağırdı Simge ve Özge adında (kafiye ehehehehe) kızlar ve Cem adında da bir çocuk vardı.
Sohbet ederek bahçeye indik ve çardaklardan birine oturduk. Bu sırada Batı'nın kızgın bakışları ve Batı'nın grubu bize doğru geliyordu.

Bıyık Where stories live. Discover now