SEVGİLİM ALZHEİMER HASTASI

Bölüm 4

Sevdiğiniz kişinin göz göre göre karşınızda acı çekiyo bunun için napardınız ben bilemiyorum ömer değişiyodu anlam veremiyordum. Onu ilk gördüğümde çok yakışıklıydı tüm kızlar ona iç çekip bakıyodu sevgilisi olduğunu düşünmüşüm kim böyle birini sahipsiz bırakır ki ben bırakmazdım mesela. Üniversitede onu çaktırmadan izliyodum.Ama bana bakmayacağını düşünüyodum çünkü benden bir yaş büyük olduğu için üst sınıftaydı.O gün arkadaşımın doğum gününe gittiğimde onlarda ordaydı daha doğrusu tüm üniverstde. Bir anda ne olduysa kavga başlamıştı herkes çığlık çığlıyaydı birisi polise haber vermişti tabı kızın doğum günüde mahvolmuştu polis gelince herkes kaçmaya başladı ben hala sap gibi ömere bakıyodum biri bana çarpınca yere düştüm saçlarım yüzümü kapatıyodu ama iki ayak görmüştüm kafamı kaldırdığım onun gözlerini görmüştüm beni kolumdan tutup kaldırmıştı. Bir anda ne olduysa elimi tuttu ve koşmaya başladık ona ayak uydurmaya çalışıyodum onun arabasına gelince direk beni arabaya bindidi bana neden oraya geldiğimi sordu meğer doğum günü bahaneymiş pis işler yapıyolarmış. Ömer sayesinde kurtulmuştum o gündür bugündür beni yanından ayırmıyodu zaten yanından giden var mı ki. Çıkma teklifi ettiğinde direk sarıldım sanki evlenme teklifi aldım. Ama onu çok seviyorum. Kafamdaki düşünceleri bölen ömerin annesiydi.

"Kızım senin işlerin noldu " ay sanane diycem şimdi olmuycak. Gözlerim ömere kaydı boş boş etrafa bakıyodu.

"Immm haber vermelerini bekliyorum" dedim. Kadın bana alaycı bir gülüş atdı ömer cidden senin için katlanıyorum.Yoksa şimdiye ağızın payını verirdim.

"Eee yenge evlilik ne zaman" bunu soran cemdi kafamı ona çeviridim sıcak bir gülümseme yolladım.

"Bilmem ömere sor" herkes kafasını ömere çevirmişti.Ömerde kafasını bize çevirmişti bedeni burdaydı ama bizi dinlemiyo gibiydi.Ömer halen cevap verememişti.Derin bir nefes aldım ve mutfağa gittim.Sürahideki suyu bardağa boşaltım. Ayak sesleri duyunca kafamı oraya çevirdim. Ömer bana doğru yaklaştı. Elimdeki bardağı alıp suyu içti. Sonra bardağı alıp mutfak taşının üstüne koydu. halen onu izliyodum birşey söylemem istiyomuşda söylememiş gibiydi. Sağ elimi tuttup kendi yanağına götürdü napıyodu ömer.

"Özür dillerim" neden özür diliyodu ki.

"Neden özür diliyosun"

"Daha yeni birşey söylemedim ya o yüzden" bu yüzdenmi evet kırılmıştım ama olsun o yanımda ya.

"Önemli değil"Ömerin yanağına küçük buse kondurdum. Bazen topuklu giymeyi seviyorum çünkü boyumuz aynı oluyodu. Elini tuttup salona doğru yürüdük. İki kişilil koltuğa geçip oturduk ömer'e bakıp sıcak bir şeklilde gülümsedim. Ömerin amcası konuşmaya girdi.

"Ömer dün iş görüşmesi yemeği vardı neden katılmadığını sorabilirmiyim" Ömere baktığımda aval aval bakıyodu noluyo buna ömer ve iş hakkında birşeyler unutmak. Ömer tam ağzını açmıştıki ben konuşmaya girdim.

"Dün ben rahatsızlandım o yüzden o da yanımda kaldı benim hatam özür dillerim" Ömerin amcası anlayışlı bir şekilde kafa salladı. Yani kimsede noldu diye sormadı bir cem sormuştu onada mide rahatsızlığı olduğunu söyledim.Kafamı yanımda oturan ömere çevirdim bana bakıyodu bana güldü bende ona. Kapı çalmıştı salona ömerin babasının iş arkadaları gelmişti ve yanında kızları şuan kıskanma hormanlarım tavan yaptı. Altına bir şey giymemeş büyük kızı heralde. Adı heral aysundu bu kızda ömerden hoşlanıyodu. Babaları ortak ya ömerle evlenceğini sanıyo bu yakışlı benim kızım.

Tam bir saatir aysun denen yaratık ağızın gererek konuşuyodu birde bacak bacak üstüne atmış mini olan elbisesi iyice açılıyodu. Ömere bakış atdığımda kızın bacaklara bakıyodu ben bile bakıyorum kız olduğum haldı. Ömerin koluna dirseğimle dürttüm hemen kafasını bana çevirdi ona sahte bir şekilde gülümsedim pislik beni kıskandırmak hoşuna gidiyo.

Ömerin yanından kalmak zorunda kalkmıştım çünkü cem çağırmıştı beni seri bir şekilde yanına gitdim. Merdivenlerden çıkarken ömerin ikiz yiğenleri arkamdan geliyolardı. son basamağ basarken ayağım bir şey deydi bir an korktum. Kafamı arkaya çevirdiğimde iki şirinler bana gülüyodu. Neye gülüyodu bunlar. odanın önüne geldiğimde kapı çalıp girdim. Cem dolaptan birşeyler arıyodu. Geldiğimi farkedip bana kafasını döndü.

"Yenge ömer hastamı yani bu sıralar iyi değil."

"Bilmiyorum yorgunluktan heralde"

"İnşaAllah öyledir"

Ona tebessüm ettim elindeki paketi aldı ve kapıya doğru yürrüdü sonra kapıyı açtı bana işaret etti bende çıktım arkamdan oda geliyodu. Salona geldiğimizde gördüğüm şeyle şok oldum aysun ömerin yanına oturmuş omzunun altındaki dövmeyi gösteriyodu bu kadar yeter cidden yere düşmüş gibi yapıp inledim ömer hemen yanıma geldi. kafamı kaldırıp cemi gördüm çaktırmadan gülüyodu ne gülüyon be. Ömer beni kucağına alıp burdaki kendi odasına götürdü. Beni yatağa bıraktı ve sağ ayağımdaki topkuluyu çıkarttı ve bileğimi ovmaya başladı. Ona gülerek bakıyodum şuan o kadar tatlı ki. Ömer kafasını kaldırıp bana baktı. Tek kaşını kaldırdı.

"Neye sırıtıyosun sen"

"Hiç"

"Bileğin acıyo mu"

"Evet" 

"Hmmm peki o zaman" bana bakıp sırttı ve bileğimi bir anda sağ sola oynattı bende ona bakıyodum.

"Niye numara yapıyosun dilay"

"Ne num...marası ya düştüm."

"Ya evet  sen bir yerden düşersen direk olarak ağlamaya başlarsın vücudun hassas bunu biliyorum her şeyde hassas hatta" kızarmıştım hemen sözünü kestim.

"Tamam anladık numara yaptım"

"Neden"

"Sanane nasıldı aysun'un dövmesi dokundun mu?"

"Heee anladım kısakançlık krizleri yine"

"Hayır kısakanmıyorum seni"

"Tabi kıskanmıyosun beni" Sinirlenmiştim ayaklarımı yatakdan sarkıttım ve elimi saçıma daldırdım hemen yatakdan kalktıp ve ömere bakmaya başladı.

"Ne bakıyopsun öyle evet kıskandım napabilirim yani"

Ömer bana sırıtmıştım oda yatakdan kalkıp bana doğru yürüdü elinini belime atdı ve iyice kendini bana bastırdı gözlerimin içine baktı.

"Dilay daha yeni yiğenlerimin ismini hatırlayamadım bana ne oluyo böyle"

Ciddimiydi lütfen düşündüğüm şey olmasın ya bir gün belki benide unutursa! gözlerim dolmaya başladı bu işi öğrenmek zorundaydık ama korkuyordum ya kötü birşey çıkarsa kafamı onun ğöğsüne yasladım.