Bölüm 3

737 90 10
                                    

Kaç dakikadır böyleye oturyorum bilmiyorum ama düşüncelerimi bölen telefonun çalmasıydı. Yerden destek alıp ayağa kalktım. Sol elimdeki yüzük kutusunu ince askılı yeleğimin cebine koydu. Akan gözyaşlarımı silip yatak odasına gittim komodinin üzerindeki telefonumu aldım arayan ömerin kuzeni cem'di. Telefonun açtıktan sonra cem'in konuşmasını bekledim.

Cem:Yengeee ordamısın?

Dilay:Burdayım cem 

Cem:iyimisin sessin değişik geliyo

Dilay:Evet iyiyim sadece daha ynei kalktım ve sabah yeni uyanınca sessim biraz değişik çıkıyo.

Cem:Aynen yengeciğim sessin cidden ağlamaklı bir ses çıkıyo sabahları.

Dilay:Cem uzatmada ne söyliyeceksen söyle

Cem:Tamam yenge kızma bugün akşam bize davetlisniz yemeğe ona göre babannemgilin evinde sanada selamları var.

Dilay:Güldürme beni şimdi sen öyle diyosun diye sana tip tip bakmışlardır. Onlar sevmez bile beni hepimiz biliyoruz.

Cem:Yengeminde selamı varmış. aynen yenge herşeyide biliyosun.

Dilay:Tamam ben birde ömere soruyum sana haber ederim.

Cem:Tamam yengeciğim görüşürüz.

Dilay:Görüşürüz.

telefonu kapaktıkdan sonra yatağın üstüne attım bide ömerin ailesiyle uğraşcaktım. Ömer ailesiyle beni tanıştırmaya gittiğinde hepsi ilk önce ailemin ne iş yaptığını merak etti aralarından sadece ömerin dedesi bana bir yakın davranmıştı. Ay birde bahçlerideki köpekler yüzünden havuza düşmüştüm rezil olmuştum hepsi bana tiksinmiş bir şekilde bakarken sadece dedesi,babası ve cem gülmüştü. Benim ömer sevgilim ise küçük yiğeniyle ilgileniyodu kıskanmamıştım kimi kandırıyorum kıskanmıştım. Kafamı sallayıp bu düşüncelerden kurtuldum arkamı dönmemle ömerle karşılaştım suratıma iyice yaklaşıp yakından baktı sonra bir adım gerileyip sağ kaşını kaldırdı.

Ömer:Dilay neden ağladın.

Dilay:Ne ağlaması 

Ömer:Dilay ağlayınca burnun kızarıyo ikimizde biliyoruz bunu.

Dilay: Ya ağlamadım ömer

Ömer:Dilay söylesene!

elimi saçlarımdan arasından geçirip derin bir nefes aldı.

Dilay:Dün ne günüydü niçin kutlama yaptık.

Ömer:Sev...sevgililer günü

Dilay:Ciddimisin sen inanmıyorum dün bizim tanışma günümüzdü ömer. onu boşver şuna bak.

Elimi yeleğimin cebine atıp yüzük kutusunu çıkarttım ve ona doğru uzattım.

Dilay:Bunu niye aldın ömer.

Ömer:Bilmi...yorum hatırlamıyorum.

Dilay:Hatırlamıyomusun ömer benimle dalga geçmiyosun dimi.

Ömer:Ne dalgası dilay bende insanım bazı şeyleri unutabilirim.

Benim laf söylememe izin vermeden elindeki yüzük kutusunu yere attı ve kapıyı çarpıp çıktı. Noluyo ona böyle anlam veremiyorum üçgündür. Sanki hayır böyle bir şeyi ihtimal etmem bile yalnış. Kafamı sallayıp odadan çıktım salona doğru yürüdüm ömer cam kenarına geçmiş dışarıyı izliyodu.Bende arkasından gidip sarıldım kafam onu sırtında ellerim ise belindeydi. 

Dilay:Özür dillerim.

Ömer ses vermemişti ellerimi belinden çekip ayrıldım önüne geldiğim kafasını eğdi elimi çenesinden tutup kafasını kaldırdım nazikçe Ömer'in bir gözünden yaş geldi. Benim korkusuz sevgilim şuan karşımda ağlıyodu o ağlayınca benimde kalbim acıyodu elimle akan gözyaşlarını sildim.

Ömer:Dilay bu sıralar kendimde değilim bana belki inanmazsın ama o gün kendi iş yerimi adresimi bile unuttum bana noluyo böyle dilay.

Dilay:Sana hiçbir şey olduğu unutabilirsin yorgunluktan.

Kimi kandırıyorum ben hemen yatak odasına gittim şimdi ağlayamam sen güçlü bir kızsın dilay yerdeki yüzük kutusunu alıp içeriye gittim ömer halen bıraktığım yerde duruyodu  yanına gidip yanağına sulu bir öpücük kondurdum. Yüzük kutusunu kapağını açıp iki alyans yüzüğü elime aldım. Ömere bakıp tebessüm ettikden sonra sağ elini tuttup ona uygun olan alyans yüzüğü yüzük parmağına taktım ve ona gözümle elimdeki yüzüğü işaret etti.

Ömer: Ne

Dilay:Hayatım sen takmıyacakmısın.

Ömer bana bakıp güldükten sonra elimdeki yüzüğü alıp benim yüzük parmağına taktı ve alnımı öptü sonra ben ne olduğunu analmadan sarıldı ben anın sonrdan şokunu atlattıp ellerimi beline doladım ve kokusunu içime çektim huzur vericiydi. Gözlerimi kırpıştırdım. Benden ayrıldıktan sonra yüzüme bakıp tebessüm etti.

Dilay:Her gece uyumadan önce,en son konuştuğum kişi olmanı seviyorum ömer.

Ömer:Aklıma geldiğinde yüzümü gülümsettiğin için teşekkürler dilay.

ayak ucunda yükselip alnına öpücük kondurdum boyu benden uzun olunca. Ondan ayrılıp yüzüne bakıp sinsi bir şekilde sırıttım.

Ömer:Hayır dilay temizlik işiyle uğraşamam bu arada cem'le ne konuştun.

Dilay:Akşam bizi yemeğe davet ettiler. Lütfen ömer sadece yerleri silceksin.

Ömer:Hayır sana dedim hizmetçi çağıralım diye yok dedin.

Dilay:Canım senin seçtiklerin hizmetçi değil manken. Ben yaparım.

Ömer:Hmmm beni kıskanıyosun napabilirim yakışıklıyım işte. 

Dilay:Kendini beğenmiş.

Tam üç saattir evi temizliyodum iyiki yemeğe gidiyoduk birde yemek yapmakla uğraşamazdım zaten en kısa zamanda alışverişe çıkmamız gerekiyo banyoya girip kısa duş aldıktan sonra çıktım. Dolabın karşısına geçip siyah elbisemi giydim. Saçlarımıda dağınık bıraktım. Makyaj masasına geçip eyeliner çektim ve dudaklarıma parlatıcı sürdüm aynada kendime baktım tamamdım. Odadan çıktığımda ömer salonda halen eşofmanlarla oturuyodu. Ömerin yanına gittim ama dalmıştı.

Ömer:Dilay sen hazırlandınmı dur bende hemen giyineyim.

Dilay:Tamam hızlı ol.

Normalde ömerin beni beklemesi gerekirken ben onu bekliyodum. Telefonumu elime aldıktan sonra halen mesaj yokdu iş görüşmelerine gidiyodum ama biz sizi sonra ararız aslında ömer bana kendiiş yerinde çalışmamı teklif etmişti ama ben kabul etmedim.Çünkü konsantre olamazdık. İçeriye siyah takım elbiseli ömerim girmişti. Bende koltuktan ayağa kalkıp yanına gittim ve kravatını düzeltim ömer anlımdan öpüp elimi tuttu. Evden çıkıp arabaya doğru ilerdedik. Arabanın kilitlerini açtı arabaya bindik ömer arabayı çalıştırdı ama hareket etmiyodu bir anda öne doğru hareket ettirince kaldırıma çarpmıştık.Kafamı kaldırıp ömere baktım elini bir anda direksiyona vurdu. Kafasını bana çevirdi.

Ömer:Dilay arabayı sen kullan.

Neden diye sormuycaktım çünkü artık korkuyu iliklerime kadar hissedebiliyorum noluyo böyle ömere kafamı salladım ve ikimizde yerimizi değiştirdik.Arabayı çalıştırıp ömerin babaannesinin evine sürmeye başladım göz ucundan ömere baktığımda camdan dışarıya bakıyodu ama düşünceliydi. Benim sevdiğim adama noluyodu böyle...





SEVGİLİM ALZHEİMER HASTASIWhere stories live. Discover now